Yeni Nesil Gençler ve Eğitim
Eğitimde sınavlar dönemine girmiş bulunuyoruz. Dönem sonu sınavları, kolej giriş sınavı, yerleştirme sınavı, üniversite giriş sınavı ve daha birçoğu…
Çocuklarımızı bir üst eğitim seviyesine ya da hayata hazırlama telaşı içindeyiz. Ne var ki bugün en çok talep gören mesleklerin 10-15 yıl önce sadece adını biliyorduk. Gelecek 10-15 yılda ortaya çıkacak meslekleri ise hayal bile edemiyoruz.
Başka bir ifadeyle; bizi sersemleten hızla değişen dünyada, yeni nesil gençleri geleceğin bilinmezliğine doğru eğitmeye çalışıyoruz. Ancak bugünün gençlerini sadece bilişsel açıdan donanımlı hale getirmenin yeterli olmayacağını artık fark etmemiz gerekiyor. Çünkü bu durum, ezbere bilginin altında ezilmekten başka bir işe yaramıyor.
Örneğin şu soruya yanıtınız ne olurdu: “iPhone” hangi ülkenin malıdır?
Hiç kuşku yok ki, ezbere bilginin oluşturduğu şablona göre yanıt ABD gibi görülüyor ancak doğru yanıt bu değil… Elbette bu ürünün ortaya çıkış fikri ve teknolojisi ABD’dir. Ancak yazılımları Hindistan’da, elektronik çipi Tayvan’da, diğer teknolojik aksamları Güney Kore’de, montaj ve üretimi ise Çin’de yapılmaktadır… Yani tek bir ülkenin değil, bir dünya malından bahsediyoruz. Alıştığımız bir ifadeyle; “Made in World”…
Bugün yaşadığımız ekonomik ve siyasi sorunların temelinde de Kıbrıs Türk Toplumu’nun dünya toplumları arasındaki hak ettiği yeri alamaması yatmıyor mu? O halde bari eğitim bilimi olarak eski anlayışları kırıp, geçmişteki alışkanlıklarımıza değil, çok daha geniş bir açıyla dünyanın tamamına bakabilmeyi başaralım…
Peki, bugün eğitim vermeye çalıştığımız gençlerin genel özellikleri fark edebildik mi? Bu gençler 5 yıllık bir süre içinde ortalama;
- 200 bin kısa mesaj gönderirler…
- 40 bin saat bilgisayar kullanırlar…
- 30 bin saat sosyal paylaşım sitelerinde bulunurlar…
- 20 bin saat TV izlerler
- 15 bin saat telefonda konuşurlar…
Yani bu gençler;
- Dijital okur-yazardırlar ve sanıldığından çok daha fazla sosyaldirler…
- Çok sayıda mültimedya aracından kısa sürede birçok bilgiye ulaşabilirler…
- Yazılı metinlerden önce görselliğe önem verirler…
- Aynı anda pek çok kişiyle iletişim kurabilirler…
- Zor beğenirler, az çalışırlar ama öznel fikirleri devrim yaratacak niteliktedir…
- Özgüvenleri yetersiz, iletişim becerileri zayıf ancak yetenekleri güçlüdür…
Kısacası önümüzde iki yol var:
Ya bu gençlerin yeni bir nesil olduğunu kabul edip onlara; “işbirliği”, etkili iletişim”, “sosyal sorumluluk”, “eleştirel düşünme”, “problem çözme” ve “inisiyatif alma” gibi 21 yüzyıl becerilerini öğreteceğiz…
Ya da sadece kağıt üzerindeki soruları çözebilecekleri ezbere bilgi öğretmeye devam edip, “başarılı-başarısız” ayrımında ziyan olup gitmelerine izin vereceğiz…
Bu karar hepimizin…
Sıra Dışı Okullar
Göçmenler Sınıfı
UNESCO tüm dünyada 61 milyon öğrencinin asla bir eğitim alamayacağını ve bu çocukların büyük bir çoğunluğunun kız çocukları olduğunu tahmin ediyor. Tam da bu durumu ispatlar nitelik bir okulu bahsedeceğim… “Sıra Dışı Okullar” köşemizin bu haftaki okulu Kongo Cumhuriyeti’nden.
Kongo Cumhuriyeti’ndeki göçmen öğrenciler, ülkenin en kuzeyindeki Gangania’nın yanındaki bir ormanda profesörleriyle ders yapmak için toplanıyorlar. Sahra altı Afrika ülkelerinde, çocukların sadece yüzde 77’si okula kaydoluyorlar.
Anlayana Gülmece
Suçlular Yakalandı
Bütün karakollara ülke genelinde aranan suçlunun bir adet cepheden ve iki adet farklı yanlardan çekilmiş profil resmi gönderilir...
İki gün sonra karakolların birinden bir mesaj gelir: “Suçlulardan ikisini yakaladık. Üçüncüsünün yakalanması an meselesi…”