"Üretim baltalanıyor, dayanmak zor"
Pandemi, TL’nin olağanüstü değer kaybı ve Rusya-Ukrayna Savaşı’na bağlı olumsuzlukların üzerine, özellikle de enerjiye yapılan zam, üretim sektörlerini darmadağın etti. Yerli gıda sektör temsilcileri elektrik zammıyla ‘üretimin baltalandığına’ vurgu yaptı
Hüseyin ÖZBARIŞCI
Pandemi, TL’nin olağanüstü değer kaybı ve Rusya- Ukrayna Savaşı’na bağlı olumsuzlukların üzerine, özellikle de enerjiye yapılan zam, üretim sektörlerini darmadağın etti… Yerli gıda sektörü temsilcileri elektrik zammıyla ‘üretimin baltalandığına’ vurgu yaptı, bu şartlarda üretimin sürdürülemeyeceğini söyledi.
Gıda sektöründe üretim yapan sektör temsilcileri, YENİDÜZEN’e konuştu, son dönemde yapılan zamları ve maliyetlerin yükselmesini değerlendirdi.
Özellikle elektrik fiyatlarına dikkat çeken sektör temsilcileri, yüksek elektrik faturaları ile üretimin sürdürülemeyeceğine vurgu yaptı, bu konuda çalışma yapılması gerektiğini belirtti.
Çeşitli nedenlerden dolayı gerek hammadde fiyatlarının yükselişi, gerekse de yapılan zamlar ve başka ülkelerle rekabet edilemeyişinin üretimde ciddi yaralara yol açtığını dile getiren sektör temsilcileri, son dönemde ciddi bir hükümet boşluğu da olduğunu söyledi.
Sektör temsilcisi iş insanları, “Muhatap bulamıyoruz, adım atamıyoruz, çalışma yapamıyoruz. Böyle bir ortamda istikrarlı bir hükümet gerekiyor. Olan üreticiye ve halka oluyor” dedi.
Arun Un Fabrikası Direktörü Tolga Ahmet Raşit:
“Üretim yapılamaz hale gelindi”
Arun Un Fabrikası Direktörü Tolga Ahmet Raşit YENİDÜZEN’e yaptığı değerlendirmede, gerek Ukrayna’da devam eden savaştan dolayı buğday ithalinde sıkıntı yaşandığını, gerekse de elektrik zammının üretimi gerçekleştirilemez hale getirdiğini söyledi.
Raşit, bu noktada hükümet desteğinin önemine de dikkat çekti, dünyada birçok ülkede hükümetlerin üretim yapan firmalara destek verdiğine işaret etti.
Raşit şunları söyledi:
“Yaşanan küresel salgından kurtulmak üzereyken, üstüne döviz krizinin patlak vermesi ve Rusya-Ukrayna savaşının başlaması sektörümüzü ciddi anlamda etkiledi. Çünkü ülkemizde un üretiminde kullanılan buğdayın yüzde yüzü Rusya ve Ukrayna’dan ithal ediliyor. Bunun yanında hammaddedeki artış ve elektrikte yapılan zam nedeniyle zor günler yaşıyoruz. Her ay 50 bin TL civarında ödediğimiz elektrik faturası, geçen ay yaklaşık 200 bin TL civarında geldi. Yani, yaklaşık 140 bin TL artışla… Peki, böylesi bir ortamda işletmelerimiz nasıl üretim yapabilecek? Yüksek maliyetlerin yanında, yüksek fatura miktarı da ödemek bizleri ne kadar ayakta tutabilecek? Bu, sürdürülebilir bir yapı değil. Dünyanın en pahalı elektriğini kullanarak üretim yapmaya çalışıyoruz.
Ne yazık ki, devletin bir desteği de yok. Tüm dünyada buğday devlet tarafından alınır, sözleşme imzalanarak firmaya temin edilir. Elektrik fiyatlarında bu tip fabrikalara sübvanse edilir. Ancak bizim ülkemizde hiçbir şekilde destek yok. Gelinen aşamada hükümetlerin elini taşın altına koyması gerekiyor.”
“İstikrarlı ve tamamen halkı düşünen bir hükümet olmalı”
Son dönemde yaşanan hükümet boşluğuna da işaret eden Arun Un Fabrikası Direktörü Raşit, “Aslında kabahatin büyüğü halkımızdadır. Çünkü yönetemeyenleri yeniden seçiyoruz. Başarılı olmayanı orada tutmak yerine, daha iyi yönetebilecek birilerini seçmemiz lazım. Bir an önce istikrarlı ve tamamen halkı düşünen bir hükümet kurulmalı” dedi. Son dönemde müşavir yaratıldığına da dikkat çeken Raşit, “Yükü çok olan bir gemiye bir o kadar daha yük bindiriyoruz. Bu durumun sürdürülebilir olmadığını hep birlikte zaten görüyoruz” şeklinde konuştu.
Gülgün Süt Ürünleri İhracat Sorumlusu Ali Bayraktar:
“Zamlar üretimi baltalıyor”
Gülgün Süt Ürünleri İhracat Sorumlusu Ali Bayraktar, ülkemizde son dönemde gerek çiğ süte, gerekse elektriğe yapılan zamların üretimi baltaladığını söyledi, “Böyle giderse ilerleyen yıllarda bu ülkede üretim yapan kimseyi bulamayacağız” dedi.
Ali Bayraktar şöyle konuştu:
“En büyük sorunumuz girdi maliyetlerin yükselmesidir, buna süt maliyetleri de dahil… Sütte çok anlamlı olmayan fiyat artışları yapıldı. Bizim hammaddemiz süttür. Sütte geçen Kasım ayından bu yana, 5-6 kez fiyat artışı yapıldı. Bu, neredeyse ayda bir… Buna gerekçe olarak da, doların arttığı söylendi. Süreç içerisinde dolar düşüş gösterdi, ancak süte gene zam geldi. Bu sefer de savaşı etken gösterdiler. Bu kabul edilebilir bir durum değildir. Dolar bazında konuşuyorsak, dünyaya bakmalıyız. Birileri bir şeyleri yanlış yapıyor. Bunun yansıması bir taraftan halka yansıyor, bir taraftan da üretimi baltalıyor.
Geçen yıl giderlerimizde elektriğe 1 birim koyuyorken, şu anda 3-4 birim koyuyoruz ve bu bizi çok etkiliyor.
Bir başka konu olarak Ukrayna’da devam eden savaşın ülkemizdeki üretimi etkilememesi gerekiyordu. Altyapımız sağlam olmadığı ve kurumsal yönetilmediğimiz için etkilediği söyleniyor.
Üretim yapmaya engel koyan birçok neden var. Böyle giderse ilerleyen yıllarda bu ülkede üretim yapan kimseyi bulamayacağız.”
“Hellim sürecinde bizim çok ciddi bir devlet politikasına ihtiyaç var”
Son dönemde ülkemiz siyasetinde yaşanan hükümet istikrarsızlığını da değerlendiren Bayraktar,
“Hükümette yaşanan istikrarsızlık üretimi çok etkiliyor. Bu istikrarsızlık olduğu için biz derdimizi kimseye anlatamıyoruz, muhatap bulamıyoruz. Özellikle hellim sürecinde bizim çok ciddi bir devlet politikasına ihtiyaç var. Ancak sürekli olarak hükümet değişikliği olduğundan dolayı bir türlü adım atamıyoruz” dedi.
Ten Ten Gıda Mamülleri Direktörü Metin Arhun:
“Bu ortamda üretim yapmak çok zor”
Ten Ten Gıda Mamülleri Direktörü Metin Arhun, maliyetlerin yükselmesinin yanında ticari anlamda rekabet edilebilirliğin olmaması da kendilerini zor durumda bıraktığını söyledi. Son dönemde yaşanan hükümet istikrarsızlığına da değinen Arhun, “Firmalar kar edemiyor, kar edemediği için de üretim aksıyor. Bu ortamda acilen herkese istikrarlı bir hükümet gerekiyor. Sorun çok, artık bu sorunların çözümüne odaklanılmalı” ifadelerini kullandı.
