UBP toplanacak ve Eroğlu’na çağrı yapacakmış: Aday ol ...
Ve hatta ilçeler ayrı ayrı gidecek ve dayanacakmış kapısına!
Ne kadar romantik ( ! )
Sürpriz yaş günü partisi gibi…
***
İyi de zaten aday olacaktı ...
Bu ‘gösteri’ niye ki?
***
Bir de ‘UBP Kurultayı’ erteleniyormuş !..
***
Tüm bunları ‘SARAY’dan öğrenmiştik zaten, haftalar öncesinden...
‘İkinci baskı’ oldu biraz...
Hani gençler “uyan da balığa çıkalım der” ya, tam o hesap!..
Eroğlu ‘UBP’li vekilleri toplamıştı…
“Gereğini” iletmişti…
Ve bu görüşmeyi de ‘doğrulamıştı’ yine, bizzat UBP’liler…
***
Meğerse o gün yazılan ‘reçete’ de bu da varmış.
“Kapıya dayanınız: Aday ol deyiniz..”
***
Biliyorsunuz, Eroğlu ‘Amerika’da şimdi.
Gezide…
Yok yok İstanbul ‘Gezi’ değil bu!..
Ne münasebet (!)
New York’ta...
Henüz hatlar ‘görüşme’ çekmiyor!..
Otel güzel…
Havalar güzel…
Binalar güzel…
‘Temas’ yok!..
Göz teması dahi…
Görüşecek biri aranıyor…
Bulunamıyor...
Cumartesi iple çekiliyor, Ban için!..
[Şimdi böyle yazdık ya, o birlik başkanı bu diplomat, göreceksiniz, ‘temsili’ görüşmeler gelecek peş peşe]
***
Ban görüşmesi herhalde tarihimizin en ‘kıymetli’ görüşmelerinden biri olacak…
‘Maliyeti’ açısından…
Onca heyet, danışman, gazeteci, aile falan derken…
Bir haftaya ‘bir’ görüşme sığacak…
Muhtemelen yirmi beş, otuz dakika…
El ele bir fotoğraf…
Üç beş ‘şip şak’…
Cek…
Cak…
Ve dönüş!..
***
‘Viyana kapılarına’ dayanır gibi koşacak sonra UBP!..
“Ne olur bizi bırakma…”
Ne Amerika, ne Avrupa…
‘Sarayönü’ siyasetinde tek ‘usta’ !..