Yasadışı talep!
Köy kahvelerinde ve Cuma namazı çıkışlarında ilkokul velilerine “Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin sınıf öğretmenleri tarafından değil; İlahiyat Fakültesi mezunları tarafından verilmesini talep eden” bir belge imzalatılmaya çalışıldığı ortaya çıktı.
Serap ŞAHİN
Kıbrıs Türk Eğitimciler Sendikası (KIBTES) üyeleri tarafından, köy kahvelerinde ve Cuma namazı çıkışlarında ilkokul velilerine “Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin sınıf öğretmenleri tarafından değil; İlahiyat Fakültesi mezunları tarafından verilmesini talep eden” bir kâğıt imzalattığı ortaya çıktı.
YENİDÜZEN’e konuşan KIBTES Başkanı Himmet Turgut, söz konusu belgelerin, sendikanın başkan yardımcısı tarafından hazırlandığını ve kendisinin ise "tanıklarına imzalattığını" açıkladı.
YENİDÜZEN muhabirinin “Eğitim Bakanlığı’ndan bu girişiminiz için izin aldınız mı?” sorusu üzerine “Eğitim Bakanlığı’ndan neden izin alacağım? İnsanlar dilekçe yapamaz mı?” sorusunu sordu.
Eğitim Bilimci Salih Sarpten, böylesi bir talebin hem pedagojik enformasyona, hem de Öğretmenler Yasası’na aykırı olduğunu vurguladı.
Konuyu, Kanal SİM’de Serhat İncirli’nin sunduğu programda gündeme getiren KTÖS Genel Sekreteri Burak Maviş ise “Amaç nedir? İşsiz Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenleri var ve bunları ilkokullara mı yerleştirelim?” sorusunu sordu.
Maviş, bu tarz derneklerin tesadüf olmadığını ve muadillerinin Türkiye’de olduğuna dikkat çekerek, “Bunlar Türkiye Cumhuriyeti Elçiliği güdümünde kurulmuş sendika veya tahsil çağındaki talebeler derneği adı altında, yatılı olarak örgütlenmiş arkalarında Süleymancılar Cemaatinin bulunduğu tarikatın etkin ve fiili denetimi altındadır. Ve her bölgede de bulunuyorlar. Bunların menfaatleri nedir?” ifadelerini kullandı.
KTÖS Genel Sekreteri Burak Maviş:
“Velilere, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin İlahiyat mezunları tarafından verilmesi talep edilen kâğıt imzalatılıyor”
Kanal SİM’de Serhat İncirli’nin programına konuk olan Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası Genel Sekreteri (KTÖS) Burak Maviş; Dörtyol İlkokulu, Yeniboğaziçi İlkokulu ve Yedikonuk İlkokulu" velilerine Kıbrıs Türk Eğitimciler Sendikası (KIBTES) üyeleri tarafından “ilkokul dördüncü ve beşinci sınıf öğrencilerine Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin işlevselliğini sağlamak gerekçesiyle, sınıf öğretmenleri tarafından değil de İlahiyat Fakültesi mezunu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenleri tarafından verilmesinin talep edildiği bir kâğıt imzalatıldığını” açıkladı. Söz konusu belgelerin farklı zamanlarda ellerine ulaştığını belirten Maviş, olayın ilk olarak Dörtyol İlkokulu’nda ortaya çıktığını söyledi.
“Sunat Atun bunu önermişti”
KIBTES üyeleri tarafından imzalatılan söz konusu kâğıtların köy kahvelerinde ve Cuma namazında velilere dağıttığını belirten Maviş “Diyor ki, ilkokul dördüncü ve beşinci sınıflara Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi derslerini ilkokul öğretmenleri vermesin, ilahiyat mezunu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenleri versin. Bu senaryoyu Mayıs ayında, Öğretmenler (Değişiklik) Yasası’nın tartışıldığı noktada görmüştük. Sunat Atun bunu önermişti. Başta Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu olmak üzere oy çokluğuyla bu öneri ret edilmişti. Bu olaydan sonra belgeler köylerde dolaşmaya başladı ve okullara ulaştı” ifadelerini kullandı.
“Amaç nedir? İşsiz Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenleri var ve bunları ilkokullara mı yerleştirelim?”
“Amaç nedir? İşsiz Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenleri var ve bunları ilkokullara mı yerleştirelim?” sorusunu soran Burak Maviş, bu tarz derneklerin tesadüf olmadığını ve muadillerinin Türkiye’de olduğuna dikkat çekti. “Bunlar Türkiye Cumhuriyeti Elçiliği güdümünde kurulmuş sendika veya tahsil çağındaki talebeler derneği adı altında, yatılı olarak örgütlenmiş arkalarında Süleymancılar Cemaatinin bulunduğu tarikatın etkin ve fiili denetimi altındadır. Ve her bölgede de bulunuyorlar. Bunların menfaatleri nedir?” sorusunu sordu.
Bu tarz derneklerin ekonomik olarak güçlü ve nerden geldiği belli olmayan kaynakları olduğuna dikkat çeken Maviş, sözlerine şöyle devam etti:
“Bu derneklerin vito ve benzeri muadili marka öğrenci taşıma araçları var. Bu araçlar kişiler üstüne değil, doğrudan dernek üstünedir. Yurt yapabildikleri yerlere yurt yapıyorlar, yapamadıkları yere de gözden uzak etrafı çevrili villalar kiralıyorlar ve ailelerden çocukları koparıyorlar. Çocuklar haftanın 5 günü yurtta kalıyorlar, hafta sonu eve gidiyorlar. Şikâyet ediyoruz, İskele’de yapılan şikâyet neticesinde yurda polisler girdi ve 3 odası mühürlendi. Ama içerde çocuk bulunmadı. Bunlar örgütlüdür ve baskın olacağı zaman haberleri oluyor. Çocuklar tembihlidir orada kalmadıklarını iddia ediyorlar.”
“Kıbrıs Türk toplumunun din algısını dizayn etmeye çalışıyorlar”
Okul öğretmenlerinin bazı çocukları vitoların aldığını gördüğünü ve araştırma sonucunda söz konusu derneklerin ortaya çıktığını açıklayan Maviş “1996 yılından bu yana özgür bir şekilde bunu yapıyorlar. Türkiye’deki muadillerinden güç alarak böyle yurtlarda ve tarikatlarda öğrencilere ağabeylik ablalık yapanlar okullara gidip ahlak dersi adı altında din eğitimi veriyorlar. Bu kâğıtların karşılığı budur. Birileri bizim dışımızda Kıbrıs Türk toplumunun din algısını dizayn etmeye çalışıyor” ifadelerini kullandı.
Kıbrıs Türk Eğitimciler Sendikası Başkanı Himmet Turgut:
“Arkadaşım ‘Böyle bir çalışma yapıyoruz’ dedi ben de destek olmak anlamında imzalattım”
KTÖS Genel Sekreteri Burak Maviş’in açıklamaları üzerine, YENİDÜZEN’in ulaştığı söz konusu kâğıtları velilere imzalatan Kıbrıs Türk Eğitimciler Sendikası’nın (KIBTES) Başkanı Himmet Turgut, Hala sultan İlahiyat Koleji Müdürü olduğunu belirterek, kendi velilerine böyle bir kâğıt imzalatmadığını söyledi.
“Sadece bana arkadaşım ‘Böyle bir çalışma yapıyoruz’ dedi ben de destek olmak anlamında imzalattım. Kendi sendikam adına da bunu destekliyorum. İlkokullarda ilahiyat mezunu öğretmenlerin çocuklara din dersi vermesini destekliyorum. Bu sebepten dolayı da bunu isteyen velilerin bunu doldurması gerektiğini talebin oluşması gerektiğini söyledim” şeklinde konuştu.
KIBTES Başkan Yardımcısının ilkokulda çocuğu olduğunu belirten Himmet Turgut, böyle bir talebi onun istediğini ve çalışma başlattıklarını söyledi kendisinin de bu çalışmaya destek olduğunu ifade etti.
Turgut, “Ben de kendi arkadaşlarıma sizin de talebiniz varsa dilekçeyi doldurup yönlendirebilirsiniz diye yönlendirme yaptım. Bu da gayet normal. Mesela müzik ve resim dersini branş öğretmeni veriyor. Din dersini de branş öğretmeninin vermesinin taraftarıyım. Mecliste yapılan komite toplantısında da bunu dile getirdim. Doğru olanın da bu olduğunu düşünüyorum. Kimseye herhangi bir baskı yapmadım” dedi.
“Eğitim Bakanlığı’ndan neden izin alacağım?”
Turgut, YENİDÜZEN muhabirinin “Eğitim Bakanlığı’ndan bu girişiminiz için izin aldınız mı?” sorusu üzerine “Eğitim Bakanlığı’ndan neden izin alacağım? İnsanlar dilekçe yapamaz mı? İnsanların talebi varsa bu konuda bakanlığa dilekçe yapabilir. Yasa da uygun olduğu şekilde cevap verecektir” şeklinde yanıtladı.