Arhun şöyle konuştu:
“Sadece gıda sektöründe değil, tüm sektörlerde aynı sorunlar yaşanıyor. Özellikle maliyetlerin artışı ve rekabet edememek bizleri çok zor durumda bırakıyor. Sürekli olarak sadece ulaşımdan dolayı kaynaklanan ürünler bile pahalı. Türkiye ile ticaret anlamında rekabet etmemiz mümkün değil. Bununla ilgili olarak fon desteği verilmeli. Baktığımızda dünya bile Türkiye ile rekabet edemezken, küçük bir ülke olarak biz nasıl rekabet edeceğiz?
Rekabet edemememizin yanında elektik fiyatlarının 3 katına çıkması, akaryakıtın veya tüp gazın zamlanması bu ülkede üretim yapmayı çok etkiliyor. Bu maliyetler karşısında bizde sattığımız ürünün üzerine zam yapmamız gerekiyor ancak ortam buna müsait değil. Bunu hepimiz biliyoruz. Herkes yerli ürün olduğu için daha düşük fiyat bekliyor. Ancak üretim yapanın yaşadığı zorluklar görülmüyor.
Ukrayna’da devam eden savaştan dolayı da kaynaklanan sıkıntılar var. Buna bağlı olarak buğday fiyatları artıyor. Buğday fiyatı arttığı zaman buğday kullanılarak üretilen bütün ürünler zamlanır. Yağ da öyle… Yağ sadece yağ olarak bakmamak lazım. Restoranından, üretim yapan fabrikasına kadar o yağı kullanan birçok sektör var. Tüm bunları toparlayacak olursak, bu ortamda üretim yapmak çok zor. Bunları sadece ben söylemiyorum, sivil toplum örgütleri de söylüyor, halkımız da söylüyor. Bunun karşılığında tedbir alabilecek makam yok. Bunların eksikliği de firmaları zora sokuyor. Firmalar kar edemiyor, kar edemediği için de üretim aksıyor. Şu ortamda acilen herkese istikrarlı bir hükümet gerekiyor. Sorun çok, artık bu sorunların çözümüne odaklanılmalı.”
Oza Kahve Direktörü Akan Oza:
“Elektrikle çalışıyoruz, elektrik olmazsa üretemeyiz”
Oza Kahve Direktörü Akan Oza ise yaptığı değerlendirmede yapılan elektrik zammına dikkat çekti, “Bu durum sürdürülebilir bir durum değil” dedi.
Oza şu noktalara değindi:
“Hayat pahalılığı ve TL’nin döviz karşısındaki değer kaybı, üretici ve tüketiciyi her şekilde etkiledi. Bu bağlamda son dönemde yapılan zamlar da bizleri olumsuz yönde etkiliyor. 3 katı elektrik faturası ödüyoruz. Elektriğin artışıyla genel bir etkileşim oldu. Sadece konutlar için değil, üretim yapan işletmeler de zor durumda. Bizler elektrikle çalışıyoruz ve elektrik olmazsa üretemeyiz. Bu durum sürdürülebilir bir durum değil. Sektörler buna ne kadar dayanabileceğiz? İndirim yapılacağı söylendi ancak yapılmadığını görüyoruz. Elektrikte çoklu tarifeye geçmemiz gerekiyor.
Öte yandan hammaddede yaşanan artış fiyat politikamızı da etkiledi. Hammaddeyi dolar alıp, TL üzerinden satış yapıyoruz.”
“Olan üreticiye ve halka oluyor”
Son dönemde ülkemiz siyasetinde yaşanan gelişmeleri de değerlendiren Oza Kahve direktörü Akan Oza, “Ülkemizi olumsuz etkiliyor, hem üreticiyi hem tüketici zor durumda. Her şeyde bir boşluk var. Artık bu boşluk doldurulmalı. Yaşananlar karşısında olan üreticiye ve halka oluyor” ifadelerini kullandı.