‘Akil İnsan’ değilim ama Barış Süreci’ni destekliyorum.
Destekliyorum çünkü akıllıyım.
Çünkü Türkiye’de barış, esenlik ve kardeşlik olsun istiyorum.
Tıpkı bu adada istediğim gibi.
PKK liderlerinden Murat Karayılan dün Kuzey Irak’ın Kandil dağlarında bir basın toplantısı yaptı ve “8 Mayıs’tan itibaren Türkiye içindeki silahlı militanlarımızı geri çekmeye başlıyoruz” dedi...
Silahlara elveda!
Yüzlerce Türk ve yabancı medya mensubunun katıldığı basın toplantısında Karayılan barış sürecine bağlı olarak, hükümetin yükümlülüklerini yerine getirmesini, anayasal reformların yapılmasını ve Öcalan başta olmak üzere tüm tutukluların serbest bırakılmasını istedi.
Bunların nasıl, ne zaman ve olup olmayacağını bilmiyoruz.
Ama bildiğimiz bir şey var…
Kürt sorununun çözümüne yönelik başlatılan sürecin geri dönüşü yok ve olmayacak.
Çünkü her iki taraf yani Türkiye Cumhuriyeti devleti ve onun adına hükümet ile Kürtleri temsil ettiği kabul edilen PKK bu konuda kesin bir irade koymuş durumda.
Erdoğan ise 63 kişilik Akil Adamlar grubu oluşturdu ve adım adım Anadolu’yu dolaştırıyor.
Bu insanların akil olup olmadıkları ile ilgili tartışmalar devam ededursun Türkler, Kürtler ve dünyanın bütün halkları bu işten memnun.
30 yıl devam eden mücadelenin sonunda Kürtler haklarına kavuşuyor.
14 Şubat (Sevgililer Günü) 1998’de Amerikalıların paketleyip Türkiye’ye teslim ettiği Öcalan, 14 yıl hapisten sonra AKP ile birlikte bu işi çözüyor.
Beyaz Saray bile yaptığı açıklama ile barışa destek verdi, “alkışlıyoruz” dedi.
Savaş sürecinde bu işten rant elde edenlerin durumu ne olur onu bilemem...
Örneğin köy korucuları ve onların aşiret ağaları...
30 yıl devam eden savaştan çok paralar cebe indirdiler.
Devlet onları kullandı, onlar da devletten çok şey kazandı.
Tıpkı bizdeki ganimetçiler gibi...
Neyse ki bu iş bitmek üzere…
Tabii bizde değil Türkiye’de…
Bize de sıra gelecek.
Tıpkı Lefkoşa’da olduğu gibi.
Özetle olağanüstü bir sorun çıkmazsa Kürt sorunu çözülme yolunda.
Olağanüstü sorun derken yalnızca Türkiye’yi kastetmiyorum. Çünkü PKK ya da Kürt sorunu yalnızca Türkiye’yi değil aynı zamanda Kürtlerin yaşadığı Suriye, Irak ve İran’ı da ilgilendiriyor.
Bu dört önemli ülke ve milleti yani Araplar, Kürtler, Acemler ve Türkleri ilgilendiren her şey bölgesel ve uluslararası tüm ülke ve güçleri de ilgilendiriyor.
Demek istediğim Barış Süreci’nde alınacak daha çok yol var.
Ama bu süreçle hedeflenen her neyse AKP çok önemli bir başarıya imza atmış olacak.
AKP yönetiminde kendi tarihi ile yüzleşen ve hesaplaşan bir Türkiye kendi geleceği açısından çok önemli ve stratejik bir adım atmış olacak.
Böyle bir AKP belki de benzer bir uzlaşmayı Ermenilerle de yapar. Belki bizim güney komşularımız Rumlarla da.