Yıldönümleri-Darbeler-Sonuçları
Geçtiğimiz hafta, tarihi geçmişi bakımından çok hareketli bir haftaydı. Bizim 15 Temmuz’umuzun yıldönümüydü... Türkiye’nin 15 Temmuz’unun yıldönümüydü... Hemen ardından da ’20 Temmuz Harekatı’nın yıldönümüydü.
15 Temmuz 2016- Türkiye
Türkiye’deki ‘Yıldönümü’ hakkında söylenecek çok şey var ama, kısa keselim. Fethullah Güven kimdi ? Neydi ? Nasıl büyüdü ? Kimler büyüttü ? gibi soruları bir kenara koyaraktan, olayın en önemli sonucu üzerine dikkat çekelim birazcık.
15 Temmuz 2016’ya kadar, Türkiye’deki, en büyük ‘Av’ , ‘Terörist’ veya ‘PKK’lı’ avıydı. Bu av hala devam ediyor ama FETÖ’cü avı daha ön plana geçti gibi sanki. Yerde, gökte FETÖ’cü avı var iki yıldır. Görünüşe göre daha yıllarca daha da devam edecek.
Önemli bir not: Gelişmelere bakılırsa, önümüzdeki süreçte, Kuzey Kıbrıs da av bölgelerinden biri olacak.
15 Temmuz 1974 – Kıbrıs
Makarios haddini aşmıştı. Yunanistan’a ‘Anavatan’ demeyi bile kesmişti söylemlerinde. Yönettiği ülke, ekonomik olarak Yunanistan’a hiç muhtaç değildi. Ama..... Ama Kıbrıs’daki ordu’ya, Yunan Cuntası hakimdi ve haddini aşan tutumu da hazmedilecek gibi değildi. Makarios’un kafa tutmaları arttıkça arttı ve sonunda Cunta, Kıbrıs’daki işbirlikçileriyle birlikte onu alaşağı etmeye karar vererek, darbesini yaptı.
Darbe’nin ilk hedefi, tabii ki Makarios’tu. Ama, Makarios’tan sonraki hedef neydi ? Ne olacaktı ? Ne yapılacaktı ? İşte Kıbrıslı Türkler için cevaplanması gereken en kritik sorular bunlardı. ENOSİS oldu-bittisi yaratılır mıydı ? “Dur” demeye çalışacak Türkler katledilir miydi ?
Herşey çok hızlı gelişiyordu. Önce, Başkan Denktaş tarafından ‘Rumların iç meselesi’ olarak değerlendirildi darbe... Ama Türkiye’deki Hükümetin görüşü aynı değildi. Ve sonuçta Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası’nın da verdiği hakla, askeri müdahalede bulunuldu.
Sonuç : Cunta’nın darbesi çökertildi.... Makarios kurtarıldı, geriye koltuğuna döndü... Ama bu arada Ada da ikiye bölündü...
Türkiye ve Darbeleri
Darbelerde, başarı ile sonuçlananların büyük destek gördüğü, başarısız olanların lanetlendiği bir ülke Türkiye. Ülkeye, ‘Darbeler Ülkesi’ bile diyebiliriz. Şöyle bir baktım ‘Darbeler Listesi’ne. Sizlere de aktarmak iyi olur diye düşündüm.
Başarılı Darbeler:
- 27 Mayıs 1960
Org. Cemal Gürsel yönetimindeki Darbe başarılı olmuş, Cemal Gürsel, -Kurmayları ile birlikte- halktan ve medyadan gördüğü büyük destekle yıllarca ülkeyi yönetmişti.
- 12 Eylül 1980
Org.Kenan Evren önderliğindeki Darbe başarılı olmuş, Kenan Evren –kurmayları ile brlikte- halktan ve medyadan gördüğü büyük destekle, yıllarca ülkeyi yönetmişti. Hatırlanacaktır, Anayasa değişikliği ve Anayasa Referandum’una da gidilmiş ve yeni Anayasa % 90’ların üzerinde ‘Evet’le kabul edilmişti.
Muhtıralar:
- 12 Mart 1971 - 28 Şubat 1997 - 27 Nisan 2007
Adı ‘Darbe’ değildi bunların. Ama sivil yönetimi olduğu yerde sallayan ‘saklanmış’ diyebileceğimiz askerin güç gösterisi yaptığı dönemlerdi.
Darbe Girişimleri:
- 22 Şubat 1962 - 20 Mayıs 1963 - 9 Mart 1971 - 15 Temmuz 2016
Dünya- Darbeler –Notlar
Bilimsel saptamalara göre, darbe gerekçeleri arasında en başta, toplumsal yozlaşma-yolsuzluklar-seçim hileleri ve yönetim bozukluğu geliyormuş...
Dünyanın darbe rekortmenleri Afrika ve Güney Amerika’danmış. (Afrika % 37 / Güney Amerika % 32 iken Avrupa’da bu oran % 2,5’muş.). Dünya Darbe Rekortmenleri ise, Bolivya, Peru, Venezuela imiş...
Çarpıcı örnekler de verelim... İngiltere’de en son darbe 1688; Fransa’da 1799; Hollanda’da ise 1801’de olmuş.
Sokak Ağzı
“Elinizi ayağınızı denk alın ey ahali... Her an FETÖ’cü suçlamasıyla tutuklanabilirsiniz.” (Veysi Kandemir)
***
“Nereden buldun yasası için uğraşıyor meclisimiz. Ama bu yasa sadece milletvekilleri için galiba ? Milletvekilleri dışında, nereden buldun sorusuna cevap vermesi gereken o kadar çok insan var ki bu ülkede. Onlar ne olacak ?” (Doğan K.-Lefkoşa)
***
“Türkiyeden kabloyla elektrik getirilmesi konusu yeniden gündemde. Halbuki birinci, sırada güneş enerjisinden yararlanma olmalıydı diye düşünüyorum.” (Nesrin-Lefkoşa)
***
“Dış dünyayla tek bağlantımız uçaklar. Uçak biletlerinin fiyatları ise malum. Sanki, ‘Bağlantı mağlantı yok. Oturun oturduğunuz yerde’ der gibi.” (Fevzi M.Karaderi)
***
“Her iktidar değişikliğinde Müdür değiştirerek bir yerlere varılacağını sanan siyasiler, bir BRT Müdürünü daha harcadılar. Aslında kişileri değil BRT’yi harcıyorlar. Farkında bile değiller.” (Bir BRT’li)
***
“Her konuda çok eleştiri var ama çözüm yolu öneren yok. Sadece eleştiri. Bu huyumuzdan bir türlü vazgeçmiyoruz.” (Münevver Yolcu)
***
“Sanki Kuzey’deki kumarhanelere girişi kontrol edebildiydiler de şimdi Güney’de açılan kumarhaneler için endişeler başladı. Herşey ama herşey çok komik olmaya başladı bu ülkede.” (Bülent)