Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

Yef!

A+A-

“Senin de ipini çekeceğim” demişti, Üstel…
Sendika başkanına…

Şimdi eski bir sendika başkanını, Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’nun başına getirdi.
Hem de “gök kubbeyi başınıza yıkacağız” diyen bir ismi…

“O koltuklardan değil bu ülkeden de gideceksiniz” diyen Özkıraç’ı…
Koltuktan kovdukları adamlar, Başkan yaptı.

AKSA’ya sözleri dün gibi aklımızda…
“Yedirtmeyiz.”

Bu kadar da değildi sözleri…
“Ankara’nın dayatmalarına teslim bayrağını çekmişseniz çıkın ve açıkça bunu bizimle paylaşınız. Paylaşınız ki, bizler de açıkça dayatanlara ve işbirlikçilere karşı tüm gücümüzle direnişe geçelim.”

Vay be!

***

Kayış iyice koptu…
Kim, hangi görevde, hangi yetkinlikte, hangi düzeyde, bir bakar mısınız?
Kim, kimdir anlayamıyoruz.
Kim nerede?

Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’na kendi döneminde 5 farklı başkan atayan güya “hükümet” böylece kendi rekorunu da kırdı.
5’inci başkanı da görevden aldı, 6’ncıyı atadı.

Hem de eski sendika başkanını…
Özkıraç’ı…

“İçelim” o zaman!
“Yef” çekelim…
Dağıtalım!

***

Bir önceki yönetim kurulu başkanı işinin ehli değildi.
Üstelik geçmiş yöneticilik deneyiminden geriye “batmış” bir belediye kalmıştı.
Bile bile göreve getirildi.
Yine bir “enkaz” kaldı elimizde…

Bu ülke, bu halk ödüyor bedelini…
Bu ülke, bu halk kaybediyor…


***

“Hem dayatma paketlere hem de AKSA’ya karşı her türlü kararı üreteceğimizden hiç kimsenin şüphesi olmasın” sözlerinin arkasında durur mu, Kubilay Özkıraç.
Gülümsüyoruz acı acı…
Ağlanacak halimize…

Şimdi çok daha iyi anlıyorum toplumun güvensizliğini…
Sendikalara da siyasete de…

Şaşırmıyoruz artık…
“Bu da olmaz” duygusu ortadan kalktı.

***

Bu ülke yönetilmiyor.
Bu ülke savruluyor.

Daha ne kadar seyirci kalacağız bu pespayeliğe, keyfiliğe, değersizliğe…
Peşkeşi, hırsızlığı ve şarlatanlığı milliyetçilikle örtenleri ne kadar izleyeceğiz daha…
Böylesine kabullenmiş, kanıksamış, sessiz…


***

Türkiye halkı bir haftadır ayakta ve bu görüntü bana Annan Planı yıllarını anımsatıyor; peş peşe, on binlerce, yüz binlerce insanın kararlılığını, yaratıcılığını, cesaretini…

Korku duvarlarını yıktılar.
Umarım yeni bir dönemin taşıyıcısı olurlar.
Türkiye’de demokratik, modern, özgürlükçü bir yönetim adanın kuzeyi için de kazanım olacaktır.

***

Kıbrıs’ta da kötü yönetime karşı da ayağa kalkmak, direnmek, sesimizi yükseltmek
şart…

Korku duvarları yıkıldığı gibi…
Konfor duvarları da yıkılmalıdır…
Menfaat ilişkileri de kırılmalıdır birer birer…

Unutulmasın: Böyle giderse çözüm de yok, gelecek de…

Bu yazı toplam 963 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar