Uzun yıllar (1989'dan başlayarak) önceleri KIBRIS gazetesinde ardından Yenidüzen-KIBRIS-Kıbrıs Nokta-Yenidüzen diyerekten gerek batı müziği gerekse ülkemiz müzisyenlerinin ürettiklerini gazete sayfalarında uzun yıllar yazdım, tanıttım, kendimce yorumladım. '90'lı yıllarda albüm üretmek adına o kadar bir yoğunluk yaşadık ki, her yıl sonunda "... Yılında Yayınlanmış Albümler" başlığı altında 2 sayfalık yazılarım yer aldı. Elbette bunları kaleme alırken, BRT-TV'de müzik programı yapmamın da büyük katkısı ve etkisi vardı. Müzisyenlerle ve bazan albümleriyle ilgili yaptığım söyleşilere de gazete sayfalarımızda yer vermiştim. Sonra git gide hem benim müzik programlarımın formatı değişerek yazın dünyamıza kaymaya başlamam, diğer yandan da albüm üretiminde gözle görülür düşüşle artık bırakınız 2 tam sayfa hazırlamayı, 1 sayfalık üretime yönelik yazı kaleme almamız bile zorlaşmıştı. Son yıllarda, '90'lı yıllara nazaran yine pek fazla olmasa da, müzik dünyamızda albüm üretimlerinin yavaş yavaş hareketlendiğini görmek beni çok sevindirdi. Kimileri "anı" albümleri kimileri yepyeni denemeler ve üretimler. 2017-2018 yılları içerisinde sağolsun bazı arkadaşlar yaptıkları albümlerden bana da arşivime almak için getirmişler. Geçtiğimiz ay yine bir kitap alışverişi sırasında, Kıbrıslı sanatçılarımızın albümlerinin de yer aldığı bir stantın önünde durup bir gözden geçirdim. Ve param yettiğince bu albümleri de arşivime aldım. Masamda 10 Cd-Albüm'e baktığımda gördüğüm ilk şey, müzikal çeşitliliğimiz. Klasik müzikten, caz-klasik-deneysel müziğe, protest'ten folk-pop ve pop'a kadar uzanan bir yelpaze. Ve elbette bu albümlerin dışında nice albümlerimiz daha çıkmıştır müzik piyasamıza. Elimdeki bu albümlerde, bazılarında gördüğüm en büyük eksiklik ise; tarih yazılmaması. Büyük bir kayıp. Çünkü on yıl sonra bu albümün hangi tarihte yayınlandığı bir muamma olarak kalacaktır. Müzisyen dostların buna dikkat etmelerini yürekten diliyorum.

Ve, istedim ki 2018'in bu son yazısını elimdeki bu albümlere ayırıp, geleceğe bir "not düşmek" adına belgeleyelim...

Hüseyin Kırmızı "Color Et Sonor"

Nam-ı diğer "Japon". Müthiş müzisyenliği yanında müthiş insani ve yardımsever tarafıyla kendisiyle gurur duyduğum genç kuşak müzisyenlerdendir Hüseyin. Biz emektarların konserlerinde her zaman önemli desteğini esirgememiş, müziğin her türüne katkı koymayı bir müzik adamı olarak kendinde geliştirmiş olan Hüseyin'in bu albümü, onun son derece değerli müzikalitesinin bir izdüşümü. Böylesi denemeler, türler ülkemizde daha pek fazla rağbet görmeyebilir ama zaten albüm, "piyasa gözeterek" yapılmamıştır. Belki onu bir "prestij albümü" olarak da değerlendirmek mümkün. Bu "prestij", müzisyen olarak sevgili Hüseyin'in müzikal kariyeriyle olmakla birlikte, bu albümü finanse eden, projeye tüm katkıyı koyarak "bankacılık" sektöründe bir "farkındalık" yaratan İktisat Bankası'nın da rolü ve prestiji önemli. Bundan dolayı bu birlikteliği yürekten kutlarım.

