“Yılbaşından önce DEĞİŞİM HİSSEDİLECEK”
“Ben geleceğin bugünden çok daha iyi olacağına inanıyorum, özellikle sivilleşme, demokratikleşme adına iyi bir çalışma sürecinin başlayacağını söyleyebilirim. Bu konuda ön girişimlerimiz oluyor”
Başbakan Özkan Yorgancıoğlu, reformların önümüzdeki günlerde meclise gelecek yasalarla başlayacağını söyledi
Ödül Aşık ÜLKER
Başbakan Özkan Yorgancıoğlu, reformların önümüzdeki günlerde meclise gelecek yasalarla başlayacağını söyledi.
“Hedefimiz yılbaşından önce insanların değişimi, hükümetimizin farkını hissetmeye başlamasıdır” diyen Yorgancıoğlu, geleceğin bugünden çok daha iyi olacağına dair inanç belirtti.
Özellikle sivilleşme, demokratikleşme adına iyi bir çalışma sürecinin başlayacağını kaydeden Yorgancıoğlu, Kasım ayının başında sivileşme konusunu tartışacak ekiplerin oluşturulmasını ve çalışmanın başlatılmasını hedeflediklerini anlattı.
Kıbrıs konusunda Cumhurbaşkanı Eroğlu ile birlikte çalışacaklarına dair yaptığı açıklamada, Eroğlu’nun görüşlerine katıldığını söylemediğinin altını çizen Özkan Yorgancıoğlu, hükümetin Kıbrıs konusunda daha etkin olması durumunda çözüme daha fazla katkı yapabileceğini vurguladı.
Başbakan, CTP-BG Genel Başkanı Özkan Yorgancıoğlu bütün konsantrasyonunun çözüm bekleyen sorunlara yönelik olduğunu da söyleyerek, “Ben bu görevimi layıkıyla yapmak için bu makamdayım. Ama partinin birliğini, bütünlüğünü gözetmek gibi bir sorumluluğum da vardır. O konuda zaten farklı bir davranışım da yoktur. Bu bakımdan Aralık’la ilgili fazla birşey söylemem gerekmediğine inanıyorum” diye konuştu.
“İyi bir performans sergileyeceğiz”
• Soru: Öncelikle yeni göreviniz hayırlı olsun. Çok kısa bir süredir görevdesiniz. Bu süreç nasıl geçti?
• Yorgancıoğlu: Biraz fırtınalı başladı. Siz de biliyorsunuz önce polis terfileri, sonra TOMA konusu... Ama sonuç olarak hükümetimizin iddialı bir programı ve bunu hayata geçirme adına da kararlı bir duruşu var. Kendi adıma, sitem etmek çok alışılagelen birşey değildir. Ama görebildiğim kadarıyla bu süreç giderek yerine oturacak bir noktaya geliyor. Takdir ederler ki yeni bir görev olması nedeniyle alışma süreci de var. Ben önümüzdeki günlerde sürecin çok daha olumlu bir noktaya geleceğini düşünüyorum. Yavaş yavaş yasalarımız meclise sevk edilmeye başlandı, yasalar adına önümüzdeki günlerde meclisin de çok daha iyi bir çalışma düzenine gireceğini düşünüyorum. Sayın Meclis Başkanı meclisin çalışmalarıyla ilgili bir düzen oturttu ama yasaların daha çok görüşülür olması adına da iyi bir süreç başlayacak. Yılın sonunda olmamız, bütçenin neredeyse tüketilmiş olması bazı kısıtları bize dayatıyor. Önümüzdeki günlerde 2014 yılı bütçesinin hazırlanması süreci de sonlanacak, bakanlıklar bu konudaki çalışmalarını tamamlamak üzere. Ben geleceğin bugünden çok daha iyi olacağına inanıyorum, özellikle sivilleşme, demokratikleşme adına iyi bir çalışma sürecinin başlayacağını söyleyebilirim. Bu konuda ön girişimlerimiz oluyor. Siyasi Partiler Yasası sanırım perşembe günü meclise sunuldu. Seçim ve Halk Oylaması Yasası belki biraz daha uzun sürecek ama o da meclise sevk edilecek. Polis örgütünün sivil otoriteye bağlanması da gündemimizin ön sıralarında olacak konulardan bir tanesi. Halkımızın sorunlarını çözmek adına iyi bir performans sergileyeceğiz, bundan kimsenin kuşkusu olmasın.
