1. YAZARLAR

  2. Tayfun Çağra

  3. Yol ve tören
Tayfun Çağra

Tayfun Çağra

Yol ve tören

A+A-

Önceki akşam Lefkoşa’dan bir saatte çıkabildim.

Lefkoşa Sanayi Bölgesi’nden Haspolat kavşağına kadar 1 saat kaybettim.

Kızım Sıla’nın DAÜ mezuniyet törenine yetişebilmek için Haspolat’tan sonra hız yapmak durumunda kaldım.

Kendimi ihbar ediyorum.

Kilometrelerce uzayan kuyruğun önüne geçebilmek için zaman zaman yoldan da çıkmak zorunda kaldım.

Şaşarım; Belediyeler çöpleri kalabalığın olmadığı, trafiğin en aza indiği saatlerde gece yarısından sonra, sabaha karşın toplayabilirken yolların yapılması, tamiri neden trafiğin en yoğun saatlerinde yapılmak zorunda?

İş girişi, iş çıkışı tamamen bir kaos yaşanmasına neden fırsat yaratılıyor?

Hade gece yarısından sonra yapamadınız, hiç olmazsa mesai günleri dışında, hafta sonu planlasanız bu işleri olmaz mı?

‘Otoritemiz’ bu kadar mı!

Yoksa amaç “bakın yol tamiri yapıyoruz”u kafalara vurmak için mi! Gözlerin içine sokmak için mi!

***

Yollardan mezuniyet törenine gidersek orada da Akıncı-Tatar çekişmesi vardı diyebiliriz…

Daha doğrusu Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın haberi olmadan Başbakan Ersin Tatar’ın Akıncı’yı düzeltme (ayar verme) girişimi vardı.

Protokol gereği Cumhurbaşkanı en son konuşurdu ama Akıncı’nın başka bir programı olduğu için Tatar’dan önce konuştu ve diğer programı için ayrıldı.

Akıncı konuşmasında ülkemize düşen roketi hatırlattı, burada can kaybı, yaralanma yaşanmamasına rağmen bu roketlerin yakın coğrafyamızda sürekli çocukların, kadınların, insanların üzerine düştüğünü, insanları öldürdüğünü söyleyerek bölgeye ve ülkemize barışın, huzurun gelmesi temennisinde bulundu.

Ersin Tatar, Akıncı’nın oradan ayrılmasını fırsat bulmuş gibi Akıncı’ya da atıf yaparak “ülkemizde zaten barış var” dedi ve yine vatan, millet, sakarya edebiyatı yaparak, protokolda yer alan Türkiye Büyükelçisi’ne de ‘anavatan’ sevgisini ifade etti. Üstüne bir de coşarak ‘uluslararası bir ortam’da seçim propagandası yapar gibi bitirdi konuşmasını…

Uluslararası bir ortam çünkü DAÜ’de çeşitli ülkelerden öğrenciler ve onların mezuniyet törenine farklı ülkelerden gelmiş aileleri var.

Yanlış bilmiyorsam DAÜ’de Türkiye ve KKTC uyruklu öğrencilerin dışında %25 kadar üçüncü ülkelerden öğrenci var.

Önemli bir oran… Mezuniyet töreninde de aşağı yukarı oradaki öğrencilerin ve ailelerin oranı da aynı oranda genele uygun olarak… Türkiye’den öğrencileri ve ailelerini de bu orana katarsak oradaki kalabalığın büyük çoğunluğu Tatar’ın yaptığı seçim propagandasına oldukça uzak kalıyor yani…

***

Oysa ki Ersin Tatar, hep Kıbrıs’ın içinde kalmamış geçmişte… Yurt dışında da deneyimleri var ama bu deneyimleri belki de bilinçli olarak burada mı kullanmıyor, yoksa o deneyimleri unuttu mu!

Sonuçta oradaki ortama pek de uygun olmayan bir konuşma ve üslup olduğunu söyleyebilirim Tatar’ın konuşmasının… Çünkü o konuşurken dinleyenlerin yüzlerindeki mimikler konuşmanın karşılığını veriyordu.   

Bu yazı toplam 1390 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar