1. YAZARLAR

  2. Serkan Soyalan

  3. “Yeşil badananın en güzel örneği”
Serkan Soyalan

Serkan Soyalan

“Yeşil badananın en güzel örneği”

A+A-

Dünyanın en ünlü sokak sanatçısı olan, gerçek adı ve kimliği bilinmeyen, bundan dolayı da sürekli spekülasyonların hedefinde olan Banksy, Londra’nın kuzeyindeki Finsbury Park bölgesinde yeniden ortaya çıktı.

   Sanatçının yaptığı son esere “Yeşil badananın en güzel örneği” yorumu yapıldı.

   Yakından bakılınca bir binanın duvarına gelişigüzel fışkırtılmış yeşil boya gibi görünen, ancak duvardan biraz uzaklaşınca o yeşil boya, budanmış bir ağacın yapraklarına dönüşen duvar çalışmasına dönüşüyor.

   Sanatçının eseri kendisine ait olduğunu teyit etmesinin ardından ziyaretçi akınına uğrayan eserin, sol alt köşesinde de elinde bir hortum tutan bir kişinin resmi bulunuyor.

   Geçen Pazar günü Finsbury’de uyananların karşılaştığı eseri sosyal medyadan paylaşmalarıyla başlamıştı tartışmalar. Birçok kişi Banksy’i işaret ederken, sanatçı resim yaptığı yerin öncesini ve sonrasını gösteren fotoğrafları, pazartesi öğle saatlerinde şahsi Instagram hesabından paylaşarak, bu tartışmaları sonlandırdı.

***

   Tabii burada şunu da vurgulayalım “Yeşil badana” yani “Greenwashing”, şirketlerin çevre dostu görünüp de müşterilerinin gözünü boyamak için girdiği bin bir kılığa deniyor.

   Biraz daha konuyu derinleştirecek olursak, yeşil badana, bir ürün veya hizmetin, gerçeğe aykırı olacak şekilde, çevre dostu, sürdürülebilir, doğaya zararsız gibi özelliklerde olduğunu vurgulayan, bu konuda ispatlanmamış yargılarda bulunan, sürdürülebilirlikle ilgili saptırılmış söylemler barındıran pazarlama ve iletişim kampanyalarına verilen isim.

   Reklam kampanyaları raporlarını okumaya meraklı okuyucularımız “yeşil badana”ya sıklıkla rastlarlar. Sürdürülebilirlik, ana akım olmaya başlayıp yaygınlaştıkça, yeşil badanaya rastlama ihtimalimiz de artıyor.

***

   Yeşil badananın tarihi aslında 1960’lara kadar dayanıyor. O yıllarda yükselişe geçen çevre duyarlılığı, kurumların iletişim stratejilerine de yansıdı. Yeşil mesajlar her yerde görülmeye başladı. Bu stratejiye büyük eleştiriler getiren reklamcı Jerry Mander, bu yaklaşımı ekolojinin pornografiyle birleşmesinden türettiği “ekopornografi” terimiyle adlandırıyor.

   New Yorklu çevreci Jay Westervelt, yazdığı bir incelemede otel odalarında rastladığımız “çevreyi korumak için havlunuzu tekrar kullanın” tarzı bilgilendirme notlarının amacının çevreyi korumaktan ziyade otelin tasarruf yapmasına dolayısıyla karlılığına katkısı olduğunu belirtiyor. Yani her şey pek de görüldüğü gibi değil.

   Westervelt, işletmenin asıl amacının çevreci bir gerekçenin arkasına gizlenmesini yeşil badana olarak adlandırıyor.

   O günden bu yana da yeşil badana pek çok farklı kampanyanın içinde farklı kimliklerle karşımıza çıkıyor.

***

   Biz yeşil badanadan biraz bahsettikten sonra yine Banksy’e dönelim.

