1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. Döviz borçlananlar varını yoğunu satma noktasına geldi: "Çıkmazdayız! Sesimizi duyan var mı?"
Döviz borçlananlar varını yoğunu satma noktasına geldi:  "Çıkmazdayız!  Sesimizi duyan var mı?"

Döviz borçlananlar varını yoğunu satma noktasına geldi: "Çıkmazdayız! Sesimizi duyan var mı?"

TL yabancı para birimleri karşısında eridi, döviz borçlanan vatandaşlar duruma isyan etti. Borç batağındaki vatandaşlar devlete seslenerek ‘kurların sabitlenmesi’ talebinde bulundu.

A+A-

Derya ULUBATLI

Türk Lirası yabancı para birimleri karşısında eridi, döviz cinsinden borçlanan vatandaşlar duruma isyan etti. Borçlarını ödeyemediği için evini satma noktasına gelen bazı vatandaşlar devlete seslendi, kurların sabitlenmesi talebinde bulundu.

Her geçen gün değer kaybeden Türk Lirası, başta maaşını TL cinsinden alıp döviz cinsinden borç ödeyen vatandaşlar olmak üzere toplumun önemli bir kesimini endişeye sürükledi, borçları yüzünden çıkmaza giren vatandaşlar hükümetten yardım istedi. Ülkenin derin bir ekonomik yıkıma doğru hızla yol aldığını savunan vatandaşlar, özellikle döviz borçlarında kur sabitlenme yapılmazsa insanların bu yüksek borç miktarları altında ezileceğini ve ya yurtdışına göç etmek ya da güneyde çalışmaya gitmek zorunda kalacağını savundu.

Yaşadığı zorlukları YENİDÜZEN ile paylaşan Yaşar Usanmaz ve Ahmet Yıldırım, ev için döviz borçlanmaya gittiklerini ancak şu an bu adımdan pişmanlık duyduklarını, borç miktarının maaşlarını aştığını dile getirdi. Evlerine ekmek götüremeyecek duruma geldiklerini ifade eden Usanmaz ve Yıldırım, kendileri gibi birçok kişi olduğunu ve bu duruma çare üretilmediği sürece bu vatandaşların yurtdışına göç etmekten başka çareleri kalmayacağını belirtti.

“Evimi satılığa çıkardım, başka çarem kalmadı”

Yaklaşık 6 yıl önce döviz üzerinden borçlandığını ancak o dönemde Sterlin 4.5 TL iken şu an 19’a çıktığını söyleyen Yaşar Usanmaz, babasından kalan evini satmak zorunda kaldığını, tek derdinin borcunu kapatmak olduğunu belirtti. Döviz borcu almayı ‘hayatının hatası’ olarak değerlendiren Usanmaz, borç miktarının aylık maaşının üzerine çıktığını, iki çocuğuna ekmek götürecek parayı bulamaz hale geldiğini anlattı.

“Hırsızlık mı yapalım, göç mü edelim?”

Hükümetten kur sabitleme yardımı beklediklerini dile getiren bazı vatandaşlar “hırsızlık mı yapalım?” diye sordu, sorunlarına çözüm üretilmediği taktirde göç etmek ya da güneyde çalışmak zorunda kalacaklarını kaydetti.

“Hükümet yetkilileri seçim derdinde, halkı düşünen yok”

Öte yandan bankalar önündeki vatandaşlarla da konuşan YENİDÜZEN, durumun ciddiyetini sordu, çözüm önerisi istedi. Döviz borçlanan kişilerin ciddi bir ekonomik yıkımın eşiğinde olduğunu savunan vatandaşlar, devletin kesinlikle bu kişilere yardım etmesi gerektiğini vurguladı. Ülkedeki pahalılık ve düşen alım gücünden de yakınan vatandaşlar, hükümet yetkililerinin seçim derdine düştüğünü ve vatandaşın durumuyla ilgilenmediğini iddia etti, “yardım bekliyoruz” dedi.

 


Yaşar Usanmaz: “Maaşım 7 bin, borcum 8 binin üzerinde”

1-262.jpg

Temmuz 2017’de evinin tadilatı için döviz cinsinden borç aldığını söyleyen Değirmenlik Belediyesi çalışanı Yaşar Usanmaz, o dönem döviz borçlanmanın kendisine daha kârlı göründüğünü ancak şu an bu yaptığından çok pişman olduğunu anlattı. Yaklaşık altı yıldır borç ödediğini ancak kur farkından dolayı neredeyse hiçbir şey ödememiş gibi sayıldığını da belirten Usanmaz süreci şöyle anlattı: “Borç alacağım dönemde 1 Sterlin 4.5 TL ediyordu. Aynı miktarı TL olarak borçlansam ayda 3 bin 500 TL vermem gerekirken dövizde bu 1.600 TL oluyordu. O zamanın şartları altında döviz daha uygun geldiği için ona yöneldim. Banka müdürü de bana Sterlinin 7 TL’yi geçmeyeceğini söylemişti bu yüzden kabul ettim. Her döviz yükseldiğinde bankaya gidip borcumu TL’ye çevirmeye çalıştım, farklı bankalar denedim ama bir türlü başaramadım ve borcum döviz olarak kaldı. Maaşım 7 bin 300 TL, bana aylık gelen borç miktarı 8 bin TL’nin üzerinde”.

“Baba yadigarı evimi satmak zorunda kalıyorum. Borcum kapansın yeter”

Borca giden paradan dolayı yeme içmeye paralarının kalmadığını dile getiren Usanmaz, iki tane çocuğu olduğunu, eşinin bunca zaman çalışmadığını ancak bu şartlarda geçinemedikleri için son birkaç haftadır işe başladığını ifade etti. Annesinin de çalıştığını ve çocuklarına yaşlı babasının baktığını kaydeden Usanmaz, “bir şekilde idare etmeye çalışıyoruz ancak durumumuz çok kötü” dedi. Borçlarını ödeyemediği için babasından kalan evi satılığa çıkarmak zorunda kaldığını aktaran Usanmaz şöyle devam etti: “Bu borcu ev için çekmiştim. Bu ev eski bir baba yadigarıydı. Eşimle evlendiğimizde buraya yerleşmeden tadilat yapalım dedik. Şimdi eve yaptığım masraf bir yana, borçlarımı ödeyemediğim için evi de satmak zorundayım. Borcum kapansın, her şeye razıyım. Borcum 40 bin Sterlindi, 6 yıldır ödüyorum halen 35 bin Sterlin duruyor. Çektiğimde TL karşılığı 187 Milyardı, şu an 650 Milyarın üzerine çıktı. Evi de 35 bine satılığa çıkardım. Satılsın, borcum kapansın yeter. Döviz borçlanmak hayatımda yaptığım en büyük hataydı”.

“Devlet bize yardımcı olmuyor. En azından kur sabitlemesi yapılmalı”

Bankaların önerisinin vadeyi uzatmak olduğunu belirten Usanmaz, bunu mantıklı bir iş olarak görmediğini çünkü dövizin hızla yükselmeye devam edeceğine inandığını ve bu önerinin bir çözüm olamayacağını söyledi. Devletin hiçbir şekilde döviz borçlananlara yardımcı olmadığını savunan Usanmaz, kur sabitlemenin iyi bir çözüm olabileceğini ancak yetkililerin bir türlü bu yönde adım atmadığını dile getirdi. Usanmaz, “kuru sabitleseler hiç değilse her ay ödeyeceğimiz sabit miktarı bilir, kendimizi ona göre ayarlarız” şeklinde konuştu.

“Hırsızlık mı yapalım? Güneyde mi çalışalım? Göç mü edelim?”

Artık borç miktarının maaşını aştığından yakınan Usanmaz şunları aktardı: “Ne istiyorlar? Hırsızlık yapmamı mı? Güneye gidip çalışmayı da düşünüyorum ama eğer bunu yaparsam 12 yıllık belediye çalışanlığımı hiçe saymış olacağım. Yine de para kazanmak için bunu yapmayı bile düşünüyorum. Şu an güneyde iş de araştırıyorum. Bu evin bir şekilde satılması lazım yoksa hiçbir şekilde işin içinden çıkamayacağım. Ben ne yeyip ne içeceğim diye bankaya soruyorum, banka bana ‘öncelik borcunuzdur’ diyor. Bu borcu bana verirken maaşımın yüzde 70’ini geçmeyecek şekilde hesaplayıp verdiler ama mevcut şartlarda bu miktar benim maaşımın yüzde 100’ünü geçti. Artık ne yapacağımı gerçekten bilmiyorum, bir çıkar yolumuz kalmadı. Boşa kürek çekmekten, hiç bitmeyen bir borcu ödemekten yoruldum”.


Ahmet Yıldırım: “Sterlin borçlanmaya mecbur kaldık, geçinemiyoruz”

2-220.jpg

Ablasına bir ev aldıklarını ve bu evi alabilmek için Sterlin türünden bir banka borcuna girdiklerini söyleyen Ahmet Yıldırım, borcun her geçen gün katlandığını ve son 6 ay içerisinde bu taksit geriye düştüklerini dile getirdi. TL borçlanmaya maaşları yetmediği için Sterlin borçlanmaya mecbur kaldıklarını ifade eden Yıldırım, annesinin emekli maaşının tamamen oraya gittiğini aktardı. Borçlandıkları dönemde Sterlinin 7.5 TL iken şimdi 19 sularında seyrettiğine dikkat çeken Yıldırım, ailece oldukça zor duruma düştüklerini belirtti. Kendisinin bir demir atölyesi olduğunu ve insanların alım gücünün düşmesinden dolayı iş yapamaz duruma geldiklerini de anlatan Yıldırım sözlerini şöyle sürdürdü: “Artık biz de iş yapamaz duruma geldik. Elektrik, akaryakıt, tüp, her şeye sürekli zam geliyor. İnsanlar zaten doğru düzgün para kazanamazken ellerindeki avuçlarındaki de gidiyor. Böyle olunca borçları nasıl ödeyeceğiz ki? Benim bir çocuğum var. Eşim pandemiden dolayı halen yarı maaşa çalışıyor. Bu şekilde nasıl geçineceğiz bilmiyoruz. Ben neredeyse bir aydır boştayım, atölyeye iş gelmiyor. Ben artık dükkandaki aletlerimi satmaya başladım”.

“Göçe mi zorlanırız bilemiyorum…”

Artık bundan sonra neler yaşanabileceğini düşünmek bile istemediğini söyleyen Yıldırım, tarifsiz duygular içerisinde olduğunu ve geleceğe dair ciddi endişeleri olduğunu anlattı. Yıldırım şunları dile getirdi: “Göç etmek zorunda mı kalırız, tüm mal varlığımızı satıp sokakta mı kalırız bilmiyorum. Satmaya kalksak zaten bu dönemde alacak kişiyi de bulamayacağız. Gerçekten çaresiz durumdayız”.

Devletten beklentilerinin kurların sabitlenmesi olduğunu belirten Yıldırım, aksi takdirde ülkeyi çok zor günlerin beklediğini savundu.


Mehmet Levent Tektan: “1.500 TL ile başlayanların borcu 4 bin TL üzerine çıktı”

Ülkede ciddi bir kaos olduğunu savunan Mehmet Levent Tektan, ne ekonominin, ne de sağlığın yerle bir olduğunu söyledi. “Memleket yangın yeri” ifadelerini kullanan Tektan, döviz borcu ödeyen tanıdıkları olduğunu belirterek “bu kişilerin durumu çok zor” dedi. Tektan sözlerine şöyle devam etti: “Umarım devlet döviz borcu olan insanlara en kısa zamanda bir çare bulur. Kurlar sabitlenebilir ya da farklı bir çözüm yoluna gidebilir ama döviz borcu olan insanlar çok zor durumdadır. Dövizle borçlanan arkadaşlarım borçlarını 1.500 TL ile geri ödemeye başladılar, şu an kurların geldiği durumdan bu para 4 bin TL’nin üzerine çıkmıştır. Bazı arkadaşlarımızın maaşları artık bu borçları ödemeye yetmiyor. Hem ev geçindirip hem borç ödeyemez duruma geldiler. Bana en mantıklısı kur sabitleme gibi geliyor çünkü Euro’ya geçme olacaksa bile bunun hemen olabileceğini düşünmüyorum”.

Gülgün Arabacıoğlu: “Hem oğlum hem kızım borçlandı, ikisi de kara kara düşünüyor”

Kendisinin herhangi bir borcu olmadığını ancak oğlunun ve kızının döviz borçları olduğunu anlatan Gülgün Arabacıoğlu, ikisinin de zor durumda olduğunu söyledi. “Hem oğlum hem de kızım ne yapacağız diye kara kara düşünüyorlar” şeklinde konuşan Arabacıoğlu, devletin bu konuya bir çözüm üretmesini beklediklerini ifade etti. Kurların sabitlenmesinin ilk etapta iyi bir çözüm olabileceğini belirten Arabacıoğlu sözlerine şöyle devam etti: “Döviz borcu olanlar öderken gerçekten zorlanıyor. Benim çocuklarımın da çocukları var ve hem onları okula göndermeye, hem evlerini geçindirmeye hem de aynı zamanda ev borcu ödemeye çalışıyorlar. Döviz de artmaya devam edecek gibi görünüyor. Başbakan Sucuoğlu kurların sabitleneceğini söylemişti, bizler de şimdi bu adımı bekliyoruz. Diğer türlü çocuklarım iki kişi çalışmalarına rağmen bir evi geçindirmekte zorlanıyorlar. Bu memlekette artık her şeyin daha da zora gideceğini düşünüyorum”.

Yıldıray Çaltıkuşu: “Hükümet bir an önce döviz borcu olanlara çözüm üretmeli”

Kendi borcu olmadığını ancak çevresinde borçlanan birçok kişi olduğunu söyleyen Yıldıray Çaltıkuşu, her gün artan hayat pahalılığıyla insanların darmadağın olduğunu ve artık halkın evine ekmek götüremeyecek hale geldiğini savundu. Çaltıkuşu şunları aktardı: “Bu olay nereye kadar gidecek, bu toplum nereye kadar dayanacak gerçekten bilemiyoruz. Zor durumdayız. Hükümetin bir an önce döviz borcu olan kişilere bir çözüm getirmesi, mümkünse kur sabitlemeye gitmesi gerekiyor ama kimse bunun derdini çekmiyor çünkü yetkililer seçim derdinde”.

Feridun Kanlı: “Ülke ekonomisi çöktü”

Döviz borcu olmadığını ancak döviz borcu ödemeye çalışan insanların durumunun içler acısı olduğunu kaydeden Feridun Kanlı, “ne yazık ki bu insanlar artık bitmiştir” yorumunu yaptı. Ortada bu gidişe müdahale edecek bir hükümet de olmadığına dikkat çeken Kanlı, ülkenin ekonomik olarak çökmüş durumda olduğunu ve buradan çıkmanın imkansız hale geldiğini savundu.

Tuğrul Arslan: “Kur sabitleme yapılacağına inanmıyorum. Bu ülkeden beklentim kalmadı”

Zamanında ihtiyaç kredisi olarak döviz borçlandığını söyleyen Tuğrul Arslan, şu an ödemekte zorluk yaşadığını, yapılandırma önerileri için sürekli bankaya gidip geldiğini aktardı. Arslan şöyle devam etti: “Bugün bankaya bu yüzden geldim. Mesela şimdi düşük faizli yeni bir TL kredisi çıkmış. Acaba onu alıp borcumu yapılandırabilir miyim diye düşünüyorum ama o da komik bir durum çünkü ancak 100 bin TL’ye kadar veriyor o da zaten 5 bin Sterline denk geliyor. Benim borcum bundan çok daha yüksek o yüzden günün sonunda bu da hiçbir şeye çözüm olamıyor. Hep sıkıntı”.

Kur sabitlemenin de yapılamayacağına inandığını dile getiren Arslan, “bu ülkeden, bu hükümetten hiçbir beklentim yok. Tek beklentim Türkiye’deki hükümet yapısının değişmesi. Ancak o zaman burada ekonomik bir rahatlama yaşanabilir” ifadelerini kullandı.

Mustafa Balta: “Tüm maaşım borca gidiyor, böyle geçim çok zor”

Ev için TL borçlandıklarını belirten Mustafa Balta, her şekilde borcu geri ödemekte zorlandıklarını, emekli maaşının tamamen o borca gittiğini ve bunun kendilerini çok zorladığını anlattı. Devletin borçlardan öte her gün artan pahalılığa bir çözüm getirmesi gerektiğine dikkat çeken Balta, “insanlar ekmek alacak parayı bile neredeyse bulamayacak. Devlet bu gibi şeylere çözüm getirmelidir” dedi. Döviz borcu olanlar için kurların sabitlenebileceğine de savunan Balta, en kısa zamanda çözüm bulunmazsa ekonominin geri dönüşü olmayan bir çıkmaza girebileceğini kaydetti.

 

yd-destek-gorseli-2-459.jpg

Bu haber toplam 2090 defa okunmuştur