Eğitim Bilimci Salih Sarpten:
“Bu talep Öğretmenler Yasası’na aykırıdır”
İlkokullardaki tüm derslerin sınıf öğretmenleri kapsamında verildiğinin altını çizen Eğitim Bilimci Salih Sarpten, “İlkokulda branşlaşma uygulamaları yoktur. Sadece bazı alanlarda özel ders öğretmeni adı altında resim, müzik, beden eğitimi gibi beceri derslerinde bir de özel eğitim ve okul öncesi bu kapsamdadır” dedi. Bunlar dışındaki tüm disiplinlerin çocuğun bütünlüklü gelişimi için matematik, fen bilgisi, Türk Dili ve sosyal bilgiler gibi derslerin sınıf öğretmeni mezunları tarafından verildiğini vurgulayan Sarpten, “Bu pedagoji gereğidir. 11 yaş öncesindeki çocukların alanlar arasındaki disiplinleri öğrenmesi değil, bütünlüklü gelişimi esastır. Böyle bir talep pedagojiye ve Öğretmenler Yasası’na aykırıdır” şeklinde konuştu.
“Kamusal eğitim bütün dinlere eşit mesafede durmalıdır”
YENİDÜZEN muhabirinin “Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi öğretmenleri sadece İslamiyeti mi anlatmalı, diğer dinleri de anlatmak zorunda değil mi?” sorusunu da yanıtlayan Eğitim Bilimci Salih Sarpten, şöyle devam etti:
“Öğretim programına bağlıdır. Bu eğitime bakış açınızla ilişkili bir olaydır. Bütün dünyada farklı örnekleri var ancak benim baktığım pencereye göre, kamusal eğitim bütün dinlere eşit mesafede durmalıdır. Sadece dinlere değil herhangi bir dinin bütün mezheplerine de, ders adında olduğu gibi Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi temelinde olmalıdır. Herhangi bir dinin veya bir dinin sadece bir mezhebinin ya da sadece bir inanca odaklanması kamusal eğitimde çok doğru görmüyorum ama farklı ülkelerde farklı biçimlerde uygulanan yöntemler vardır. Eğitimi yönetenlerin din eğitimine nasıl baktıkları ile ilgili bir unsurdur.”
KIBTES’i kim kurdu, hangi söylemlerle anılıyor?
2017 yılında, "Artık öğretmenlerin grev ve eylemlerle anılmadığı bir soluk getirmek amacıyla” kurulduğu açıklanan Kıbrıs Türk Eğitimciler Sendikası (KIBTES), kurulduğu günden bu yana LGBT+ ve cinsiyet eşitliği karşıtlığı, grev kırıcılık gibi suçlamalarla gündeme geliyor. Sendika, 2021 yılında, “LGBT hareketlerinin; halkın milli dokusunu yozlaştırma ve kimliksizleştirme yoluyla toplumu kendi ideallerine yaklaştırma hedefinde” olduğunu iddia eden bir açıklama yayımlamıştı…
Sendikayı gündeme getiren bir diğer konu ise Türkiye’nin Kıbrıs’taki büyükelçiliği tarafından kurulduğu şeklindeki iddia…
KIBTES Başkanı Himmet Turgut, Mayıs 2023’te YENİDÜZEN’e konuşmuş, “Sendikanın TC Elçiliği tarafından kurulduğu” yönündeki iddialara şu yanıtı vermişti: “Eğitim Bakanlığı, TC Elçiliği, Sivil Savunma, Vakıflar… Bu kuruluşlar bize her zaman yol açar. Projelerimize, bu saydığım kurumlardan maddi destekler alıyoruz. Ama bunun sendikayla ilgisi yok.”
“İmamların ders vermesi” konusu ilk kez Mayıs 2023’te gündeme gelmişti
“İmamların, ilkokul öğrencilerine ders vermesi” şeklindeki öneriyi gündeme ilk getiren isim, Mayıs 2023’te, UBP Milletvekili Sunat Atun olmuştu. Atun, Öğretmenler (Değişiklik) Yasa Tasarısı’nın görüşüldüğü Meclis Genel Kurul toplantısında kürsüye çıkarak, ilkokul öğrencilerine yönelik din derslerinin imam hatip mezunu imamlar tarafından verilmesini önermişti. Atun’un bu önerisi, 16 olumsuz, 4 de olumlu oyla, oyçokluğuyla reddedilmişti. Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu dâhil hükümete mensup pek çok vekilin bu öneriye ret oyu vermesi dikkat çekmişti.