"CSO-2017-2018-Sezon Açılış Konseri"

Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası, bu ülkeye ve kültürüne kazandırılan en önemli oluşumlardan biridir. Cumhurbaşkanımız sn. Mustafa Akıncı'nın "kültür-sanat" konusundaki duyarlılığı, böylesi alanlarda ve üretimlerde kendini göstermektedir. Kısacası sn Akıncı; bir toplumun zenginliğinin ve varoluşunun kültür-sanattan geçtiğinin bilincinde bir liderdir bence. Kısaca CSO diyebileceğimiz orkestranın bu albümü "Sezon Açılış" konserinden alınmıştır. Evet piyasaya verilmiş bir albüm değil ama somut hale getirilip, Cumhurbaşkanlığını ziyaretlerinde yabancı misyonlara verilebilecek nitelikli bir kültür yayını olduğunu söylemek boynumuzun borcu.

İskele Babutsa "Bizim Şarkılarımız"

Bir "anı" olarak kalabilmesinin düşünüldüğünü varsaydığım bu çalışmanın başını çeken, uzun yıllar müziğimize önemli katkılar koyan, bir müzik emekçisi sevgili dostum Ayhan Başkal'ın, özelde  İskelelilere, genelde ise Kıbrıs Türk müzikseverlerine sundukları bu çalışmayı da "Bizim Şarkılarımız" olarak isimlendirmişler. Albüm, Başkal Müzik etiketiyle çoğaltıldı.

Kurultay Akbay "Hep Sen Varsın"

Emektar müzisyenlerden biridir Kurultay Akbay. Ailece müzik tarihimize önemli katkı koymuş müzik insanlarının yer aldığı bu ailede müzik geleneği hep sürmüştür. Halen faal müzisyenlik yapan Kurultay dostum, yüreğindeki bu tutkuyu zaman buldukça besteleriyle belgelemeyi de ihmal etmiyor. "Hep Sen Varsın" albümü, Kurultay Akbay ruhundan çıkmış nice kaliteli bestelerle ve şık bir albüm kapak tasarımıyla dinleyiciye sunulmuş. Çok değerli müzisyenlerin de bu albümde yer aldığını belirtelim.

Aysun Çelik "Beşparmak Dağları'nın Prensesi"

Albüme tarih yazanlardan biridir Aysun Çelik. Detone konusunda bazı sıkıntılar olsa da sonuçta bir emek verilerek albüm haline getirilmiş ve dinleyiciye sunulmuştur. Önemli olan bundan sonraki çalışmalarda müzikal açıdan hergün daha bir ileriye daha nitelikli bir şekilde adım atabilmek için çalışmak ve bu çalışmalarda özellikle stüdyo kayıdlarındaki müzisyen arkadaşların da yönlendirmelerinin etkin bir şekilde olması.

Feridun Işıman "Gün Olsun"

Resim sanatımızın önemli isimlerinden olan ama diğer yandan 1966 yılından bu yana gerek müthiş sesiyle gerekse besteleriyle müzik tarihimizde yer edinmiş biridir Feridun Işıman hocam. Yıllar önce Güzelyurt Gelişim solistliğiyle gerekse kendi bestelerinden oluşan solo albümleriye, Kıbrıs Türk Müzik Tarihi'nde yerini alanların başında gelmektedir. Albümün çıkış tarihi belirtilmemekle birlikte, kitapçığında yer alan "kayıtların Kasım 2014'de tamamlandığı" notu, bizleri bu albümün çıkış tarihi olarak 2015 şeklinde düşünmemize neden olmakta.

