ÜŞÜME SIRASI
"Bazen soğuk oluyor burası,
üşüme sırası bana gelince
Birer birer yakıyorum boş kelimeleri.
Dizeler akıyor önümüzden
Ömrümüzden akıyor sesler...”
Cezaevinden yazmış Demirtaş!
Yine de yitirmeden umudu...
"Daha iyi olacak" diyerek.
* * *
Sendika üyesi olduğu, toplantılarda yer aldığı, eyleme katılığı için 'işten atılmış' 31 emekçi...
Çadır kurmuşlar!
Üşüme sırasını bekliyorlar!
Temel hak bu oysa: Örgütlenmek.
İnsan hakkı!
Kimin umurunda ki....
* * *
“Beni sokmayan yılan bir yaşasın” cumhuriyetinde, fırtınada kökü sökülmüş ağaçlar, alabora olmuş kayıklar gibiyiz...
Savrulup duruyoruz bir yerlere!
Üşüme sırasının bir gün bize de geleceğini hesaba katmadan...
Bilemeden rotamızı!
* * *
“Daha iyi olacak
Daha güzel
Sen de yak gemileri
Daha güzel yak...”
* * *
Biz ‘masada’ olacak mıyız sahi?
Yani gerçekten olacak mıyız?
Umutlarımızla... İrademizle...
Gerçeğimizle... Düşlerimizle...
Ve ömrümüzden çalınan senelerimizle...
Hani o “güzel günler”e koşmak için aşacağımız dağın ardına koşarken...
Nefeslerimiz karışacak mı rüzgara?
“Devler” sofrasına yem olurken, kırabilecek miyiz içine kapatıldığımız şu fanosun camlarını?
O dağlar üzerimize mi yıkılacak yoksa, yine, bir daha, yeniden...
* * *
Yakmak lazım gemileri...
Daha güzel yakmak...
Eğer bu nehir akmayacaksa açık denizlere...
“Sen yanmazsan ben yanmazsam” diyenlerin çoğu yalancı bu diyarda...
Kimsenin, kimse için yandığı yok kolay kolay...
Kimsenin kimse için üşüdüğü de...
Ama sıra gelecek...
Gelecek o sıra...
İlla!