Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkarlar Odası Başkanı Hürrem Tulga, yeni bir yapılanmaya gidilmeden ne rekabet edebilir bir ülke, ne de gelecek kuşaklar için umut yaratılabileceğini belirtti.
“Şu anda ülkeyi rekabete açmanın bize getireceği yıkımdan başka bir şey değildir” diyen Tulga, düzenlediği basın toplantısında, “Seçenek Vardır: Ne Yapmalı, Nasıl Yapmalı” adı altında kurulan ‘Sokak Meclisleri’nde oluşturulan görüşlerini ülke sorunlarına bir çözüm olarak ifade etti.
Halkta ülke sorunlarıyla ilgili olarak büyük bir karamsarlık olduğunu belirten Tulga, insanın olduğu her yerde umudun olduğunu, 16. gününe giren sokak eylemleri ile umut ve seçenek olduğunu gösterebilmek amacı taşıdığını kaydetti.
Tulga, 16 gündür yaptıkları tartışmalar ve sokak meclislerinde çıkan sonuçların ülkenin tekrar ayağa kaldırılabilmesi için nelerin yapılabileceğini ortaya koyduğunu ifade etti ve somut önerilerini sıraladı.

“KREDİLER YENİDEN YAPILANDIRILMALI”
Faiz mağduriyetinin en çok esnaf ve zanaatkarları etkilediğini ifade eden Tulga, kredilerin makul bir faiz çerçevesinde uygun bir vadeyle yeniden yapılandırılması gerektiğini söyledi.
Ülke nüfusunun bir an önce açıklanması; kayıtsız, kayıt dışı, kaçak işveren, işçi, işsiz sayısının açıklanması gerektiğini de ifade eden Tulga, kayıt dışılıkla ilgili denetim yapacak ekiplerin kurulması gerektiğini kaydetti.

“ÇALIŞMA YASALARI HAYATA GEÇİRİLMELİ”
Çalışma yasalarının hayata geçirilmesi gerektiğini dile getiren Tulga, çalışma yasalarının uygulanmaması halinde yaptırımların artırılması gerektiğini vurguladı.
İşgücü envanteri çıkarılması, eksiklerin eğitim seferberliği ile giderilmesi, eğitimsiz meslek ve iş kolu kalmaması gerektiğini kaydeden Tulga, iş yeri kurma ve açmanın da ülke ihtiyaçları gözetilerek yapılması gerektiğini belirtti.
Tulga’nın gereklilik olarak sıraladığı diğer unsurlar ise özetle şöyle:
“Şirketler yasası ele alınmalı; tarımsal üretim tüketici ve üreticiyi mağdur etmeyecek şekilde planlanmalı; tekelleşme ortadan kaldırılmalı; vergi sistemi gözden geçirilmeli; devlet kurumların kamusal olacak şekilde özerk bir yapıya kavuşturulmalı; yerel hammadde yapan yerl istihdam yapan iş yerlerine pozitif ayırımcılık yapılmalı; atıkların geriye dönüşümü ele alınmalı; toplu ulaşım teşvik edilmeli; sağlık ve eğitime kamusal içerik kazandırılmalı; bankaların denetimi para maliyetlerini de içerecek şekilde yapılmalı, kredi kullanımında istismarın önüne geçilmeli; doğa tarih ve kültürün öne çıktığı turizm modeli teşvik edilmelidir; seçim sistemi değiştirilmelidir; üniversiteler ticari bir kuruluş olmaktan çıkarılmalı.”

Fotoğraflar: Levent Özdağ