1. YAZARLAR

  2. Erdinç Gündüz

  3. Unutulmadan ses bantları meselesi
Erdinç Gündüz

Erdinç Gündüz

Unutulmadan ses bantları meselesi

A+A-

Seçime birkaç  gün kala, planlı programlı olduğu açıkça belli olan bir şekilde ortaya çıkarılan şu ünlü (!!!) ses bantlarını elde etmek için kim ne kadar para harcadı bilemiyorum.  Ses bantlarını ‘satan’ın amacı para kazanmaktı. Belli ki kazandı... Alanların amacı neydi ? Tam olarak o da ortaya çıkmadı. 2009 yılından bu yana ‘saklanan’ bu ‘özel’ bantlarda zamanın Cumhurbaşkanı Talat ve çevresindekilerin konuşmaları vardı.  Açıklanan ses bantlarındaki konuşmalarda,  CTP Hükümeti’nin bazı icraatları  eleştiriliyordu. 
     ***
Böyle toplantılar yapılmış da olabilir, ses bantlarında söylenenler söylenmiş de olabilir. Buna bir diyeceğim yok.  Ancak üzerinde özellikle durulması gereken bir başka önemli nokta var.
Anladığım kadarıyla bu ses bantları,  Cumhurbaşkanlığı’ndaki özel bazı toplantılar veya sohbetler sırasında kaydedilmiş. Bir başka deyişle,  söz konusu ses bantları ya bu ‘özel’ (toplantıda bulunanlardan birine ait) veya Cumhurbaşkanına veya Cumhurbaşkanlığı’na  ait. Hal böyleyken,  söz konusu ses bantları, -eğer ‘özel’ birisine aitse-  bu özel kişi  tarafından bilemediğimiz bir ‘çıkar’ elde edilerek ifşa edilmiş.... Yok eğer kayıtlar Cumhurbaşkanlığı veya Cumhurbaşkanı’na aitse, bir şekilde ‘çalınmış’ ve ‘zamanı geldi’ kararı verilerek,  önemli bir ‘çıkar’, - büyük bir olasılıkla ‘para’ - karşılığı birilerine satılmış.
Eğer bu ses bantları Cumhurbaşkanlığı veya Cumhurbaşkanı’na aitse durum vahim.  Cumhurbaşkanı veya Cumhurbaşkanlığı’nda, gizli ve özel bir toplantıda kaydedilenler hem ‘özel’dir hem de  ‘Gizli’ sınıfında olur herhalde diye düşünüyorum.  ‘Gizli’ olan, Devlet’in en üst makamına ait bilgi, ses, görüntü’nün başkalarınca nasıl elde edildiği, son derece büyük bir olay.  Çünkü bu –yasası olsa da olmasa da- büyük bir suç. Bundan da öteye, nasıl elde edildiği bilinmeyen bu ses bantlarının, saklanıp  dört yıl sonra ansızın ortaya çıkarılması da  hem bir suç,  hem yüzsüzlük, hem de ahlaksızlığın dik alası. Yapanın ortaya çıkarılması ve yargılanıp en ağır cezaya çarptırılması da ‘yargı’nın görevi.
Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda bile, para veya çıkar uğruna ‘anasını bile satmaya hazır’ kişilerin dolanmış olması ise büyük zaafın sonucu. Bu ses bantlarını bir şekilde elde etmeyi başarmış ahlaksızın, o Saray’dan başka neler çalmış olabileceği;  belki daha nice Devlet sırrını da –her kim olursa- satmak için tetikte beklediği gibi olasılıklar da unutulmamalı.
    ***
Hangi nedenle ve nasıl olmuşsa olmuş ‘Gizli’ olan ve öyle kalması gereken ses bantları ortaya çıkarılmıştır. Söz konusu ses bantlarının kim tarafından ve nasıl elde edildiği; ve ne karşılığında ortaya çıkarıldığı bulunmalı, ifşa edilmeli ve yargılanmalıdır.  Lütfen hiç kimse, böyle suçlar için ülkede ‘Yasa’ boşlukları olduğu mazeretini ileri sürmesin.  Herşeye karşın ülkede hala en çok güvendiğimiz kurum olan ‘Yargı’nın,  suçluların da, ahlaksızların da cezasız kalmaması için gerekeni yapmasını beklemek her vatandaşın hakkıdır.
Öte yandan, bu ‘ahlaksız’ın kim olduğunu bilenlerin de susma hakkı yoktur. ‘İsim’ veya isimler açıklanmalıdır. Açıklanmalıdır ki bu ülkede ‘ahlak’ın hala bir ‘değer’ olduğuna inanalım.

Bu yazı toplam 1978 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar