Yaşasın (!) 15 Temmuz’lar ve 15 Temmuz’cular
Dilimize takılmıştı yıllardır, Rumların şu ünlü mü ünlü 15 Temmuz Darbesi... Hani şu Rumlar arasındaki Yunan Cunta’sı destekli manyaklar grubunun gerçekleştirdiği, ardından 20 Temmuz Savaşı’nın çıkmasına; binlece kişinin ölmesine veya kaybolmasına; binlerce insanın yaralanmasına; yüzbinlerce kişinin doğduğu büyüdüğü ata topraklarını terketmek zorunda kalmasına; Kıbrıs’ın taksimine neden olan darbe. Daha geçenlere kadar tek’di bizim için...
1974’ün bu kahraman (!) darbecileri, kendilerine, ‘kahraman’, ‘vatansever’, ‘milliyetçi’ diyorlardı. Savaş sırasında kahramanlıklarını göremedik... Vatanseverlikleri (!) yüzünden soydaşlarının başına gelmeyen kalmadı... Milliyetçilikleri (!) mi ? Birkaç tanesi hala ‘Milliyetçiyim’ diye horozlanmaya devam ediyor.
Her neyse... Yıllardır “15 Temmuz” deyince hep o darbe geliyordu aklımıza. Tüylerimiz diken diken oluyordu. Hiç aklımıza bile gelmemişti 40 küsur yıl sonra aynı gün bir başka darbeyle yüzleşeceğimiz. Şimdilerde bu ikincisini tartışıyor herkes. Şöyle olduydu, böyle olduydu... Şöyle olacaktı, böyle olacaktı... Şöyle olsaydı, böyle olsaydı... Ardında şu vardı, önünde bu vardı...
Daha kaç gün, kaç yıl tartışılacak da, bilinmez.
Yazmayacağım
Çok garip darbe girişimi hakkında hiçbir şey yazmayacağım...
Neleri yazmayacağım ?
Bu ‘darbemsi’ darbenin arkasında kim veya kimler olabileceğini;
Güneydoğu’dakilerini hiç hesaba katmazsak, ‘darbe’de ölenlerin, yaralananların sayısının korkunçluğunu;
90 ölü, 1000 küsur yaralıyı;
Ülkenin ‘vatan hainleri’ ve ‘vatansever demokrasi aşıkları’ olarak ikiye bölündüğünü;
Meydanlardaki tekbirleri;
‘Öl de ölelim’ pankartları taşıyanları;
Şöyle veya böyle ölenlerin, ‘Demokrasi Şehitleri’ ve ‘Hain leşler’ olarak ikiye bölündüğünü;
‘Hain’lere, gömülmeleri için mezarlıklarda yer verilmediğini;
Bundan sonra neler olabileceğini;
Ordu’nun tepeden tırnağa, sıfırdan nasıl ve neden elden geçirildiğini;
Öğretmenlerden üniversite öğretim görevlilerine kadar kaç bin kişinin neden görevden alındığını;
Görevden el çektirilen savcıları, yargıçları, avukatları;
Daha nelerin nelerin tepeden tırnağa nasıl ve neden yeniden yapılandırılacağını;
‘İdam’ı çok seven Türkiye halkının istekleri doğrultusunda idam cezasının yeniden geri getirilmesi durumunda neler olabileceğini;
Anlı sanlı Türk medyasını;
Olaylar hızlı bir şekilde gelişirken çok ama çok kişinin, durumu dakika dakika dikkatle izleyip, anında, ‘güçlüden yana nasıl taraf olabilirim’ hesapları içine girdiğini;
Darbe başarılı olsaydı ‘Kıbrıs’ta biz nasıl etkilenirdik’ konusunu;
Lefkoşa’daki TC Büyükelçiliği önünde toplanan demokrasi koruyucusu vatanseverlerin (!) davranışlarını;
Ve ilgili, daha birçok konuda yazmayacağım, yorum da yapmayacağım. Çünkü aklım çok karışık. Zeka düzeyim olup bitenlere yorum yapacak düzeyde değildir herhalde. O nedenle...
------------------------------------------------------
Sokak ağzı
• Görevden almalar, yeni atamalara devam... Sonu gelmeyecek gibi görünüyor...
• Rumlarla hellimi bile paylaşamadık. Beklersiniz Kıbrıs’ı paylaşalım ?
• Tam da Rusya ile ilişkiler düzeliyor turist gelecek Türkiye’ye derken neler oldu neler...
• Başbakanımız, FETÖ’cülerin Kıbrısla da bağlantısı var demiş. Araştırmakta yarar var. Soruşturmalara Başbakanlıktan başlasak iyi olur...
• Aha size demokrasi... Adam % 52 ile iktidardadır bee.... Çoğunluğun tercihi ortada....Halk bunu istiyorsa bu olacaktır...Bir bir daha iki....
• Sadece asker değil, yargıçlar, öğretmenler de gitti bok yoluna... Dur bakalım sırada kimler var...
• Trabzon’da, Dünya Okul Sporları Olimpiyatlarından, Kıbrıs Cumhuriyeti Bayrağı dalgalandı gene... Şu günlerde de İskele’de Türk Bayrağı dalgalanacak. Böyle tanımamaya can kurban...
• Bu gidişle, daha çok uzun süre ne Türkiye gazetesi okuyacağım ne de televizyon seyredeceğim... Ortak yayınlardan bıktım usandım.