1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. “Yanlış politikalar üreticiyi soğuttu”
“Yanlış politikalar üreticiyi soğuttu”

“Yanlış politikalar üreticiyi soğuttu”

Narenciye ülkesinde bir kilo limonun fiyatı 42 TL’ye kadar yükseldi, YENİDÜZEN nedenlerini sordu...

A+A-

Serap ŞAHİN

Narenciye ülkesinde yıllık limon rekoltesinin 40 bin tonlardan 4 bin tonlara kadar düşmesi, limonun satış fiyatına yansıdı.

YENİDÜZEN’in 3 farklı markette yaptığı araştırmaya göre limon, market tezgâhlarında tüketiciye 42 TL’ye kadar çıkan fiyatlarla sunulduğunu gözlemledi.

Konuyla ilgili YENİDÜZEN’e konuşan üretici birlikleri, yanlış politikalar nedeniyle destek görmeyen üreticinin üretimden vazgeçtiğini, bu nedenle rekoltenin 40 binlerden 4 binlere düştüğünü, fiyatların da haliyle arttığını söyledi.

İlgili birlikler, üreticinin, yeni narenciye sezonunda yapılan maliyetlerin karşılığını alamayacak bir rakamlarla karşılaşması durumunda narenciye üreticisinin sonunun geleceğine işaret ettiler.

Kuzey Kıbrıs Narenciye Üreticileri Birliği Başkanı Turgut Akçın, devletin üreticiye verdiği desteğin yetersiz olduğuna işaret ederek, edilen zarardan dolayı limon ağaçlarının % 98’inin mandoraya aşılandığını ve memlekette yok denecek kadar az limon ağacı kaldığını belirtti.

Kıbrıs Türk Narenciye Üreticileri Birliği Ali Alioğlu, limonun yıllık rekoltesinde 35-40 bin tondan, 4-5 bin tonlara kadar düştüğüne işaret ederek, düşüş sebebinin üreticinin satış noktasında sıkıntı yaşamasından kaynaklandığını kaydetti.

Kuzey Kıbrıs Narenciye Üreticileri Birliği Başkanı Turgut Akçın

“10 kuruş destekle bu iş dönmez”

Kuzey Kıbrıs Narenciye Üreticileri Birliği Başkanı Turgut Akçın, mart ayı sonuna kadar limonun tonunun 1200 TL olduğunu ve kilosunun 12 TL’ye satıldığına dikkat çekerek “Devlet de buna 10 kuruş destek veriyor. Ancak 10 kuruş destekle bu iş dönmez” dedi.

Üreticinin kazanç sağlayamadığı için limonları keserek, mandoraya (king mandalina) çevirdiğine işaret eden Akçın, “Memlekette çok az limon kaldı, hiç denecek kadar az” şeklinde konuştu.

“Limonların % 98’i mandoraya aşılandı”

Limonların %98’inin mandoraya aşılanması sebebiyle yeterli üretimin olmadığına dikkat çeken Akçın, “Devletin bir politikası olması lazım. Üretimi de üreticinin kendi insafına bıraktılar. Onlar da devamlı zarar ettiği ve para kazanamadığı için limonları kesti” dedi.

“Girne’deki limonlar tamamen tükendi”

Limon üretimin esas merkezi olan Girne’de kontrolsüz yapılaşmadan dolayı hiç limon kalmadığına işaret eden Akçın, “Geçmişte esas limon merkezi Girne’ydi. Girne de otel, apartman, lojman gibi binalarla dolduğu için limonlar Girne’de tamamen tükendi” ifadelerine yer verdi.

“Üreticiler üretimden vazgeçti”

Güzelyurt bölgesinde bulunan limon üreticilerinin kazanç sağlayamadığı için üretimden vazgeçtiğine dikkat çeken Akçın, kalan limonların da küçük parseller ve bahçe içlerinde dağınık halde olan limonlar olduğuna dikkat çekti.

Limonların zamanında toplanıp buzluklara konulmadığı için de eksiklikler olduğuna vurgu yapan Akçın, “Bundan sonra zaten limon memlekette hep eksik olacak ve limon ya ithal edilecek, ya da daha pahalıya alınacak” dedi.

“Üretici her sene zarara giriyor”

Üreticinin greyfurttan da kazanç sağlamadığını belirten Turgut Akçın, greyfurdun kilosunun 16 kuruş olduğunu ve devletin yaptığı katkının üreticiye bir etkisi olmadığına vurgu yaptı.

Maliyetlerin çok yüksek olduğunu ve üreticinin her sene zarara girdiğine dikkat çeken Akçın, “Üretici cebinden harcayarak her sene zarara giriyor. Günün şartlarına göre özellikle ayrı bir destek verilmesi lazımdı. Bunların etkisi bundan sonra hep hissedilecek” şeklinde konuştu.

