Veda etmek genellikle zordur.
Sanırım veda yazısı yazmak da öyle. Nitekim bu benim ilk veda yazım.
Yaklaşık 10 yıl boyunca çalıştığım Kıbrıs Medya Grubu’ndan ayrılırken sayfamdan okurlarıma veda etme şansım olmamıştı.
O gün bugündür, edilmemiş bir vedanın ardından kocaman bir merhabayı sizlerle paylaştığım bu köşeden, bugün veda ediyorum.
Yaklaşık 4 yıl boyunca çok büyük bir sahiplenişle karşıladı bu gazetenin okuru beni. Yıllardır hangi köşede yazarsam yazayım aynı sadakatle beni takip eden okurlarım ise yalnız bırakmadı.
Belki bu gazetenin daha farklı bir kesimi bugün daha derin bir nefes alıyor. Samimiyetle her eleştirinin yazılmasının, hele YENİDÜZEN’de yer almasının çok daha yaralayıcı olduğunu düşünen okurları da var bu gazetenin.
Her okurun eleştirisinden ve övgüsünden çok şey öğrendim. Herkese sonsuz teşekkürler…
Mutlaka bir başka sayfada bir başka yerde yine aynı çizgide buluşacağız.
Yine gaile bu coğrafyanın korkuları, bu coğrafyanın umutları ve hayalleri olacak.
Bugün bu köşeden ayrılırken, aynı zamanda 4 yıldır kuruluşundan itibaren yöneticilik pozisyonu dahil, çalıştığım KANAL SİM’e de veda ediyorum.
Ve çok samimiyetle söylemek gerekirse, olağanüstü zor şartlardan bugün kendi ayakları üzerinde duran ve tamamen kamu yayıncılığı yapan bu kanaldan ayrılmak biraz daha zor geliyor.
Ama bugün ekranda izlediğiniz bu renkli kutunun içine küçük de olsa bir ter akıtmış olmanın da ayrı bir mutluluğunu yaşıyorum.
Bugün UNITED MEDIA’dan ayrılıyorum… Bunun sebebi, ne bir sansür, ne bir fikir ayrılığı, ne de gazetecilik ya da yayıncılıkla ilgili bir ilke çatışması.
Sebebi sadece hareket alanı daha geniş bir yerden ve kendini yenileyerek daha geniş bir alanda, profesyonel temelde meslek deneyimini başka bir mecraya taşımak ihtiyacı...
Kişisel olarak şartlara ve koşullara bağımlı kalınmaması gerektiğini düşünenlerdenim. Ve bazen birşeylerin sonuna gelindiğinde, bunu görüp başka bir yerden yeniden başlamak gerektiğine inanırım.
Kuzey Kıbrıs’ta gazetecilik ve yayıncılık her geçen gün daha da zorlaşıyor. UNITED MEDIA’da çalışmak ise, hem çok özgür ve kolay hem de zor.
Her ne kadar kalitesi ve ilkesiyle bir siyasi kimliğin çok ötesinde olduğunu kanıtlama yarışında önemli bir başarı sağlasa da medya grubu, ne yazık ki bazı önyargıları kırmak kolay olmuyor
Ve bu ön yargılar çoğunlukla meslekteki hareket alanını da oldukça daraltıyor. Kaynağa ulaşmak ve kaynaktan doğru bilgi almak konusunda bile gölgeleyebiliyor bu durum sizi.
Bazen verebilecekleriniz ve alacaklarınızı tükettiğinizi hissettiğiniz zaman bunu uzatmamak gerekiyor.
Bu medya grubundan çok şey öğrendim. Göstermiş olduğu sahiplenişe, özelikle Sevgili Sami Özuslu’nun desteğine ve değerli dostluğuna ayrıca teşekkür etmem gerekiyor.
Ve kanalda, olağanüstü bir özveriyle bu ruhu yaşatan herkese ve o muazzam izleyici kitlesine de ayrı ayrı teşekkürler…
Sadece artık zamanı gelmişti.
Şimdi yepyeni bir sayfa ve çok daha üretken verimli bir başka dönem için hazırlık zamanı…
Hoşçakalın….