“Şeffaflıktan vazgeçmiş değiliz”
• Soru: CTP’nin seçim döneminde verdiği şeffaflık gibi sözler vardı ve geçiş hükümeti döneminde de insanlar bunu hissetmeye başlamışlardı. Hükümetinizin yeterince şeffaf olmadığı konusunda sitemler, şikayetler var. Bu hükümet yeterince şeffaf değil mi? Vatandaşlar Bakanlar Kurulu toplantıları sonrasındaki açıklamalardan çok memnundu. CTP şeffaflık sözünü tutmaktan vaz mı geçti?
• Yorgancıoğlu: Niye öyle bir şey yapsın ki... Bir önceki hükümette de ağırlıklı olarak CTP vardı, şimdi de var. Bazen çok sade konular olur, paylaştığınız zaman “bunu mu görüştünüz” denecek konular olur. Bakanlar Kurulu toplantıları öncesinde ve sonrasında çoğu kez açıklama yapıldı. Dolayısıyla biz şeffaflıktan vazgeçmiş değiliz, aksine giderek artan oranda yapacağımız bütün işleri halkımızla paylaşacağız ama basının da bu konuda daha hoşgörülü olmasını istiyorum. Bu hükümetin önünde yapılması gereken, başarılması gereken çok ciddi işler vardır. Eforumuzu daha büyük alanlara harcamak varken, ayrıntıdaki konuları veya çözüldüğünü söylediğimiz konuları yeniden gündem yaparak eforumuzu harcarsak daha az iş yapabileceğiz endişesi taşıyorum. Örneğin TOMA konusunun sonlandığını söyledik ama yine gündeme getirildi. Bu daha önemli işlere zaman ayırmamızı engellemekten başka bir işe yaramıyor, kendimizi yeniden ifade etmek zorunda bırakılıyoruz. Daha büyük işlerle, önemli işlerle, sivilleşme, demokratikleşme, kamu reformu gibi konularla ilgilenirsek, bu konularda sorgulanırsak hem motivasyonumuz artacak, hem de bunları yapma konusunda kendimizi zorunlu hissedeceğiz.
• Soru: Geçmişte yapılan yolsuzluklar, usulsüzlüklerle ilgili bir süreç başlatılmıştı. Bu konularla ilgili çalışmalar ne durumda?
• Yorgancıoğlu: En azından Cypfruvex ile ilgili bir soruşturma savcılığa ulaştırıldı. Tabi ki usulsüzlük, yolsuzluk varsa bunları kamuoyu ile paylaşacağız. Kurultay istihdamlarıyla ilgili araştırmalarımız da devam ediyor.
Reformlar başlıyor...
• Soru: Vatandaş reformları hayatında somut olarak ne zaman hissetmeye başlayacak?
• Yorgancıoğlu: Örneğin İyi İdare Yasa Tasarısı meclise sevk edildi. Bu tasarı devletten hizmet alan insanlarımızın bu hizmetleri alırken uğradıkları haksızlıklar karşısında kendilerine yasal haklar veren, hizmeti yeterince iyi ve zamanında vermeyen kamu görevlilerine de sorumluluklar yükleyen bir yasadır. Bu bir reformdur. Reformlar önümüzdeki günlerde meclise gelecek yasalarla başlayacaktır.
Devletin de vatandaşlarına çok daha verimli bir şekilde hizmet etmesi gerekiyor. Devletin zamanında, en üst verim düzeyinde ve tarafsız şekilde vatandaşlarına davranması gerekiyor. Bu konuda da hem yasal, hem eğitsel çalışmalarımız sürdürülecektir. Kamuda çalışanların hizmetiçi eğitime ihtiyacı vardır ve bu eğitimler de önümüzdeki günlerde gündemimizde olacaktır.