“Narenciye üretimi artık bir politika olmalı”

Tarımda bir politika olması gereğine dikkat çeken Akçın, “Sebze üretimi, meyve üretimi, narenciye üretimi artık bir politika olmalı. Devletin, memleketin ihtiyaçlarına göre izne tabi olmalı. Hangi bölgede ne üretilecek birer karar verilmeli “dedi.

Eskiden fasulye üretiminin Elye’de (Doğancı) üretildiğine ancak artık üretimin olmadığına vurgu yapan Akçın, “Politikasızlık bu ülkede birçok şeyin ekim ve biçimini bitirdi” şeklinde konuştu.

Kıbrıs Türk Narenciye Üreticileri Birliği Ali Alioğlu

“Üretici, üretimden kopma noktasına geldi”

Kıbrıs Türk Narenciye Üreticileri Birliği Ali Alioğlu, satış noktasında yeterli derecede satış olmadığı için üreticinin üretimden kopma noktasına geldiğine vurgu yaptı.

Komşu ülkelerin de piyasaya girmesinin narenciye ürünlerini büyük oranda etkilediğine dikkat çeken Alioğlu, Ocak ayındaki üretimin komşu ülkelerde aynı döneme denk gelmesi nedeniyle üreticinin limonu 1,20 kuruşa sattığını ve zarar ettiğini belirtti.

“Üreticinin girdi maliyetleri yükseldi”

Tüketicinin ucuz limon alabilmesi için limonların soğuk hava depolarında muhafaza etmenin da maliyetli olduğuna işaret eden Alioğlu, “Ancak soğuk hava deposunun kirası ve elektrik masrafları var.

Günün sonunda bu ürünü bahçeden satın alıp buzluklara girecek olan noktaya kadar 9 TL’ lik bir masrafı oluyor. Buzluğa girdikten sonra da bu maliyet 15 TL’ye kadar çıkıyor. Burada üretici ya da alan firma bunu satabilmesi için 15-16 TL’ye kendi satar, markete düşene kadar da bu fiyat 35 TL’lere kadar çıkıyor. Sizin kendi üretiminiz olan limonun bu fiyatta satılması doğru değil. Ama diğer taraftan üretici de diyor ki ‘Benim girdi maliyetlerim yükseldi’ şeklinde konuştu.

“Denetim şart”

Tarımsal faaliyet gösterilen, ziraattan çıkan üretimlerin denetime tabi tutulması gerektiğine dikkat çeken Alioğlu, sözlerine şöyle devam etti: Üretim bahçesinden satış noktasına kadar olan bölümde bazı şeylerin yanlış gittiği bellidir. Aracılar ve market sahiplerinin de kar marjıyla birlikte en yüksek fahiş noktalara kadar getiriyor.  Bunların denetimden geçmesi gerekiyor.

“Üretimde sıkıntı var”

Üretimde sıkıntı olduğuna dikkat çeken Alioğlu, “Yıllık limon üretiminin geçmiş dönemlerde en yüksek rekoltesinin 35-40 bin tonlara kadar çıktığını, son yıllarda ise 3-4 bin tonlara kadar gerilediğini kaydetti.

Yazın üretilen yediveren ve dokuzverenlerin de sonradan üretime girmesiyle toplamda limon üretiminin 4-5 bin tonlara düştüğünü belirten Alioğlu, düşüşün sebebinin üreticinin satış noktasında sıkıntı yaşamasından dolayı olduğunu yineledi.

“Sürdürülebilir bir tarım için tarım master planı hayata geçmeli”

Dövizin yükselmesiyle birlikte girdi maliyetlerinin arttığına dikkat çeken Ali Alioğlu şunları kaydetti:

“Bizim eksiğimiz, sistemi olmayan bir sistemle hareket etmek. Artık o sistemsizliğin sistem olduğu nokta insanlarımızın canına tak etti. Bunun artık değişmesi gerekiyor. Sürdürülebilir bir tarımın olabilmesi için, tarım master planının hayata geçmesi gerekiyor. Üretici ve üretici birlikleri de hal yasası içinde aktif bir rol üstlenmeli. Üreticinin yaşadığı en büyük sıkıntılardan biri, girdi maliyetlerinin artmasıdır. Elektrik, su, maliyetlerinin yükselmesi, gübre, ilaç ve gıdanın dövize endeksli olması nedeniyle üretici önünü göremez bir durumdadır. Karanlık bir tünelde ışık görmeye çalışıyor. Üretici, önümüzdeki narenciye sezonunda yapılan maliyetlerin karşılığını alamayacak bir rakamlarla karşılaşırsa, narenciye üreticisinin sonudur”.

Bu haber toplam 3699 defa okunmuştur
Etiketler : , , ,