1. YAZARLAR

  2. Mert Özdağ

  3. Yandaş hükümeti, seçilme hükümeti
Mert Özdağ

Mert Özdağ

Yandaş hükümeti, seçilme hükümeti

A+A-

 

Bağımız vekillerin oylarıyla göreve gelen nam-ı diğer Azınlık Hükümeti.

Aslında icraatlarına baktığınızda, dikkatle incelediğinizde sadece seçimi düşünerek hareket ettiklerini çok rahat göreceksiniz.

Seçimi düşünmek ne demektir?

Oy almak!..

Daha fazla oy almak!..

Çok daha fazla oy almak!..

Kaybettiği oyların yerine “başka” yeni oylar bulmak.

Yeni oylar yaratmak.

Ya da mevcutlarına yenilerini eklemek.

Elbette her partinin bu hesapları yapması doğaladır.

Ancak bu hesapları eğer devlet olanaklarını ekleyerek, devletin size verdiği bazı şartları kullanarak yaparsanız işte orada bir sorun vardır.

Bizim hükümet de tam böyle.

Hasbelkader; bir Nisan sabahı Türkiye’nin adadaki sivil bürokratlarının da desteğiyle sivil bir darbe ile kurulan bu ucube hükümet Türkiye’yi de kandırdı.

Baksanıza, Türkiye hükümetinin ve elçiliği yazdığı resmi yazılarda imzaladıkları protokole uymayan UBP ve DP için bolca şikayet var!

Onlar da kandırılmışlık sendromu yaşıyorlar besbelli.

Türkiye’ye de afiyet olsun.

                                                     *  *  *

Dedim ya, tek dertleri seçim bunların.

Kamu bankalarını talan ettiler, talan!

İstihdamın, terfilerin haddi hesabı yok.

Öylesine niteliksiz isimleri dolduruyorlar ki bazı görevlere, anlatılanları dinleyince dudağınız uçuklar.

Diğer yandan verilen kredilere ne demeli?

Elbette hepsi birer iddia, kulis ama…

Kulağınıza gelmiştir sizin de.

Bir dönem yazdık, tehditler havada uçuştu, olan bize oldu, kimseden ses çıkmadı.

Keza Elektrik Kurum da öyle…

İstihdam istihdam üzerine…

Hep kendi yakınları, birinci derecede UBP’liler, DP’liler…

Peki ya vatandaşlıklar!

O da oy hesabının bir sonucu.

Hiç acımadan, hiç düşünmeden bu toplumun köküne kezzap suyu dökmeye devam eden bu hükümetin vatandaşlık siyasetinin yansımaları çok daha fazla olacak.

Yaz aylarında başlamak üzere dağıtımının hızlandığı KKTC vatandaşlığındaki resmi verileri elde yok.

Ancak her Bakanlar Kurulu toplantısından paket paket vatandaşlıkların onaylandığı bir gerçek.

Bu durumun da nerede duracağı henüz belli değil.

Serdar Denktaş “Gerekirse 15 bin” diye basına açıklama yaptı bir kere.

Belli olan bir şey var ki, UBP ve DP kamu olanaklarını kendilerini yeniden seçtirmek için çatır çatır kullanıyor.

Her yerinden çirkef dökülen bu yapının mimarlarının yarattığı tarumar artık dayanılmaz halde…

Bu pisliğin, bu kokuşmuşluğun içinde toplumsal muhalefete ve ana muhalefet partisi CTP’ye çok büyük görev düşüyor.

Bu çıkar odaklarının kamu kaynaklarını da kullanarak sürdürdükleri bu tezgahın bir an önce dağıtılması artık elzem…

Zira verdikleri zarar boylarını çoktan aştı.

Ve böyle giderse de aşmaya da devem edecek.

Bir yandan vatandaşın anasını zam yağmuruyla ağlatırken, diğer yandan kendi partililerine yarattıkları kamu olanaklarıyla süslenen pembe dünyaları çekilmez oldu.

Artık sonu gelmeli, bir an evvel, mutlaka… 

 

 

 

Bu yazı toplam 1692 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar