1. YAZARLAR

  2. Fatma Azgın

  3. Yeni Yılda “Haşlanan Kurbağa” Olmaktan Kurtulma Dileğiyle
Fatma Azgın

Fatma Azgın

Yeni Yılda “Haşlanan Kurbağa” Olmaktan Kurtulma Dileğiyle

A+A-


“Kaynayan Kurbağa” çok uzun zamandan beri, toplumlar ve insanların, gelecek tehlikeyi farketmemeleri nedeniyle yavaş yavaş öldüklerini anlatan deneysel sosyal teoridir.

Sıcak su dolu kaba kurbağayı koyarsak sıçrar ve kaçar. Halbuki soğuk su içine atar ve yavaş yavaş alttan ısıtırsak, kurbağa tepki vermez ve sonunda  kaynayarak ölür.

Toplumların ve insanların yaşamında, hiçbir şey aniden olmaz. “Ölümü” biriktiren olaylar yavaş yavaş gelir, eklenir de eklenir ve hazin sonuç baş köşeye oturur.

İnsanların ve toplumların bu aldanışı, tehlikenin yavaş yavaş geldiğini idrak edememelerinden, iyi niyet taşımalarından, üzüntüden kaçtıklarından, umudu korumaktan kaynaklansa gerek.

Tabii, toplum ve insanların, uyarıyı zamanında almama nedeniyle ölüme kadar gidebilecekleri teorisi mecazi anlam taşımaktadır.

İnsanlar için, yeniden doğma, canlanma, akıllanma ve olaylardan ders çıkarma gibi özellikler vardır. Önemli olan, “yeniden yaratma” sürecine girmeye karar verebilmek ve bu enerjiyi elde edebilmek...Bütün mesele bu!
Bireyler, haşlanarak ölmenin ceremesini kendileri öder. Biraz da yakın çevresine zarar verebilirler.. Ya toplumlar ?

Modern toplumları seçim ile gelmiş siyasetçiler yönetir. Kurbağanın haşlanmaya başladığını farketmek,  önlem almak ve ölmesine sebep olmamak onların görevidir.

Uzun zamandır, bu toplumun her anlamda batacağını söyleyip duranlar var..Türkiye’nin burayı koloni haline getirecek adımları var. Uyarıldıkları halde bunları görmemek ve önlem almamak ne büyük hata ve sorumsuzluktur! Anlayabilene aşkolsun!

Döne döne, umursamayarak, “bu da geçer” diyerek bu toplumun kimliğinin, sosyolojisinin değişmesine yani ölümüne sebebiyet verdiler.

Toplumun çöktüğünü biraz farkedince Kıbrıs sorununun çözümüne yatılır. Halbuki bir kural var; içişlerinde başarılı olamayanlar, dışişlerinde başarı elde edemezler.

Kaç yıldır “su” konusu tek taraflı konuşulmakta. Adaya ulaşınca, hem paradan hem de candan olacağımız nihayet anlaşıldı. CTP gibi her parti ve kurumun da  bu bilinç durumuna ermesini dileyelim.

Umalım ki yöneticilerimiz, bireysel konulardaki “iyimser, dertten kaçan, toz konduramama, yüzeysel bakma, doğruyu söylemekten çekinme” huylarından vazgeçer de bu ölüme mahkum toplumu seruma bağlayarak, yavaş yavaş canlandırır. 

Bunu yapabilseler bile ağır yaralı ve sakatlanmış bu toplumu orijinal haline döndürmek mümkün olacak mıdır?
2016, uyanma, canlanma ve kurbağa gibi “kaynamaktan” kurtulma yılı olsun!

 

Bu yazı toplam 2720 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar