1. HABERLER

  2. DERGİLER

  3. Yok edilen bir köyümüz; Küçük Kaymaklı (2)
Yok edilen bir köyümüz; Küçük Kaymaklı (2)

Yok edilen bir köyümüz; Küçük Kaymaklı (2)

Yok edilen bir köyümüz; Küçük Kaymaklı (2)

A+A-

Tuncer Bağışkan

Geçen haftaki yazımda Küçük Kaymaklı’nın tarihi geçmişini, gelişim sürecini, su kaynaklarını, insanlarını, iş kollarını, nüfus sayımlarını, camisini ve okulunu anlatmıştım. Bugün ise kaldığım yerden devam edip yazımı sonlandırmış olacağım.

AGİOS DİMİTRİANOS KİLİSESİ VE RUM İLKOKULLARI

Köy kilisesi M.S X’uncu yüzyılda Değirmenlik piskoposu görevinde bulunan aziz Dimitrianos adına 1902 yılında yapılmıştır. İnşaatın mali kaynağının Kiriakoupoleos’daki Küdüs Patrikhanesi altında önce keşiş, sonra da baş Piskopos olan ‘Omorphitalı’ (Küçük Kaymaklılı)  Meletios Kronides tarafından 1902 yılında karşılandığı kilisenin güney kapısının üst başında bulunan mermer yazıtta kayıtlıdır. Anlatıldığına göre aziz Dimitrianos Arap akınlarında yakalanıp Bağdat’a götürülmüş ve halife ile görüştükten sonra beraberindekilerle birlikte Kıbrıs’a gelmesine izin verilmiş. Kilisenin içine Merhametli Aziz Ioannis (“St. John the Almsgiver” – “Agios Ioannis Eleimonas”) adına bir de şapel yapılmıştır.  Bir zamanlar kilisede 1560 yılına kadar tarihlenen eski ikonlar bulunmaktaydı. Ancak kiliseye ait 33 ikonun 21/12/1981 tarihinde sorumluluğumda bulunan Kumarcılar Hanı eski eser deposuna teslim edildikten sonra bunlara 81/5/1-33 envanter numarası verilmiş ve tamamının 1957 – 1960 yılları arasına ait oldukları belirlemesinde bulunulmuştur.
Önceleri Rum ilkokulu köy kilisesinin avlusundaydı. Daha sonra Evgenia Theodotou adında bir Rum kadın, Rum kulübünün olduğu yere kızlar için bir ilkokul yapar.1946 yılında ise Standard evleriyle birlikte son Rum ilkokulu da yapılmış olur.

KÖYÜN TÜRK MEZARLIKLARI

Eskiden köyün yoksulları Ballurgodissa’ya gömülürlerdi. O sıralarda bu mezarlığa ilişkin şu özdeyiş söylenmekteydi: “Paran varsa herkes kulun, paran yoksa Ballurgodissa’dır yolun”. Daha sonraki yıllarda ise tarihi Lefkoşa Girne Kapısı mezarlığı, eski köy mescidi çevresindeki mezarlık, 1963 yılına kadar kullanılan Küçük Kaymaklı-Mandrez ana yolu üzerindeki mezarlık, 1938 yılında açılan Lefkoşa-Küçük Kaymaklı mezarlığı ve en sonunda ise Digomo mezarlığı kullanılmıştır.

KÜÇÜK KAYMAKLI TÜRK SPOR KULÜBÜ VE KÖYÜN SİNEMASI

Kulübün temeli 1951 yılında ‘Kocagarı’ diye bilinen Mehmet Ali Çavuş kahvehanesinde atılır. 33 kişiden oluşan ilk Genel Kurul’da başkanlığa Ali Kani Kanol, yönetim kurulu üyeliklerine ise Kemal Musi, Hüseyin Bedanlı, Kemal Ramadan, Musa Ali ve Hüseyin Ruso getirilir. İlk sportif başarısını 1958-59 sezonundan sonra yakalayabilir. Önce bölge şampiyonu, sonra da ikinci lig şampiyonu olarak birinci lige yükselir. Kadrolarında var olan değerli futbolcuların yanı sıra, 1962 yılında Çetinkaya’dan Özer Komando, Kaleci Şevki (Şevko) ve Ziya Şükrü Umarbeyli’yi de transfer edince, tarihinde ilk kez 1962-1963 sezonunda birinci lig şampiyonu olur. O sırada Üsküdar Bar kulüp binası olarak kullanılmaktaydı. Kulübün renkleri ilkin sarı-yeşil iken, daha sonra yeşil- siyah olarak belirlenir. Kuruluşundan hemen sonra gelir sağlamak amacıyla düzenlediği piyangonun ödülü iki güvercin olduğundan, bu güvercinlerin arasına “aydınlık geleceği” simgeleyen bir meşale ve "sportif başarıyı" simgeleyen bir futbol topu konmak suretiyle kulübün amblemi belirlenmiş olur.
Köyün ilk sineması Ağustos 1963 tarihinde sandalyeci Tahsin Özler tarafından Baypas yolu üzerine yapılır.  Yaklaşık £5000’ya mal olan sinemaya “Özler Sineması” adı verilir. Ancak 21.12.1963 tarihinden sonra sınır ötesinde kaldığından günümüze kadar kullanım dışı kalır.

KÜÇÜK KAYMAKLI STANDARD EVLERİ

İkinci Dünya Savaşında yoksullaşan insanlara yardım amacıyla İngiltere’de iktidarda bulunan işçi hükümeti ile zamanın Koloni sekreteri Sir Hugh Foot, bu politikalarını daha küçük ölçekte Kıbrıs’ta da uygulamaya koyar. Böylece 1943-1945 yılları arasında hükümet sübvansiyonuyla Küçük Kaymaklı’ya işçi evlerinin yapılması çalışmalarına başlanır. Bu gelişme Lefkoşa’daki ‘Samanbahca’ evlerinden sonra gündeme gelen ikinci sosyal konut projesiydi. Mahalle ile konutların taslak çizimleri 1945-1946 yılları arsında Kamu İşleri Dairesi (Public Works Department – PWD) mimarı William Caruana tarafından gerçekleştirilir. Oluşturulması öngörülen yerleşim birimine Rumlar için bir ilkokul, oyun sahası, 101 konut, 1 kahvehane, 2 dükkan, 2 evden oluşan sağlık merkezi ve okul müdürlerine 4 konut yapılması öngörülür. Ancak sağlık merkezi ile okul müdürleri için öngörülen konutlar yapılmadığından, daha sonra okul müdürleri için ayrılan arsalardan birine polis binası, diğerine ise hapishane yapılır. Bitişik nizamda 2’li, 3’lü, 4’lü ve 6’lı bloklar halinde dubleks olarak kesme buri taşından yapılacak olan konutların alt katlarının oturma ve mutfak olmak üzere iki odalı, üst katlarının ise konutların büyüklüklerine göre iki veya üç yatak odalı, balkonlu ve büyük arka bahçeli yapılması öngörülür. Konutlara bitişik olan arka bahçedeki tek odalı küçük oda ise tuvalet, çamaşırhane ve hamam görevi görecekti. Yerleşim biriminin alt yapısı ile kamu kullanımındaki yapıların Kamu İşleri Dairesi tarafından yapılması öngörülürken, halkın ve genellikle de müteahhitlerin planda öngörülen blokların bir veya birkaçının yapımını üstlenmeleri çağrısında bulunulur. Bu çağrıya icabet edenlere düşük fiyattan inşaat malzemesi sağlanması, mimari plan ile mimari denetimlerin hükümet tarafından yapılması, arsaların ücretsiz olarak verilmesi ve yapılacak her konutun hükümet tarafından peşin olarak £100 sübvansiye edilmesi öngörülür. Ayrıca ustaların üstlendikleri konutları beş ay içinde plana uygun olarak tamamlamaları ve bir komite tarafından belirlenecek işçi ailelerine bir sözleşmeyle en az 3 yıl süreyle ve £1 aylık kirayla kiralanması şartı koşulur. Bu amaçla 1948 yılında tek tip bir sözleşme hazırlanarak zamanın Tapu Dairesi Müdür Yardımcısı C. Mace’nin sorumluluğuna verilir.
Hükümetin çağrısı üzerine Standart evlerinden bazılarını yapmayı kabul edenler arasında Büyük Kaymaklı’nın Rum muhtarı, Cemal Yorgozlu ve Mustafa Boyacı Salih bulunmaktaydı. Bu kişiler evleri yaptıktan sonra onları İkinci Dünya savaşından dönen askerlere ve Larda’da çalışan işçilere önce üç yıllığına kiraya vermişler, 3 yıldan sonra da bunları isteyenlere ya kiralamışlar, ya da satmışlardır. Anlatıldığına göre 1956 yılında Mustafa Boyacı Salih elindeki 13 Standard evinin her birini £1100 karşılığında satmış ve bu parayla Lefkoşa İstanbul sokağında bulunan şimdiki dört katlı oval apartmanı yapmıştır. O yıllarda konutların aylık kiraları £12 idi.
Kahvehane amacıyla meydanın merkezine yapılan ve Standard evlerinin en büyüğü olan dört kemerli yapıda Thomas adıyla bilinen Haralambos Mutta oturmaktaydı. 1956 yılı itibarıyla bu yapının önündeki avlu ile üst kattaki terasa perde gerilir ve burada tiyatro, genellikle de Karagöz oyunları oynatılırdı. Bazen ön bahçede sihirbaz gösterileri de yapılırdı. O sırada 9 yaşında olan Resmi Öke ise hurma dallarına dizdiği yaseminleri oraya gelen müşterilere satardı. Bu binanın doğu yanına bakkaliye olarak yapılan tek katlı ve tek odalı bina ise Hacı Gavril tarafından kahvehane olarak çalıştırılmaktaydı. Büyük binanın batısındaki tek mekanlı yapı ise 1955 yılından önce Mehmet Kani Ali (Kani Kaptan) tarafından kira usulüyle ekmek fırını olarak çalıştırılırken, daha sonraları 1963 yılına kadar Fırıncı Elmaz Halil Kendir tarafından ayni şekilde çalıştırılmıştır. 
Bu konutlara ilk yerleşenlerin çoğunluğu Rum ailelerdi. Ancak 1957-1958 yıllarında Rumlara ait konutların bazıları bölgenin Türk gençleri tarafından molotof kokteyil atılarak yakılmaya başlanır. Bu olaylar üzerine Osman Örek ile birlikte bölgeyi ziyaret eden zamanın Kıbrıs Valisi Sir Huge Foot’un, Küçük Kaymaklı gençlerinin liderini yanına çağırarak, bundan sonra Rum evlerinden birine bile zarar verilmesinden bizzat kendisini sorumlu tutup ‘içeri sokacağını’ söylediğini bizzat kendinden dinlemiştim.  O sırada Rum ailelerin çoğunluğu konutlarını Türklere satarak Küçük Kaymaklı’yı terk etmeye başlarlar. Bunun yanı sıra, daha önceki yıllar ile 1957-1958 yıllarında bölgeye yoğun bir şekilde göç eden Türk nüfus da dikkate alındığında,1946 yılında 1236 olan Rum nüfusu 1960 yılında 1133’e düşerken, 1946 yılında 995 olan Türk nüfusu ise 1960 yılında 5126’ya yükselmiş olur.

KÜÇÜK KAYMAKLI BELEDİYE EVLERİ

1948 yılına kadar Belediye evlerinin bulunduğu alan tren yolu hizmetlerinde kullanılmaktaydı. Ancak o yıllarda işçilere, dar gelirlilere, kalabalık nüfuslu ailelere ve gayri sıhhi yerlerde oturanlara konut yapılması amacıyla bu alan zamanın Kıbrıs valisi tarafından Lefkoşa Belediyesine verilir.  Gigi lakabıyla bilinen Lefkoşa Belediye başkanı Dr. Themistoklis Dervis ise hak sahibi olabilecek kişilerin belirlenmesi amacıyla özel bir komite oluşturur. Bu komitenin bir üyesi de, o sıralarda Lefkoşa Belediyesinde idare amiri olarak görev yapan ve 1960’lı yıllarda şimdiki BES binası ile Çağlayan Çocuk parkının Belediye işçilerinin emek gücüyle yapılmasını sağlayan Hüseyin Niyazi Sami Uludağ idi. Anlatıldığına göre Belediye evlerinin planları Londra’dan getirilmiş ve başlatılan inşaatın bir kısmı Mayona (veya Mageona) adında bir Rum yapısı ustasına ‘gabal’ olarak verilir. İlk inşaat Standard evlerinin önünden başlatıldığından, buradaki dokunun bozulmaması için bu kısımdaki evlerin yapımında mevcut olan Standard evleri örnek alınmıştır. Konutların dubleks olarak yapılması ve çatılarda oluk kiremit kullanılması öngörülürken, alt katlarda bir oturma odası, odanın yanında küçük bir kiler, karşıda küçük bir duş yeri, yan tarafta bacası olan bir ocak ve bir mutfağın yer alması, tuvaletin arka bahçeye yapılması ve üst katta iki yatak odası bulunması öngörülmüştür.
Nihayet 1946-1949 yılları arasında Hükümet-Belediye işbirliğiyle sürdürülen 1’inci etap inşaat çalışmalarında 134 adet sosyal konut yapılır. Hak sahipleri arasında çekilen kurayla belirlenen hak sahiplerine 1949 yılında karşılıklı imzalanan 1 yıllık kira sözleşmesiyle konutlar teslim edilir. Bu konutlara ilk yerleşen Hüdaverdi Nafi’nin Belediye ile imzaladığı 5 Mayıs 1949 kira sözleşmesinde, konutun yıllık kirasının £30 olacağı, sözleşmenin her yıl yenileceği ve konut dışında başka amaçlarla kullanılmayacağı bilgileri yer almaktadır. Konutların çoğunda Rum aileler otururlarken, diğerlerinde ise Türk, Ermeni ve Maronit aileler oturmaktaydı. Türkler genellikle şimdiki Yiğit Sokak ile Gazeteci Kemal Aşık sokağında otururlarken,  Rumlar Standart evlerinin bulunduğu Şehit Yılmaz Yolcu sokağı boyunca ve  Ermeniler ile Maronitler ise mahallenin güneydoğudaki sokaklarda oturuyorlardı. 
Belediye evlerinin ikinci etabının daha sonra yapılması planlanmış olmasına karşın, Standart ile Belediye evlerinde estirilen terör ile kundaklama nedenleriyle 2’inci etabın yapımından vazgeçilir. 1955-1963 yılları arasında Rumlar, Ermeniler ve Maronitler oturdukları evleri terk etmek zorunda kalırlar. 1958 olaylarında Tahtagala, Ömerge, Ayandon, Lefkonuk ve başka yerlerden kaçan Türkler Belediye ile Standard evlerine yerleşmeye başlarlar. 
Nihayet Lefkoşa Türk Belediye Meclisinin 7.9.2012 ile 10.12.2012 tarihlerinde adığı110/2010 sayılı karar çerçevesinde, Lefkoşa Belediyesine ait 134 konutun özel kişilere satılmasına karar verilir. Böylece bu konutlar, içlerinde en az 20 yıldan beri ikamet edenlere ve/veya bu evlerde onlarla birlikte yaşayan ve ayni evde ikamet etmeye devam eden aile bireylerine satılmış olur.

KÜÇÜK KAYMAKLI POLİS APARTMANLARI

İngiliz Sömürge dönemi konut mimarisinin son örneği olan Küçük Kaymaklı Polis apartmanları, evi olmayan ve/veya Lefkoşa’ya becayiş (tayin) olan polislerin konut ihtiyacını karşılamak amacıyla 1958 yılında yapılmışlardır. Kamu İşleri Dairesi (PWD) baş mimarı Costas Christofides tarafından tasarlanmış ve planları Georghalli tarafından çizilmiştir. 24 haneli bloklardan biri Çağlayan-Hamid Mandrez yoluna yapılırken, ikinci blok ise Küçük Kaymaklı – Çağlayan bölgesi arasına yapılmıştır. Yan yana üç apartmandan oluşan ve ulaşımı sağlamak amacıyla merkezi bir merdiven ayağı ile ikinci kattaki geçitlerle birbirlerine bağlanan 4 katlı apartmanların ilk örneğinin, 1950’li yılların başında Denys Lasdun’un yapmış olduğu Londra Betnal Green Belediye apartmanları olabileceği tahmin edilmektedir. Ancak polis apartmanlarında para kısıtlamasına gidildiğinden, bunların Bethnal Green’deki modern ve gelişmiş apartmanların yanında adeta askeri kışlayı anımsattığı kaydedilmektedir.  Apartmanların her birinde 4 adet dubleks konut bulunmaktadır. Toplam 12 konuttan oluşan üç ayrı apartmanın arasında dört ayak üzerine oturan büyük bir su deposu ve merkezi bir merdiven ayağı yer almaktadır. Üçlü apartman kompleksinin tam karşısında, benzeri ikinci bir apartman kompleksi daha bulunmaktadır. İki ayrı kompleksin konut sayısı 24 adettir. 21 Aralık 1963 olaylarında sınır bölgesinde kalan Çağlayan apartmanları Barış Gücü askerleri tarafından kullanılmaya başlanır. Küçük Kaymaklı’dakiler ise 1974 yılı sonrasında askeri makamların kullanımına girer. İngiliz Sömürge dönemi konut mimarisinin son temsilcisi olan Küçük Kaymaklı polis apartmanlarının yıkılmak üzere son günlerde tahliye edildikleri de bilgimize getiriliyor.
TREN YOLU, LARDA, HASTANE VE HARNIP AMBARLARI

1905 – 1951 yılları arasında faal durumda olan demir yolu Küçük Kaymaklı’dan geçmekteydi. Tren istasyonu Eti Teşebbüslerinin kullandığı kemerli binanın doğu bitişiğinde yer alırken, çevrede ise trenlerin bakımının yapıldığı iş yerleri bulunmaktaydı. Şimdilerde Kara Yolları tarafından kullanılan ve ‘Larda’ adıyla bilenen yapı kompleksinde ise “Kamu İşleri Dairesi”ne ait dülger atölyeleri, asfalt şantiyesi, elektrik atölyesi, döküm atölyesi ve benzeri teknik işlere ait atölyeler vardı. Larda’nın kuzey bitişiğinde trenin geçtiği yolun adı eski haritalarda ARTA olarak geçmektedir. Arta’nın da Yunanistan’da bir kent ile ünlü bir köprü olduğu bilgileri edinilmektedir.  Osmanlı’nın son yılları ve/veya İngiliz Sömürge döneminin ilk yıllarında Larda’da bir de kasaphane vardı. Hayvanlar burada kesilir ve Girne Kapısından kontrollü bir şekilde geçirilerek çarşıya ulaştırılırdı.
Şimdiki Küçük Kaymaklı polikliniğinin olduğu yerde, işçiler için küçük bir hastane vardı. Hastalar ilkin burada tedavi edilirler, edilemeyenler ise görevli doktor tarafından genel hastaneye sevk edilirlerdi. Şimdiki Kaymaklı kulübü ise o sıralarda çocuk hastanesi olarak kullanılmaktaydı.
Tren istasyonun çevresi ticari malzemelerin toplanıp dağıtıldığı bir merkez olduğundan burada tüccarlara ait ambarlar bulunmaktaydı. Bunların bazıların ‘harnıp’ ambarları olduklarını anımsarım.

SON SÖZ

Küçük Kaymaklı’nın milli mücadele yıllarında verilen 133 şehidimiz ile çilekeş ailelerine milli günlerde vurgu yapılırken, Dr. Küçük’ün “Mücadelemizin görkemli günleri” adlı kitabında 21.Aralık.1963 olaylarındaki durumu şu şekilde anlatılmıştır: “Bölgeyi savunmakla görevlendirilen 80 mücahidin elinde derme çatma 40 kadar silah, birkaç tane av tüfeği ve 1850 mermi vardı.” O sırada gardiyan olan babam Hüseyin Nevzat Hasan’a Rum mahallesine atması için iki el bombası verilmişti. Ancak babam oraya gittiğinde bomba atacağı evlerin ‘Arabacı Dodo’ ile Çinko’ya ait olduklarını görünce “Ben Türk evlerine bomba atmam” diyerek onları kullanmamış ve biz Küçük Kaymaklı’dan kaçıp Lefkoşa’daki Şahin Sineması’na sığındığımızda el bombalarını ‘teşkilat adamlarına’ iade etmişti. Ve Küçük Kaymaklı 25 Aralık 1963 tarihinde terk edildikten birkaç gün sonra Rum askerleri köye girerek orada kaderlerine terk edilen sivil Türkleri esir almışlardı. 1963-1974 yılları arasında köyün bazı evleri yağmalanıp yakılırken, yaklaşık 1981-1982 yılları ile sonrasında ise ev sahiplerinin izinleri dahi alınmadan önce yapı malzemeleri yağmalanmış, sonra da köy merkezi buldozerle tamamen yıkılarak ortadan kaldırılmıştır.  “Biz yok edilen bir köyümüzle ilgili olarak bunu bilir bunu söyleriz, hamaset yapmasını da oldum olası becermeyiz” diyerek yazı dizimizi sonlandırırken, ileriki günlerde resmileşecek olan “Küçük Kaymaklı Eğitim, Kültür ve Dayanışma Derneği”nin Küçük Kaymaklılar’a  hayırlı ve uğrulu olmasını dilerim.

Bu haber toplam 9904 defa okunmuştur
Adres Kıbrıs 116. Sayısı

Adres Kıbrıs 116. Sayısı