Yıllık enflasyon yüzde 100’e doğru koşuyor
KKTC’de, 2024 Nisan ayı enflasyonu, yüzde 5.92 olarak açıklandı. Yıllık enflasyon ise, ( Geçen Nisan’dan bu Nisan’a) yüzde 95.60’ e ulaştı. Hayat, 1 yıl önceye oranla yüzde 95,60 oranında daha pahalı bir hale geldi. 4 aylık enflasyon da yüzde 22.98 olarak gerçekleşti.
Geçen yıl ilk 4 aylık enflasyon, yüzde 15.46, geçen yıl bu dönemdeki yıllık enflasyon ise yüzde 67.34 olmuştu. Görüldüğü üzere, bu yıl enflasyon rakamları, geçen yıla göre daha yüksek seyrediyor.
4 aylık gıda enflasyonu da, yüzde 21.37 oranında gerçekleşti. Ülkedeki pahalılık, Mutfaktaki pahalılığa da yansımış durumdadır. Ayrıca, 2022 yılı Kasım ayından (yüzde 114) sonra görülen, en yüksek yıllık enflasyon oranı ile karşı karşıyayız.
Nisan ayı enflasyonun artmasında, özellikle, sağlık ürünleri ve hizmetleri, cep telefonu görüşme ücretleri, tatil amaçlı turlar, özel okul ücretleri, piyango biletleri, alkollü içecekler, tütün ürünleri, akaryakıt, gaz, giyim başta olmak üzere, diğer mal ve hizmetlere yapılan zamlar etkili olmuştur.
Türkiye’de ise, Nisan ayı enflasyon oranı yüzde 3.18, yıllık enflasyon oranı ise, yüzde 69.80 olarak gerçekleşti. Ayni para birimi kullanmamıza rağmen, Türkiye’ den çok daha pahalı olduğumuzu, yıllık enflasyonlar arasındaki yaklaşık yüzde 26 fark, net olarak ortaya koymaktadır.
TC- KKTC enflasyon karşılaştırmalarının sadece aylık bazda yapılması sakıncalıdır. Bazı aylarda KKTC de, bazı aylarda TC ‘ de enflasyon oranları farklı çıkabilir. 2 ülke arasında, 6 ay veya yıllık dönemlerde karşılaştırma yapmak daha sağlıklı olacaktır.
Kamudaki maaş, emekli maaşları ve sosyal sigorta emekli maaşlarına yılda 2 kez yapılan artışlar bu yıl 3 kez yapılacaktır. Mayıs ayı sonunda maaşlara yüzde 22.98 oranında zam yapılacaktır.
Umarım, yakın zamanda, asgari ücrete de zam yapılır. Ancak, mal ve hizmetlere devamlı zam yapılması, kısa sürede, artan maaşları da eritmekte ve satın alma gücü yeniden düşmektedir.
Ülkemize gelen ürünlerin çoğunluğu döviz ile faturalandırılmaktadır. Gümrük ve ithalat vergileri, o günkü döviz kurları ile hesaplandığı için, döviz artışları, malların ülkeye giriş maliyetini artırmakta ve böylece piyasaya pahalılık olarak yansımaktadır.
Hükümet‘in piyasa denetimlerini de düzenli olarak gerçekleştirmemesi sonucu da, pahalılık ve enflasyon günden güne artmaktadır.
Ayrıca, elektrik, akaryakıt, gaz fiyatlarına yapılan zamlar, üretim maliyetlerini de artırınca, işletmeler de ürettikleri mal ve hizmetlere zam yapmaktadır.
Öte yandan, KTAMS’ın belirlediği, 4 kişilik bir ailenin sadece gıda harcamalarını kapsayan açlık sınırı da, Nisan ayı sonunda, aylık 23 bin 559 TL’ye yükseldi. Açlık sınırı rakamının arttığını ve net asgari ücrete yaklaştığını hep birlikte görmekteyiz. Asgari ücret, gıda harcamalarına bile yetmemektedir.
Hayatı ucuzlatmak için, Hükümet, özellikle akaryakıt, gaz, elektrik zamlarını halka daha az yansıtmalı, yapılacak elektrik zamlarının bir kısmı, vatandaşa ve piyasaya ağır yük getirmeden, Maliye Bakanlığı tarafından, Akaryakıt zamları da, pompa fiyatına yansıtılmadan, fiyat istikrar fonu tarafından karşılanmalıdır.
Hükümet, enflasyon ve pahalılığı önlemek için, özellikle gıda, ilaç, temizlik malzemelerinde ithalat vergileri, kdv ve fonları düşürmelidir.
Yüksek enflasyondan dolayı, maaş, emekli maaşları ve asgari ücrete yapılan artışlar kısa sürede erimekte, çalışanlar, geçinemedikleri için, kredi kartlarına yüklenmekte ve böylece borçları da artmaktadır.
Döviz kurlarında ve petrol fiyatlarında görülebilecek düşüşlere istinaden, başta akaryakıt, gaz ve elektrik gibi temel maddelerde indirim yapılması gerekmektedir. Mademki, bu ürünlerde gerektiğinde zam yapılıyorsa, fiyatlar düşünce de, indirimler gecikmeden yapılmalıdır.
Döviz kurlarının yükselmemesi, petrol fiyatlarının düşmesi, KKTC’de de enflasyonu ve pahalılığı azaltacaktır. Burada hükümet tarafından alınacak, yukarıda değindiğim tedbirler de hayata geçerse, işte o zaman, piyasada bir miktar ucuzluk görülebilir.
Hükümet, bazı vergileri indirdiği zaman, devlet gelirleri düşecek endişesinden kurtulmalıdır. Zaten, mart sonu verileri, devlet bütçesinin yaklaşık 1.2 milyar TL artıda olduğunu göstermektedir.
Özellikle, Güneyden gelen Rum ve turistler, yaptıkları harcamalarla, hem piyasayı canlandırmakta, hemde harcamalardan elde edilen vergi gelirlerinin artmasına katkıda bulunmaktadırlar.