   “Yeşil badana” ile ilgili tüm tartışmaların ve eleştirilerin farkında olan sanatçının son eseri için seçtiği bölge, İngiltere İşçi Partisi'nin eski lideri ve milletvekili Jeremy Corbyn'in seçim bölgesi olan Islington Belediyesi sınırları içinde kalıyor.

   Corbyn de pazartesi günü eseri ziyaret edenler arasındaydı ve bu ziyaret kapsamında basın mensuplarına yaptığı açıklamada, "Banksy, daha çok yeşile ihtiyacı olan Finsbury Park'e yeşillik getirdi. Bundan çok mutluyum. Burası İngiltere'nin nüfus yoğunluğu en yüksek bölgelerinden" dedi.

***

   Eserin yapılışı ile ilgili de bir tartışmadır gidiyor.

   Bu tartışmalara en ilginç yorumu da BBC'de bir Banksy belgeseli hazırlamış olan James Peak getirdi ve eserin yüksek basınçlı bir hortum ya da yangın söndürücü ile yapılmış olabileceği tahmininde bulundu.

***

   Olayın bir de başka tarafı var. Banksy’nin eserini, üzerine yaptığı bina şu anda boş ve satılmayı bekleyen bir bina.

   Tabii pazar gününden sonra, bu boş binanın fiyatı artık taban yapacak gibi duruyor.

   Binanın sahibi Alex Georgiou "Tabii ki eseri orada bırakacağım ve insanların bundan keyif almasına izin vereceğim. Buna hala inanamıyorum" diye konuştu.

   Hatırlanacağı üzere Banksy'nin geçen Aralık ayında Güney Londra'da yaptığı İHA karşıtı son eser birkaç saat içinde çalınmıştı. Olayla ilgili olarak gözaltına alınan iki kişi kefaletle serbest bırakılsa da eserden hala haber yok.

   Bakalım Finsbury’deki bu eserle ilgili önümüzdeki süreçte neleri konuşur olacağız.

b-ank1.jpg


 “Ateş Su Toprak-Yanlış Bedende Doğanlar”

   Romanlarını büyük bir keyifle okuduğum Stella Aciman’ın son kitabı “Ateş Su Toprak-Yanlış Bedende Doğanlar” da, okuyucusunu alıp romanın en dibine sürükleyen bir kitap.

   Geçtiğimiz hafta elime aldığım ve gündelik hayatta konuşulmasından çekinilen konuların örgüsüyle yazılan kitabı, soluksuz okuyarak, karakterler arasında dolanıp durdum.

***

   Kitapla ilgili düzenlenen imza töreninde, kitabı yazarken çok büyük travmalar yaşadığını ve arada yazmayı bıraktığını vurgulayan Aciman, “İnsan insanı sevdiği gibi her şeyi sevmek zorunda değil ama saymak zorunda. Yaratanın yarattığına saygı duymak gerek. Ben onların sesi olmak istedim” dedi.

   Uzun yıllardan beridir ülkemizde yaşayan Aciman, kitap tanıtım etkinliğinde yaptığı konuşmasında, ülkenin gidişatından kaygı duyduğunu belirtirken, gözlemlerini  “Son 20 senede maalesef geriye gidildik” şeklinde dile getirdi.

   Stella Aciman bu sözlerinde haksız da değil yani.

***

   Ve şiir…

   Aciman’ın “Ateş Su Toprak-Yanlış Bedende Doğanlar” kitabı Murat Uçmaz’ın güzel bir şiiriyle başlıyor.

“Yağsın üzerime sağanak yağmurların

Çorak toprağım çamura bürünsün.

Bedenimde dağılsın o bulutların

Gökkuşağım seninle keyfini sürsün

Bırak kaderi gülsün…

Ateş olup yanarken tüm geçmişim

Emanet bedenim küle dönüşsün,

Toprağa karışsın tüm sırlarım.

Âdem ve Havva ilk insan görsün

Bu beden ateşte yansın, suya sönsün,

Sonra toprağa gömülsün.”

bank-2.jpg

Bu yazı toplam 2230 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar