Şimdi merak edilen gerçekten bitti mi?..

Kavgalar…

Çekişmeler…

İtişmeler...

Gerginlikler…

Bitti mi?..

Mesela daha önce söylenen sözler unutulacak mı?

Ahmet Kaşif’in makam odasına giren ve kendisini “uyaran” kişi hâlâ bir sır olarak mı kalacak?

Derviş Eroğlu’nun son olarak ortaya attığı “Telefonlarım dinleniyor” iddiası da mı unutulacak?

Türkay Tokel’in “Küçük kazanırsa…” diye başlayan sözleri ne olacak?

Bence hem bu sözler, hem hem de kurultaydan sonra dile getirilen sözler bu kavganın daha yeni başladığını gösteriyor.

İrsen Küçük, zaferinin ardından evinin önünde yaptığı basın açıklamasında yeni döneme dair önemli ip uçları verdi.

“Meclis komiteleri değişecek” dedi.

Komitelerde genellikle Eroğlu’nun takımından isimler görev alıyor.

Anlaşılan önümüzdeki günlerde Eroğlucular komitelerden de olacak.

Peki başka ne olacak bu “yeni” dönemde?

Eroğlucular ne yapacak, ya da ne yapabilir?

Daha dün yeni bir örneğini yaşadık.

UBP’nin çiçeği burnunda “yeni” milletvekili Tahsin Ertuğruloğlu’nun Küçük’ün zaferine ilişkin açıklaması, bir başka UBP milletvekili tarafından kınandı.

Hasan Taçoy, Ertuğruloğlu’un “Hanedan sona erdi” sözlerinin Derviş Eroğlu’na yönelik olduğuna dikkat çekerek bu açıklamayı kınadı.

Yani ilk kez bir UBP milletvekili, başka bir UBP milletvekilini kınamış oldu.

Üstelik kurultaydan sonra…

Hani geçince her şey düzelecek, ortam sakinleşecek denilen kurultaydan sonra…

Kurultaydan önce ve sonra yapılan açıklamalar bizlere gösterdi ki adına “kurultay” denen bu kavga bitmedi, yeni başladı.

Yaşananlar bizlere bunu kanıtlayacak.

Hoş geldin İrsen abi, heşaaaa!

İrsen Bey gitmiş dün Başbakanlık’a…

Sabah sabah…

Personel kapıda, sıralı…

Bir askeri kışla edasında…

Alkışlar…

El öpmeler…

Sarılmalar…

Sevinç gösterileri…

Başbakanlık’ta…

Devletin tepesinde…

Yurttaşa hizmet verilmesi gereken yerde…

Bir parti havasında…

Şerife hanımdan portakallar…

İrsen Bey’in kazanmasına çok sevinmiş Şerife Ünverdi.

“Çalışma Bakanı” Şerife Ünverdi dün bakanlık personeline birer çanta “portakal” dağıtmış.

Kıbrıs Türk siyasetinin geldiği son nokta da bu olmuş.

Birer çanta portakal…

Afiyet olsun Şerife hanım, aman dikkat çok yemeyin siz yine de, dokunmasın…

UBP’li “asker” (!)

Söylemeden geçemeyeceğim.

UBP kurultayında TV kameralarına yansıyan bir görüntü hiç aklımdan çıkmıyor.

İrsen Küçük’ün şoförünün aşırı sevinç gösterileri yapması dikkat çekiciydi.

Polis olan ve hem bir kamu görevlisi, hem de “askeri personel” olan birinin bir partili gibi sevinç krizleri geçirmesi normal mi?..

Bence aşırıya kaçmış, abartılmış bir şovdu…