Kamu vicdanını yaralayan olaylardan biri olan Siyasi Partiler Yasası da geçtiğimiz hafta meclise sunuldu. Buna benzer, kamu reformuyla ilgili yasa tasarıları muhataplarla bir kez daha istişare edilerek meclise sunulacaktır.
Gıda güvenliğiyle ilgili yasaların son değerlendirmeleri yapılmaktadır. Bunun için yeni bir oluşum ortaya çıkarılmıştır. O da yakında meclise sevk edilecektir. Bu ve buna benzer bütün yasalar, özelikle AB’ye uyum sürecini öngören yasalarımız önümüzdeki günlerde gündeme gelecektir. Hedefimiz yılbaşından önce insanların değişimi, hükümetimizin farkını hissetmeye başlamasıdır.
***
“Tüp gaza yapılan zammın hükümetle bir alakası yok”
• Soru: Zamlar konusunda da çok eleştirildiniz. İlahiyat Koleji’nin açılışına katıldığınız için de çok eleştirildiniz. Bu eleştirileri nasıl karşılıyorsunuz?
• Yorgancıoğlu: Akaryakıta yapılan zam uluslararası borsaların bir sonucudur ama hemen arkasına iki kez de düşüş oldu ancak kimse düşüşleri yazmıyor. Tüp gaza yapılan zammın hükümetle bir alakası yoktur, hükümetin herhangi bir uygulaması, tasarrufu değildir. Basın bunları yeterince araştırmadan, hangi mekanizmanın nasıl çalıştığını irdelemeden, doğrudan hükümete mal ediyor. Basının eleştirel yaklaşımla bizi değerlendirmesi doğru bir yöntemdir ancak eleştirirken verilerin de doğru olması gerekir. Basın tabi ki eleştirecek, tabi ki yanlış görürse kamuoyu ile paylaşacak ama bütün verileri toplayıp paylaşırsa ve dengeli bir şekilde paylaşırsa kendimizi doğruya yönlendirme açısından bize çok daha yararlı olur.
***
“Eroğlu’nun görüşlerine katıldığımı söylemedim”
• Soru: Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Eroğlu ile Kıbrıs konusunda birlikte çalışacağınızı söylediniz. Hemen ardından UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün’den bir açıklama geldi ve “Kıbrıs sorunu konusunda partiler arasında çok görüş farklılığı yoktur” dedi. UBP ile CTP’nin Kıbrıs sorununa bakışı aynı mıdır?
• Yorgancıoğlu: Ben orada üç şey söyledim, “meclisin daha çok duhul olması lazım”, “önümüzdeki dönem önemli bir dönemdir ve Dışişleri Bakanı’nın Cumhurbaşkanı’nın yanında olması lazım” ve “hükümetle daha fazla işbirliği yapması lazım”. Ben Sayın Cumhurbaşkanı’nın görüşlerine katıldığımı söylemedim. “Birlikte hareket edeceğiz” dedim. Niye? Etkimiz daha çok olsun, katılımcılık daha çok olursa Kıbrıs sorununun çözümüne daha fazla katkı yaparız diye. Eğer UBP Kıbrıs sorununun çözümü konusunda bizim gibi düşünüyorsa benim buna itirazım yoktur, bundan mutlu olurum. Ancak söylediklerimden “CTP, UBP gibi düşünür” diye bir sonuç üretmek doğru bir yaklaşım değildir.
“Aksaklık yaşanırsa, değerlendiririz”
• Soru: DP içinde de sorunlar var. Hükümet yeni kurulmuşken milletvekili transferleri konuşulmaya başlandı. Transferlerin olması hükümeti nasıl bir sıkıntıya sokar?
