Ver parayı al oyumu
‘Paranın dini imanı yok’ demişler…
Paranın hep babaları olmuş...
Hiç kimse ‘Para Anaları’ndan söz etmemiş…
Sonra da hep beraber, ‘Parası olan düdüğü çalar’ demişiz.
Yani parayı alır götürür... Yani düpedüz çalar... Yani hırsızlık...
Kapitalist sistemin vazgeçilmez kuralı ve uygulanan pratiği...
Çalmak, sonra yine çalmak...
Her zaman da bunu bir ideal uğruna yapmak…
Hiç uzağa ve eskilere gitmenin alemi yok…
Bu ülkenin talan hikayesine bakın. Hikayenin bir yerinde hep çalmak var. Utanmadan haksız yere zengin olmak var. Sonra da pişkin pişkin hava basmak var.
Etrafınıza baktığınızda 1-2 değil onlarca belki de yüzlerce örneğini görebilir ya da duyabilirsiniz.
En tazesi de Ercan Havalimanı’nın özelleştirilmesi...
Aklın bile hayal edemeyeceği kadar yolsuzluk, hırsızlık, pislik var.
Haksız yere birilerini zengin etmek var.
UBP bunu hep yapar, yapmıştır da.
Hele şimdi fazlasını yapmakta ve eskisinden çok daha hevesli.
Çünkü Ankara ile imzalanan Mali Protokol’ün girdileri UBP’ye yetmiyor.
UBP iktidarda kalmak ve Lefkoşa ya da genel seçimlerde yeniden kazanmak için kendi yandaşlarını zengin etmek mecburiyetinde.
Başka türlüsü olamaz.
Her şey çıkar ilişkisi ile yürüyor.
Ver parayı al oyumu!
Ver avantayı al oyumu!
***
Para mikroptur!
Parayı seven ve sevdiren ekonomik ve toplumsal bir yapının doğal olarak işi gücü para olur. Olur ama paranın zararlı olduğunu da bilmeden.
10 Avrupa ülkesini kapsayan bir araştırma birçok hastalığın kağıt paralarla bulaştığını kanıtlamış.
Peki nasıl?
İnanmayacaksınız ama kağıt paralar 26 bin tür mikrop barındırıyormuş.
Solunum ve sindirim sistemine zararlı olan mikroplar başta olmak üzere...
Avrupalı uzmanlar önlem olarak kağıt paraların taşınmamasını ve kullanılmamasını öneriyor.
Ama hiçbir şekilde paraya tapmayın ya da parayı kendi Allah’ınız yapmayın demiyorlar.
***
Allahsız dolar…
Her ne kadar bizim burada Sterlin ve Euro geçiyorsa da dolar yine her yerde dolardır.
Çünkü ‘dolar’ taşıyanlar Allaha güvenir!
Öyle diyor yeşil doların üzerindeki yazı.
In God We Trust…
Bundan rahatsız olan Amerikan Dinlerden Kurtulma Vakfı (The Freedom From Religion Foundation) geçen Salı günü mahkemeye başvurarak bu cümlenin kaldırılmasını istemişti.
Vakfın avukatı bu cümlenin Ateist olarak duygularını yaraladığını söylemiş.
Mahkeme başkanı da 2003’te yapılan bir kamuoyu yoklamasında Amerikalıların % 90’nın 1782’den beri dolar üzerinde bulunan cümlenin yerinde kalmasını onayladığını söyleyerek talebi reddetmiş.
Hakim Amerikan sisteminin bir parçası olarak dolara tapan ve bunu Allah adına ve uğruna yapan biri olarak davayı reddetmiş.
Yani paranın dini var demek istemiş ve ‘İmanın kimde olduğunu bir tek Allah bilir’ diye de eklemiş!