‘Vicdan’ı yenen CÜZDAN
“Cüzdan” dediğin “cüzzam” gibi.
Bulaşıcı!
Ve 3 bin kusur metrekarede ipin ucu kaçtı.
Epeyi oldu “vicdan” yenildi “cüzdan”a…
Hemen her sektöre hunharca tecavüz var!
Kamudan!
Öyle “gizlisi, saklısı, utanması” da kalmadı.
Kamudaki “güvence” ve “fırsat” nakte çevriliyor sokakta...
Bir başkasının “ekmeği”ne göz dikiyor ama kimseleri de yaklaştırmıyor kendi “ev”ine!
İşin riskini üstlenmiyor, gelirine ortak!
Ne birini terk ediyor, ne ötekini!
“Maaş” garanti! “Müşteri” ayak ucunda!
Kimseler de ses etmiyor nasılsa...
***
Oysa kamudaki görev ‘toplumun kaynağıyla, topluma hizmeti’ anlatıyor.
Senin kaynağınla, yine sana rekabeti değil!
Berberden çiçekçiye, kozmetikten meyhaneye, özel klinikten dershaneye, tapu ölçümünden elektrik elektroniğe, uydu anteninden web haber sitesine kadar her alanda “kamu güvenceli” aç gözler var...
Ve işsizler var... Yüzlerce, binlerce...
***
Hem ödüyorsunuz vergiyle, fonla, harçla...
Hem de rekabet ediyorsunuz, aynı insanla.
Çünkü sahip oldukları kaynağın ötesi bir hayat satın alıyorlar!
Daha lüks bir hayat.... Daha! Hep ‘daha’!
Bu hayatın finansmanı için de en güvencesiz insanların yaşam kavgasına uzanıyor elleri...
Gel gör ki “kamuda yasa dışı ikinci iş”e dokunamıyor hiçbir parti, hükümet, siyaset, sendika, sivil toplum örgütü!
“Güçlü” bu kesim, “gözü dönmüş” bir halde ve her siyasi adresle “akraba” genelde!
Yasa dışılık meşrulaşıyor böylece!
Adaletsizlik, eşitsizlik içselleşiyor!
Kayıt dışılık yaygınlaşıyor tepeden tırnağa!
Üstelik "sistem"e en fazla onlar yükleniyor!
Mesele kendine “hak almak”sa yasalara dört elle sarılıyor bu kesim; su dere ezbere biliyor her maddeyi, satır satır heceliyor!
Ama aynı yasaların “sınır”larına gelince iş, delil deşik oluyor her yeri...
İki yüzlülük, çelişki ve samimiyetsizlik yönetenle yönetilen arasında ortak bir “eğri”ye dönüşüyor...
***
Baksanıza, son üç dört dönem sağlık bakanlarının en temel işi yasaları uygulamak yerine, ‘yasa dışılığı meşrulaştırmak’ oldu!
İnsanımın ‘parasız sağlık hakkı’ndan saatler çalanların bu hakkı savunuyor görünmesine mi yanalım, on binlerce emekçinin bu statükoyla mücadele edecek dermansızlığına mı bilemiyorum!
Birileri can katarken canına, birilerinin çıkan canına mı ağlayalım!
Dedim ya, epeyi oldu ‘vicdan’ yenildi ‘cüzdan’a… Bencillik ve hırs tam yol ileri!