• Yorgancıoğlu: Ben faraziyeler üzerine konuşmam. Bugün DP’nin 12 milletvekili vardır ve bugüne kadar hepsi hükümetin getirdiği önerilere, yasa tasarılarına olumlu oy vermiştir. Eğer bir aksaklık yaşanırsa onu değerlendiririz ama şimdiden bu konuda bir değerlendirme yapmak doğru değildir.
• Soru: Yine bir “faraziye” ama UBP Başkanı Özgürgün, “artık CTP-UBP hükümeti eskiden konuşulmazken artık bu seçenek de söz konusudur” dedi. Bu seçeneğe siz nasıl bakıyorsunuz?
• Yorgancıoğlu: Bu, bugünün konusu değildir. Hükümet vardır, dolayısıyla bunları konuşmak bana göre hükümetin performansını olumsuz etkiler.
***
Sivilleşme çalışmaları Kasım’da...
• Soru: Sivilleşme konusunda ne zaman görünür adımlar atabileceksiniz ve bu ne kadar mümkün olabilecek?
• Yorgancıoğlu: Ben Kasım ayı başında bu konuyu tartışacak ekiplerin oluşturulmasını ve bu çalışmanın başlatılmasını hedefliyorum. Buna öncelikle polisin sivil otoriteye bağlanması noktasından başlamak gerekir. Bununla ilgili olarak, meclisin, partilerin yanı sıra polis örgütünün, polisin hukukçularının da dahil olacağı bir ekibin oluşturulması gerekir. Bu süreci yönetirken topluma yararlı bir sonuç üretmek istiyoruz.
“Örgütlenmeyi teşvik edecek yöntemleri bulmalıyız”
• Soru: Kamu ile ilgili düzenlemelerden, reformlardan bahsediliyor. Biraz da özel sektörden ve özel sektörde çalışanların örgütlenmesi gibi konulardan bahsedelim. Bu konuda yapmayı düşündüğünüz düzenlemeler nelerdir?
• Yorgancıoğlu: Ülkemizin ekonomisi genelde olumsuz etki altındadır. Bu önemli bir konudur ama özel sektördeki örgütlenmenin önünü açacak, onu teşvik edecek yöntemleri bulmalıyız. Yasal zorunlulukla bu mümkün değildir. Kayıtdışılık önemli bir sorundur ve bunu kayıt altına almanın yöntemlerinden bir tanesi de çalışanların örgütlü olmasıdır. Örgütlü olmak çalışanlara güç verir ama bu gücün ekonomimizi de koruyacak bir anlayışla kullanılmasında yarar var. Geçmişteki sendikal anlayışlardan daha farklı, sosyal güvenliği, alınterinin karşılığını alacak bir anlayışa ek olarak iş yerlerinin varlığını da gözetecek bir yaklaşımla bu hakların elde edilmesi gibi bir sorumluluk da vardır. Gereğinden fazla talep ortaya koyarsanız kendi iş yerinizin de zora girmesi gibi sonuç üretirsiniz. Her iki tarafın da çıkarlarını gözeterek örgütlenme hakkının kullanılmasında yarar vardır. Böyle bir anlayış örgütlenmeyi daha olanaklı kılacaktır. Bunu özendirecek tedbirleri de yönetenlerin alması gerekir.
“Bütün konsantrasyonum sorunların çözümünde”
• Soru: CTP içinde bazı sıkıntılar yaşandığı da konuşuluyor. Aralık’taki kurultay öncesinde parti içindeki ortam nedir, siz parti başkanı olarak durumu nasıl görüyorsunuz?
• Yorgancıoğlu: Şu anda önümde birçok görev vardır. Toplumun çözülmesini beklediği birçok sorun vardır. Benim bütün konsantrasyonum bu yöndedir. Bunun dışında herhangi bir konsantrasyonum sözkonusu değildir. Ben bu görevimi layıkıyla yapmak için bu makamdayım. Ama partinin birliğini, bütünlüğünü gözetmek gibi bir sorumluluğum da vardır O konuda zaten farklı bir davranışım da yoktur. Bu bakımdan Aralık’la ilgili fazla bir şey söylemem gerekmediğine inanıyorum.