Güzelyurt Gelişim "Kırlangıç"

Feridun Işıman hocamdan bahsederken, özellikle '80'li ve '90'lı yılların ortalarına kadar müzik tarihimizin önemli gruplarından olan ve nice kaset çalışmalarıyla da Kıbrıs Türk Müzik Diskografisini zenginleştiren Güzelyurt Gelişim'i de 2 CD'den oluşan "Kırlangıç" albümlerinden dolayı selamlamak gerekir. Grubun üç değerli elemanları yanlarına eş ve çocuklarını da alarak gereçkleştirdikleri bu albümde 21 çalışma yer almaktadır. Baskı tarihi ne yazık ki yazılmamış.

İsmet Esenyel "Gözlerinde Girne Mavisi"

Güney'den kuzey'e taşınan bir müzik geleneğinin temsilcisidir sevgili dostum İsmet Esenyel. Bu gelenek; "Esenyeller grubundan gelmektedir. Babası sevgili Mustafa Esenyel abimizin ve arkadaşlarının bu toplumun düğün-eğlence gecelerindeki nameleri hiçbir zaman unutulmaz. İsmet Esenyel, bugün farklı görevlerde ve statülerde yol alsa da müzik insanı olduğunu hiçbir zaman unutmamış bu "müzikalitesini" de besteleriyle belgeleyip arşivimize bırakmak için her daim kolları sıvamıştır. İşte "Gözlerinde Girne Mavisi" albümü de bu ruh halinin bir göstergesi.

Sol Anahtarı "Yolda"

Ülkemizde "protest müzik" diyebileceğimiz bir kulvar daha vardır. Bu kulvarda çok grubumuz-solistimiz ve çokça üretim olmasa da yine de "kulvar" açacak kadar çalışmaların olduğunu söylemek mümkün. İşte "Sol Anahtarı" isimli grubumuz da gerek kendi ürettikleri, besteledikleri protest folk-pop şarkıları gerekse geleneksel ve daha önce yayınlanmış Kıbrıslı bestecilerin eserlerine getirdikleri kendi yorumlarıyla yol almayı sürdüren, bu kulvardaki bir grubumuz. 2009 yılından bu yana albümleriyle toplumsal-politik izdüşümlerini taşıyan beste çalışmalarıyla Sol Anahtarı, Müzik Tarihimiz içerisine bu alanda en çok üretim yapan grubumuz olma niteliğini de taşımaktadır. Albüm yayın tarihine yer verilmemekle birlikte 2018 olduğunu vurgulamak siterim.  

Şehit Erdoğan Rıfat Anısına "Hayat Bazen Tatlıdır-Abdülazim Aziz Topluluğu"-KKTC Cumhurbaşkanlığı

Ve Cumhurbaşkanlığımızın önemli bir "vefa" göstergesi olan bir albüm. 21 Aralık 1963 öncesi nice gruplarımızın yaptıkları müzikler, o yılların Kıbrıs Yayın Kooporasyonu'nun yayın  akışlarını süslemiş, geleneksel Türk Müziği'nde önemli yorumlar ve icralarla halkın kulaklarında yer etmişlerdir. 21 Aralık 1963 sonrası dağılan gruplarımızdan biri de Abdülazim Aziz Topluluğu idi. Bu topluluğun önde gelen solistlerinden biri ise Erdoğan Rıfat idi. Nitekin Erdoğan Rıfat, 24 Aralık 1963 Kumsal Baskı'nında şehit edilmiştir. Kıbrıs'ın Zeki Müren'i olarak da anılan ve müthiş bir sese sahip olan Erdoğan Rıfat'ın kendisinin de yer aldığı Abdülazim Aziz Topluluğu'nun o yıllardaki bir radyo programı, Ogün Erciyas dostumun projesi ile hayat bulmuştur. Toplumun belleğine kazandırılan bu grubumuz ve dolayısıyla Erdoğan Rıfat'ın sesi, müzikalitesi, o yıllardaki çalışmalara da önemli bir örnek teşkil etmektedir. Cumhurbaşkanlığımızın girişimiyle Türkiye'de yeniden elden geçirilen ses kayıtları bugün böylesi bir vefa girişimiyle artık arşivlerimizde. Emeği geçenleri yürekten kutlarım.