Liberal düşüncenin "babası" John Locke ,"Two Treatises of Goverment" adlı eserinde, liberal düşüncenin siyasal boyutunu şu şekilde ortaya koyar:
"Kısaca Devlet bireye en alt düzeyde müdahale etmelidir".
Bunu şart olarak görür.

Neden?
Çünkü Locke, toplumsal yaşam alanını daha fazla mülk edinme ölçütü olarak
kabul eder ve bu çerçevede varsayımsal bir "doğa durumu" kuramı ortaya atar.
"Herkes mülkiyet edinmede ve doğa üzerinde tasarrufta bulunmada eşit oranda hakka sahiptir", der.

SÖZDE MODERNİZASYON !

Gelelim  günümüz dünyasında sosyalist olduklarını iddia eden liberallere...
Hooop moderasyon yapalım;
Dünya ile bütünleşelim, özelleştirme yapalım...;
Aaa kardeşim !...

KKTC'li nüfusun büyük bir kısmı, yaşamını sürdürebilmek için, kendi emeğinden başka piyasaya arz edecek bir mala sahip olmayan kişilerden oluşur...
Peki bu insanlar kendilerinden olabildiğince daha fazla sermayesi (mülkiyeti) olanlarla bu şartlarda nasıl eşit fırsata sahip olabilecek?

SOSYAL DARWİNİZM

Burada dillerine pelesenk ettikleri, "ÖZGÜRLÜK", "RIZA" ve "SÖZLEŞME" kavramlarının gerçeklikle bir payı söz konusu olabilir mi?

Bu çerçeveden bakıldığında,  liberalizmin bu iki temel prensibinin ve bazı herkesten sözde daha  "akil insanlar"ın "Devleti Küçültelim" anlayışının SOSYAL DARWİNİZMi amaçlayan bir yapıyı ifade ettiği görülmektedir !.

EMEK EN YÜCE DEĞERDİR...

Hal böyleyse o zaman, hiç olmazsa;
"Emek en yüce değerdir" dememelidir bu türden liberal anlayışlara sahip olan ama sosyalist olduklarını söyleyen kişiler...
Dememelidir;
Çünkü  bu Ayıptır!... Pervasızlıktır… Saygısızlıktır!.. Küfürdür… Hakarettir… ve ; bir yerde emeğe ve emekçilere karşı yapılan "densizliktir" de...