Dünyanın gündemi yine Ortadoğu. Yine çatışma, yine kan, yine vahşet haberleri var... Yine siviller, kadınlar, çocuklar ölmekte... Ve yine tehlike çanları çalmakta....

***

Günlerimiz, hatta yıllarımız, ‘Ne olacağız biz ?” sorusu ile geçip giderken, bir yandan da çevremizde olup bitenleri izlemeye çalışıyoruz endişe içinde. Suriye’de ne olacak ? Irak’ta ne olacak ? İran ne yapacak ?  İsrail’den yeni sürprizler var mı ? ABD-Rusya (hatta Türkiye) ne yapacak ?  Benzeri sorularla bulanıklık devam ederken, ‘Büyük Lider (!!!) Trump’  kararını uyguladı, ve ABD Elçiliğini  Kudüs’e taşıdı. Neler olabileceği ile ilgili uyarılara rağmen... Gerginlik çıkacağı biline biline... Bu hareketle dini ayrılıkların daha da tırmanacağı biline biline...

Ve beklenen oldu. Filistinlilerle İsrail ordusu karşı karşıya geldi. Belki şimdilik, ölümler durdu ama gerginlik devam ediyor. Ne mi olacak sonunda ? Hiç... Malesef hiç....

Dünyanın orasından burasından ‘sesler’, ‘protestolar’, ‘kınamalar’  yağacak bir süre daha. Yağacak ama İsrail de ABD de, hiç kimseyi takmadan,  bildiğini okumaya ve yapmaya devam edecek.

***

Neden Amerika Birleşik Devletleri başrolde ?

Bu sorunun cevabını sokaktaki çocuklar bile biliyor artık.  Çünkü büyük (!) ABD’yi yönetenler Yahudiler...

Kıbrısımızda yine gündemde olan bir ‘sözcük’ de kullanalım isterseniz. Çünkü, İsrail’in –kağıt üzerinde olmasa da-  ‘Garantörü’ ABD...

‘Garantör’ (!) karar vermiş bir kere. Kafasındakini yapacak. El-alem istediği kadar karşı çıksın, bağırsın, yırtınsın. 

Filistin mi ? Filistin’in ‘Garantör’ü yok. Hiç olmadı. Olsa ne olacaktı ki ? Müdahale mi edecekti ?

***

Kimse kimseyi kandırmasın. Mesele ‘Garantör’lükte değil. Mesele ‘kafalarda’... Kafalarda çözümlenemeyenin garantörü olmuş-olmamış ne farkeder.

“Biz böyle var olduk...”

Yahudi bir dostla yazışıyorum. Hep tartışırız oralarda olanları. Bu sefer de oldu aynı şey.

“Ne diyorsun ?” dedim.

Cevap: “Biz buralarda, İsrail kurulduğundan beri böyle sert yaparak ayakta kalmayı başardık. Aksi davransaydık şimdi yok olmuştuk. Araplar bizi doğrardı topyekün”.

“Yani onaylıyor musun olanları ?”

“Yo hayır. Onaylamıyorum. Ama... Ama’sı çok......”

Anladım... Yahut anlar gibi yaptım... Dakikalarca düşündüm...Yaşamanın, var olmanın şartı ‘güçlü’ olmak mı diye...

Dünyanın düzeni böyle işte.  Bireysel yaşamda da, toplumsal yaşamda da, millet-memleket yaşamında da. Dünya var olduğundan beri böyle. Galiba böyle olmaya da devam edecek. ‘Dünya’ dediğimiz ‘Güçlüler Dünyası’ aslında....

Eurovision Şarkı Yarışması

2018 Eurovision Şarkı Yarışması yapıldı bitti.  Ben izlemedim. Bu yılın kazananı İsrail olmuş.

Tam da  Kudüs sorununun, Filistin olaylarının üstüne geldi değil mi ?

Öncelikle, İsrail’in, her yıl yapılan bu yarışmanın, her zaman iddialılarından biri olduğunu belirtmek isterim. Dinlemedim, izlemedim bilmiyorum. Yani,  yarışmayı kazanan şarkı konusunda bir fikrim yok. Ancak,  üzerinde asıl durmak istediğim bir başka ayrıntı var. (‘Ayrıntı’ demek de yanlış ya....Neyse...)  

Gelecek yıl Eurovision Şarkı Yarışması İsrail’de olacak. Bu kesin. Ama nerede acaba ? Tel Aviv’de mi ? Yoksa ‘inadına’ Kudüs’de mi ?

Sokak Ağzı

“Görünüşe göre, Geçiciler konusu gene yattı galiba... Allah’a kaldı işimiz. Allah’tan ümit kesilmez değil ?” (Mesude)

***

“Belediyeler allem gallem etti her tarafı... Lefkoşa’da da, Mağusa’da da, Girne’de de... Yollar şantiye oldu hep... Dört sene oturdular, şimdi her taraf darmadağın... Tesellimiz, yeni seçilecek Belediye Başkanları başlatılan harekatı tamamlamak zorunda kalacak olması.” (Kerim Kasım- Lefkoşa)

***

“Döviz tam gaz yükseliyor... Döviz borcu olanlar kabuslar görmekte...Yok mu kurtaracak bahtı kara maderini ?” (Bülent-Mağusa)

***

“Ekonomisi hızla düzelmekte (!) olan Anavatan sayesinde sterlinde 6’yı da gördük... Bitti sanmayın. Kendinizi 10’a ayarlayın... Benden söylemesi... (Ekonomist)

***

“Guterres belgesini yayınlar mısınız ? Vatandaş kendi okuyarak karar versin.” (Ahmet Hüseyin)

Not:  30 Nisan 2018 Yeni Düzen gazetesinde çıkmıştı. Yeni Düzen internet sitesinden İngilizce orijinal metin de bulunabilir.

***

“Eyyy Hükümet yetkilileri.... Ev, arsa, araba satışlarında, ev, dükkan kiralarında olsun dövizi yasaklayın bari. Bu rezilliğe bir dur deyin. İş çığırından çıktı artık.” (Müsteyde K.-Lefkoşa)

***

“Şimdiki en büyük derdimiz trafik. Ne iş yerimize gidebiliyoruz ne de iş yerimizden evimize. Yol boyunca çektiğimiz sıkıntılar, stres ve asab bozukluğu da Belediyelerimizin bize hediyesi.” (Nusret Kalkan)