"Yasak avlananlara ciddi yaptırımlar geliyor"
UBP Milletvekili İzlem Gürçağ Altuğra, Av ve Avla İlgili Yaban Hayatını Düzenleme (Değişiklik) Yasa Tasarısı ile yasak avlananlara ciddi yaptırımlar uygulanacağını, hem para hem hapis cezaları geleceğini, amacın bilinçli avı sağlamak olduğunu belirtti.
Ulusal Birlik Partisi (UBP) Girne Milletvekili İzlem Gürçağ Altuğra, Av ve Avla İlgili Yaban Hayatını Düzenleme (Değişiklik) Yasa Tasarısı ile yasak avlananlara ciddi yaptırımlar uygulanacağını, hem para hem hapis cezaları geleceğini, amacın bilinçli avı sağlamak olduğunu belirtti.
UBP’den yapılan açıklamaya göre TV Güneş’te Parantez programına katılarak Ferda Ekinci’nin sorularını yanıtlayan Altuğra, av yasası ve çocuk istismarı konularında değerlendirmelerde bulundu.
“BİLİNÇLİ AVLANAN AVCIYI DESTEKLİYORUM”
Ülkede avcılığın kültür haline geldiğini belirten Altuğra, bilinçli avlanan avcıyı desteklediğini belirtti.
Altuğra, “Herkes avı sevmeyebilir ama saygı duymalıdır. Ava gitmek durumunda değiller, av eti tüketmek zorunda da değiller ancak saygı duymak zorundalar. Tabi ki vahşeti, yasak avı desteklemiyorum. Bilinçli avı destekliyorum. Avcı diye ifade ederken bilinçli olanları kastediyorum. Avcı, çevreyi seven ve koruyan kişidir. Avcı, yaralı bir kuşu, avlanmaya yasak bir kuşu bulursa, onu da alıp teslimini yapar, tedavisi yapılır, gerçek avcılık budur” ifadelerini kullandı.
“ORTAK AKILDA BULUŞULDUKTAN SONRA SON ŞEKLİNİ ALDI”
Yasa tasarısına ilişkin değerlendirmede bulunan Altuğra, tasarının oybirliği ile yürürlüğe gireceğini, Resmi Gazete’de yayınlandıktan sonra hayat bulacağını ifade etti.
“Yasayı çalışmak ve son şeklini vermek ciddi çalışmaların sonunda oldu” diyen Altuğra, komite çalışmalarında avcılık federasyon başkanlığını, çevrecileri, Kuşkor’dan yetkilileri çağırdıklarını ve herkesin görüşünü alarak ortak akılda buluştuktan sonra son şeklini aldığını belirtti.
Kısıtlanmış alanlarda av yapılması önerisinin de olduğunu söyleyen Altuğra, “ ‘O zaman avcılar bir birini vuracak’ dedim. Biz bunu istemiyoruz, desteklemiyoruz. Zaten çevrecilerin savunduğu ‘kuşların nesli bitiyor, lalelere zarar veriliyor’ şeklinde şikayetler var. Biz av hayvanlarının korunması için zaten Bakanlar Kurulu cep bölgeleri ilan ediyor.
,Cep bölgesinin ilan edilmesinden sonra 5 yıl aralıksız zaten ava kapalı kalıyor, kendi doğasında üremesine imkan sağlanıyor. Buradaki av bölgelerinin de ava açık olması gayet bilinçli ilan ediliyor. Av günleri de Bakanlar Kurulu kararı ile ilan ediliyor” dedi.
“YASAK AVLANANLARA CİDDİ YAPTIRIMLAR GELİYOR”
Kaçak avcılık yapanların tespit edilme yöntemi ve cezalarla ilgili de konuşan Altuğra, av korucularının olduğunu söyledi ve korucuların kural dışı avlanma yapan avcıları polise bildirmekle mükellef olduğunu dile getirdi.
Yasa tasarısına açılım getirdiklerini kaydeden Altuğra, şu ifadelere yer verdi:
“Av korucunun yanında sivil vatandaşlar da kural dışı avlanma görüyor ve polis bildiriyorsa, asgari ücretin yüzde 25’ e kadar ödül alabileceğini yasaya ekledik. Yasayla ilgili tüm ayrıntıları bilemese de sabahın 4’ünden önce ve 19’dan sonra avlanma yapılıyorsa bu yasak avdır. Hiçbir avcı köpeğini terk edemeyecek. Terk ederse köpekteki çipten sahibi tespit edilecek. Yasak avlananlara ciddi yaptırımlar geliyor. Yasal faaliyetlerin dışında avlananlar için hem para hem hapis cezaları geliyor. Bunlar tamamen bilinçli avı sağlamak adına uygulanan maddelerdir.”
“BU DERİN BİR TRAVMADIR”
Günümüzde basında sıklıkla çocuk istismarı ve kadına şiddet haberleri görüldüğüne dikkat çeken Altuğra, “Çocuğu ömür boyu mahvettiniz demektir. 9-10 yaşındaki çocuğa akrabaları tarafından tecavüze uğratıldığını düşündüğünüzde ömür boyu nasıl sağlıklı bir ruha sahip olmasını bekleyebiliriz. Bu derin bir travmadır. Ne yapsanız bunu silemezsiniz” dedi.
Altuğra, hangi ortamda yaşayan çocuklar daha ziyade istismara uğruyor diye araştırdığını da kaydederek, şunları söyledi:
“Bu çocukların çevresindeki ebeveynlerin nasıl bir ruh hali içinde olduğunu araştırdım ve yaptığım araştırma sonucunda karşıma çıkan şudur, tecavüze uğrayan çocuğun aile yapısı 1+1 gibi küçük evde yaşamlarını sürdüren aileler, anne baba ve çocukların aynı yatak odasını paylaştığı ailelerin olduğunu gördüm. Veya bu aileler toplumdan uzak, anti sosyal insanlar olduğunu görüyoruz. Ruhsal sağlığının olmadığının da varlığını görüyoruz. Bu çocukların suçu nedir?”
“ESAS OLAN TECAVÜZÜ ENGELLEMEK”
Çocuk İzleme Merkezi konusuna değinen Altuğra, “Şu anda bizim meclisin gündemindedir ÇİM Yasa Tasarısı. Hukuk Siyasi İşler Komitesine gelebilir. Cezai yaptırımlarında beraberinde getireceği bir yasa tasarısı olacağını düşündüğüm için bizim komite bünyesine gelecek diye düşünüyorum ve ocak ayında başlanacaktır. Hukuk devletiysek bizim yasamız, hukukumuz olmalı. Fakat buraya gelene kadar yaşanmamasını sağlamak önemlidir. Tecavüz olduktan sonra ömür boyu hapis versem ne olacak. O çocuğun travmasını iyileştirmez” ifadelerini kullandı.
Altuğra, esas olanın tecavüzü engellemek olduğunu belirtti.