1946 yılının Ağustos ayında Filistin’de yeni bir yurt kurmak için kendilerine söz verilen Yahudi Muhacirler’in Kıbrıs’ın Mağusa kentinde yer alan ve 1916 yılında Osmanlı esirlerin tutuldukları Karaolos Kampı’ndaki geçici yaşam mecburiyetindeki durumlarını, ilk kez kalabalık bir basın mensubu grubu tarafından gözlemlenmiş, gazetelerde günlerce yer alşan yazı dizisine dönüşmüştü. Gazetecilerin kamptaki yiyecek konusundaki soruları karşısında Yahudi liderlerden biri hem yiyecek hem de Kıbrıs’a, kamp yapımı için getirilen Alman tutsaklar hakkında şu cevabı veriyordu:

“10 Eylül 1946-Hür söz-s:1-2
Yiyecek meselesi
...Hiçbir zaman kamp inşasında yardım etmiyeceğiz. Yemeklerimizi biz pişiriyoruz fakat kamp inşa etmeyeceğiz. Bize kamplar yapması için Alman esirleri getirilmiştir. Almanların yaptıkları kamplarda kalmayacağız. Daha evvel Almanlar bizim için Temerküz (toplama ea) Kampları yapıyordu, şimdi de ayni şeyi yapmıya sevkediliyorlar. Bizi bir tek şey tatmin edebilir, Filistini istiyoruz, Filistinden başka hiçbir yere gitmeyeceğiz.”

Yiyecek konusunda herhangi bir sıkıntı yaşamadıkarını belirten Yahudi lider’in verdiği bilgiye göre ise, yiyecek konusundaki rahatlamanın Filistin’den gelen Mr.Passman isimli şahsın sayesinde olmuş. Fakat çocukların bakımı ve hastahane konusunda sıkıntıların sürdüğü, evli ve hatta hamile olan kadınların birlikte yaşadıkları dört ailelik kamp çadırlarının özel olarak ayrılmamasının sıkıntıları da dile getiriliyordu. Yiyecek konusunda özellikle hamile kadınlara daha bir önem verilmesi konusunda dikkat çekiyordu Yahudi konuşmacı.
Basından bir gazetecinin Yahudi temsilcisine yönelttiği; kamptaki kişi sayısı ve eğitim durumu hakkındaki sorularına verilen cevam ise, tam olarak bilinmemekle birlikte 2136 kişi olduklarını, çocukların eğitimi konusunda ise kampa getirilen bir öğretmen tarafından verildiği şeklindeydi.
Kamptaki sorunlar bu şekilde devam ederken, yerli halk ise Yahudi Muhacirler’den hoşnutsuzluklarını Ekselâns Vali’ye gönderdikleri bir protesto yazısıyla ortaya koyuyordu... 

“KIBRIS BASINI (10 Eylül 1946 s:2)
THE CYPRIOT: Dün çıkan nüshasında Leymosu’nun Belediye Meclisinin, mültecilerin Kıbrıs’a gönderilmesi dolayısıyle Ekselâns Valiye gönderdiği bir protestoyu neşretmiştir: Leymosun Belediye Reisi bu protestoda diyor ki: “Bir halk kitlesi olarak harp sonu gelen müthiş bir krizle karşı karşıyayız. Bir tarafta memleketin başlıca ihtiyaçlarını karşılayamıyacak kadar harici ve yerli eşya kıtlığı, diğer taraftan kendini göstermiye başlıyan işsizlik hortlağı.

Bu durum karşısında kendi halkımızın ihtiyaçları için dikkat gösterilmek icap ederken, gayrimeşru mültecilerle Alman harp esirlerine gösterilen anlaşılmaz misafirperverlik.
Ekselâns hükümetimizin siyasetinin ne olduğunu lütfen açıklar mısınız?
Kıbrıs halkının arzusu bir tektir:
1-Bundan sonraki mülteci akımını durdurmak,
2-Halihazırda Karaolos ve Dicelia (Dikelya ea) kamplarında bulunanları hemen uzaklaştırmak,
3-Kendi memleketimizi bir nizama sokarak kendi halkımızın hayat mücadelesi için her enerjiyi bu cepheye yöneltmek.
CYPRUS MAIL, Leymosun Belediye Reisinin bu mektubuna temas ederek diyor ki: “Leymosun halkı, Leymosun Belediye Reisinin bu protestosunu öğrenince hayrete düşmüştür. Zira Mr.Se...bundan yedi sekiz sene evvel Yahudilerin Kıbrıs’a gelmesini arzuluyordu ve Yahudilerin Kıbrıs’ta devamlı bir şekilde yerleşmesinden bir çok faydalar temin edileceği fikrini ileri sürüyordu.”