'Vicdani ret bir insan hakkıdır'
Türkiye’de gündeme gelen ve Kıbrıs’ın kuzeyinde de konunun tartışılmasına neden olan askerlik yapmak istemeyenlere yapılacak düzenleme ile vicdani ret hakkının tanınması konusunu ele almaya devam ediyoruz…
Dün bu köşede emekli Albay Hal
Türkiye’de gündeme gelen ve Kıbrıs’ın kuzeyinde de konunun tartışılmasına neden olan askerlik yapmak istemeyenlere yapılacak düzenleme ile vicdani ret hakkının tanınması konusunu ele almaya devam ediyoruz…
Dün bu köşede emekli Albay Halil Sadrazam’ın görüşlerini okudunuz, bu kez de konunu hukuki ve insan hakları açısından durumuna bakıyoruz.
İnsan Hakları Vakfı Avukatı Ceren Göynüklü’yü aradım, sordum:
· Nedir bu vicdani ret, bir insan hakkı mıdır?
· Evet, vicdani ret uluslar arası açıdan olaya baktığımızda bir insan hakkıdır, ve her bireye tanınmalıdır. Dünyada kabul gören de budur.
· Bizde vicdani retti engelleyen nedir, Anayasa bunun bir parçası değil mi?
· Evet aslında Anayasa’da mecburi askerliği düzenleyen madde vardır. Ancak vicdani retti de ilgilendiren maddeler de vardır. Örneğin din ve vicdan özgürlüğü de Anayasa’da tanınmıştır. Buna dayanarak askerliği reddetme hakkının da konuşulmasını sağlayabiliriz. Ancak kesin olarak askerliği reddetme hakkı da Anayasa’da tanımlanmış değildir, bu da bize en büyük engeldir. Bu sadece Anayasa ile de ilgili değildir. Askerlik Yasası da değişmelidir.
· Peki vicdani rettin tanınması için ne yapılmalıdır?
· Anayasa ve yasalarımız buna göre düzenlenmeli ve değiştirilmelidir. Ancak yapılacak değişiklikle vicdani ret hakkını kullanacak kişilere ceza verircesine bir düzenlemeye de gidilmemelidir. Yani vicdani ret hakkını kullanan kişi aşırı ve ağır alternatiflere zorlanarak bir nevi cezalandırılmamalıdır. Bu noktada da olaya insan hakları açısından yaklaşılmalıdır.
Ancak şunu da söylemeliyim; vicdani ret hakkını yasa değiştirerek de halletmiş olmayacağız. Bunun bir de bilgi kısmı vardır ki bence en önemlisidir.
· Toplumda “Her Türk asker doğar” gibi bir fikir de aslında yaygındır. Mesela “askere gitsin de adam olsun” gibi lafları da kullanmayı çok seviyoruz ki, bu da askerliği “adam olmakla” eşdeğer tutuyor.
· Evet doğru söylüyorsun. Toplumda büyük bir mahalle baskısı vardır. Askerlik yapmayı reddeden kişilere “vatan haini” gözüyle bakanlar çok olacaktır. Hatta bu yaklaşım şimdi de vardır. Yasal açıdan tanınması gündeme gelirse de devam edecektir. İşte bu noktada devlete ve medyaya büyük görevler düşecektir. Bir insan hakkı olan vicdani ret hakkını kullanan bireyi toplum ve yasalar cezalandırmamalıdır.