Uyuz hastalığı kol geziyor
Mevcut kapasitesinin üzerinde ayakta durmaya çalışan Merkezi Cezaevi’nde sayı arttıkça koşullar zorlaşıyor…Mahkûmlar yerlerde yatıyor, uyuz hastalığı kol geziyor.
Devrim DEMİR
Merkezi Cezaevinde mahkûm ve tutuklu sayısı 636’ya ulaştı.
Son bir ayda gelen mülteciler de cezaevine gönderilirken, içerden kaos yaşandığına dair iddialar geliyor.
Mahkûm ve tutuklular için koğuşların yetersiz kalması nedeniyle yeni koğuşlar açıldığı, açılan 3 yeni koğuştan ikisinin avlusunun olmadığı iddia ediliyor…
Havalandırma ve pencereleri de yetersiz toplam 3 farklı bölüm koğuş haline getirilse de, farklı suçlardan içeride bulunan mahkûm ve tutukluların yerlerde, bir şilte üzerinde bazen iki bazen üç kişi şeklinde yattıkları ileri sürülüyor.
Yaşanan yoğunluk nedeniyle, cezaevi nefes alınmayacak duruma gelirken bir koğuşta 93 mahkûm ve tutuklu yaşam sürmeye çalıştığı da iddialar arasında.
Artan sayı nedeniyle tuvalet ve banyolarda kullanıma cevap veremez duruma gelirken, yıllardır ne gardiyanlar ne de mahkûm ve tutuklular için sağlık taraması yapılmadığı da öne sürülüyor.
YENİDÜZEN’e konuşan Merkezi Cezaevi müdürü Metin Bilmem, yaklaşık 9 kişinin uyuz hastalığına yakalandığını, tedavilerinin devam ettiğini ancak henüz bir sonuç alınamadığını kaydetti.
31’i genç suçlu 636 mahkum ve tutuklu…
Artan suçlar nedeniyle cezaevindeki mahkûm sayısı kapasitenin üstüne çıktı. Cezaevinde 28 Mart itibarı ile 636 mahkûm ve tutuklu var. 172 kişiye göre 37 yıl önce inşa edilen cezaevinde nefes alınacak bir alan kalmadı.
636 mahkûm ve tutuklunun 31’i genç suçludan oluşurken, 35’i kadın, 570’i ise erkek mahkûm ve tutuklu.
Gençler bölümünde uyuz kol geziyor, 15 gündür su yok iddiası…
İddialara göre bir süredir cezaevinde, gençlerin bulunduğu bölümünde uyuz hastalığının kol gezdiği ve bu durumun halen devam ettiği öne sürüldü. Cezaevinde, kazanların patladığı iddia edilirken 15 gündür su olmadığı da iddialar arasında.
Merkezi Cezaevi Müdürü Bilmem, su ile bir sıkıntı olmadığını bir iki hafta önce böyle bir sorun olduğunu ancak çözüme kavuşturulduğunu kaydetti.
Uyuz salgının ise olduğunu kaydeden Bilmem, 9 kişinin tedavilerinin sürdüğünü söyledi.
HAK-SEN Genel Başkanı – Gardiyan İzzet Türkmen:
“Bir odada 93 kişi… Avlusuz, havalandırması yetersiz koğuşta, bir şiltede 2-3 kişi…”
Eşit Hak ve Adalet Sendikası (HAK-SEN) Genel Başkanı İzzet Türkmen, YENİDÜZEN’e yaptığı açıklamada cezaevinin artık belinin büküldüğünü ve sorun kaldıracak durumda olmadığını vurguladı.
Mahkûm ve tutuklu sayısının azalmadan arttığına dikkati çeken Türkmen, rakam verdi, şu anda cezaevinde 636 mahkûm ve tutuklunun bulunduğunu belirtti.
Türkmen, son bir ayda mültecilerin de cezaevine gönderilmesi ile içeride bir dram yaşandığını, mahkûm ve tutukluların bir odada 93 kişi olarak yaşamlarını idame ettirmeye çalıştıklarına vurgu yaptı.
3 farklı yerin de koğuş haline getirildiğini ifade eden Türkmen, 3 koğuştan ikisinin avlusunun olmadığını, pencere ve havalandırma sistemleri de yetersiz bu koğuşlarda kalan mahkûm ve tutukluların yerlere atılan şilteler üzerinde ve ranzalarda ikişer ve üçer şekilde yattıklarını ileri sürdü.
“Mülteciler için acil çare”
İzzet Türkmen, ülkelerindeki savaştan kaçarken kendilerini bilmedikleri bir ülkede yaşam koşullarından yoksun cezaevinde bulan mülteciler için bakanlığın değil hükümetin acilen çare üretmesi gerektiğini savundu.
Mültecilerin ülkelerine geri gönderilinceye kadar hükümet, mahkeme ve polisin farklı bir uygulama kullanmasının şart olduğuna dikkati çeken Türkmen, “Bu insanlar ülkelerinde bir dram yaşıyor. Burada cezaevine gönderildikten sonra yaşam koşullarından çok uzak, insanlık onuruna yakışmayan bir cezaya mahkûm ediliyorlar” dedi.
“Cezaevinde gardiyan, personel ve mahkûmun can güvenliği yok”
Merkezi Cezaevi’nde iyi giden hiçbir şeyin olmadığını ifade eden Türkmen, her vardiyada 22 personelin çalıştığını bu sayının mevcut sayıya göre çok az olduğunu söyleyerek ne personel, ne gardiyan, ne de mahkûm ve tutukluların can güvenliği olmadığını kaydetti.
Cezaevi için bir ay önce pembe bir rapor hazırlandığını kaydeden Türkmen, o raporda yazılan hiçbir şeye katılmadığını cezaevinde sadece çalışmak değil nefes almanın dahi mümkün olmadığını söyledi.
Bulaşıcı hastalıkların ne düzeyde olduğunun bilinmediğini de kaydeden Türkmen, “Teşkilat yasasında olmasına rağmen, gardiyanlar en son 2015 yılında sağlık taramasından geçirildi. Mahkûm ve tutukluları buna hiç katmıyorum çünkü cezaevinde sağlık taraması terimi yok. Hasta olan bir mahkûm veya tutuklu varsa gardiyan aracılığı ile hapı alınır ciddi bir durum varsa hastaneye sevk edilir. Çalışma ortamı korkunç olan cezaevinde 550 kişinin üzerinde sigara kullananlar var. Çalışma, Sağlık ve İçişleri Bakanlığı cezaevine ilgi göstermiyor.”
“Yeni Cezaevi için bir yasamız bile henüz yok”
Mayıs ayında projesi tamamlanması beklenen yeni cezaevine de vurgu yapan Türkmen, 765 kişiye göre tasarlanan cezaevinde 100 kişilik kısmın açık cezaevi olacağını ancak buraya mahkûm koymak için henüz bir yasa çalışması yapılmadığını söyledi.
Yasalara göre, yasa hazırlanmadan açık cezaevine mahkûm koymanın mümkün olmadığına değinen Türkmen, yasa çalışmasının yapılmasının şart olduğunu kaydetti.
Temmuz en geç Ağustos ayı gibi yeni cezaevine taşınılması beklendiğini kaydeden İzzet Türkmen, ilgili yasalar yapılmadığı sürece bunun mümkün olmayacağını belirtti.
Türkmen, “ Yeni Cezaevine gitmek bizim de en büyük beklentimiz. Mevcut cezaevinin ne olacağı netleşmemişken, yeterli personel sayısı artırılmadan oraya gitmek mümkün görünmüyor. Gardiyan sayısının arttırılması, yeni bina için teknisyen ve gardiyanların farklı noktalarda eğitim alması için henüz bir çalışma yapılmadı. Yeni cezaevi için mevcut bin kamera olduğu söylenirken, bu kameralar üzerine eğitilmiş tek bir personelimiz dahi yok.
Cezaevinde insanlar barınıyor, mevcut cezaevinde yaşadığımız sıkıntıların hiç birini taşındığımız cezaevinde yaşamak istemiyoruz” dedi.
Türkmen cezaevindeki dayak iddialarını da yalanladı…
Cezaevinde son günlerde gardiyanların mahkûmlara yönelik darp iddialarını da anımsatan Türkmen, hiçbir gardiyanın zevki uğruna bir mahkûma vurmasının sayısal olarak bakıldığında da mümkün olmadığını kaydetti.
Türkmen, mahkum ve tutukluların gardiyanlardan daha fazla olduğunu söylerken basında bu tarz asparagas haberlerin yıpratma üzerine yapıldığını söyledi.
Türkmen, bir gardiyanın görevinin burada bulunan mahkûmun vücut bütünlüğünü korumakla mükellef olduğunu belirterek, “Cezaevi polis müdürlükleri gibi değildir. Burada bir mahkûmla 5.10.30 yıl yüz yüze bakmak zorundayız. Burada kimsenin hiçbir mahkûma kötülük yaptığı görülmedi, bina eski olsa da içeride kameralarımız vardır” dedi.
Merkezi Cezaevi Bilmem: "9 kişinin uyuz tedavisi sürüyor"
YENİDÜZEN’e konuşan Merkezi Cezaevi Müdürü Metin Bilmem, uyuz hastalığının cezaevinde kol gezdiğini, 9 kişinin tedavisinin devam ettiğini ancak henüz bir sonuç alınamadığını kaydetti.