Açıyorum bilgisayarı, ‘bugün memlekette neler oluyor’ diye bakmaya.

Önce, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres’in, Güvenlik Konseyi’ne sunmak üzere hazırladığı Kıbrıs raporu çıkıyor karşıma.

Genel Sekreter, ‘hava iyi değil, durum kötüye gidiyor’ diyor ve bu kötüye gidişte, aralarında Kapalı Maraş konusunun da bulunduğu gerginliklere de önemli bir pay biçiyor.

Çok net bir biçimde, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin Kapalı Maraş'la ilgili kararlarını hatırlatan Guterres, bu yolla bizim ‘kuzey takımına’ önemli bir mesaj gönderiyor.

Bu haberi okurken, haliyle aklıma, Başbakan Tatar’ın önceki gün Fox TV’de söyledikleri geliyor.

Ne diyor Tatar?

“Kapalı Maraş’ı 2020’nin sonunda açmayı hedefliyoruz”!

Tamam da nasıl?

Köşedeki güzellik salonunun açılışı değil bahsettiğiniz Sayın Başbakan!

Ya da mahalledeki çocuk parkı!

Bu öyle harcını yoğurup, karkasını yapıp, cami açmaya falan da benzemiyor.

45 yıldır orada biriken siyasi sorunları nasıl aşacaksınız?

Nedir bu konudaki planınız?

BM ile görüştünüz mü?

Uzlaştınız mı?

Mülkiyet meselesi ne olacak?

Yasal sahipler?

Onların bu operasyondaki payı ve konumu?

Yeni ‘Las Vegas’ projenizde mallar kimlere ve hangi yöntemle dağıtılacak?

Bu açılımın, Kıbrıs sorununa olası etkileri ne olacak?

Soru çok…

Soru çok ama bu soruların hiçbirine yanıt yok!

Tam bir hilkat garibesi!

Devam ediyorum haberleri okumaya…

Tam o anda, Dışişleri Bakanı Özersay’ın 15 Kasım’la ilgili TAK’a yaptığı açıklamayı görüyorum:

“(…)Bundan sonra KKTC devletine hem içeride, hem de uluslararası alanda saygınlık kazandıracak adımlar atmalıyız. Bu adımları attığımız oranda dünya da bizi daha fazla muhatap alacaktır(…) Uluslararası alanda devletimizin itibarı, uluslararası hukuk kurallarına olabildiğince uyum sağlamamızla da doğrudan ilişkilidir (…)”

Duruyorum biraz…

Tatar’ı okuyorum bir daha!

Sonra tekrar Özersay’ı…

Maraş…

Uluslararası Hukuk…

Saygınlık…

İtibar…

Sonra…

Sonra TC Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 15 Kasım mesajı düşüyor önüme:

“Tarihi ve ahdi yükümlülüklerimiz çerçevesinde, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti bayrağının karada olduğu gibi denizlerde ve göklerde de gururla dalgalanması için her türlü gayreti göstereceğiz” diyor Reis!

Özersay’ı düşünüyorum yine…

KKTC…

Uluslararası hukuk…

İtibar…

Saygınlık…

İşte tam o anda, bana göre günün tek anlamlı haberi yerini alıyor internet sayfalarında:

Yağmura takılıyor 15 Kasım kutlamaları Lefkoşa’da…

Genel Sekreter’in dediği gibi, ‘hava iyi değil’!

Çünkü hava da görüyor, yanlış olan birşeyler var aşağıda!