Yolunacak KAZ
Tam da ‘gezici’ymiş adam!
Tahsilatçı gibi...
* * *
Birkaç hafta evveldi.
Evden telaşla çıkıyorum, oğlumu bir yerlere yetiştirmem gerekiyor.
Bir genç kız elinde kağıtlar koşuyor, boynunda kimliği “anketçi” yazıyor ve gözlerimin içerisine bakarak soruyor: “Kıbrıslı mısınız?”
“Evet” diyorum.
“Sonradan Kıbrıslı gibi değil ama...”
“Yok, yedi göbekten.”
* * *
Öyle anlaşılıyor ki anket için “kota” var.
Nüfusa göre...
- Bu kadarı “Kıbrıslı” olacak..
- Bu kadar “KKTC-TC” falan....
* * *
“Çok acelem var” desem de!
Bir merak duygusu içimi dürtüyor.
Anketi doldurmak istiyorum.
Kızın elinden alıyorum kağıtları, “ben kendim hızlıca doldurayım” diyorum.
Dünden razı!
Ve sorular malum...
“Bugün seçim olsa kime oy verirsiniz, kime vermezsiniz, hangi siyasi görüştensiniz...”
* * *
Evet, bir anket var.
Milletvekilleri arasından kimi beğenip beğenmediğine yönelik isimler de soruluyor.
Biliyorum, çünkü arada oğlum da lafa karışıyor: Baba filanı da yaz!
Ama Meclis dışına dair bir soru yok!
Ya da hatırlamıyorum.
* * *
İşin sunumu “çarşı” kıvamında!
“Seçim” değil de “insan pazarı” sanki.
* * *
Geçenlerde Türkiye’de bir anket açıklandı.
En güvenilir şirketlerden biri.
Ve sunumun sonunda dendi ki, “Bu anket falanca siyasi parti için yapılmıştır...”
İşte bu!
* * *
“Anket” var ülkemde!
Şaşalı basın toplantıları ile açıklanıyor.
Velhasıl “anketi kim yaptırdı” gizli!
“Yağ satarım bal satarım” gibi.
“İsim” pazarlıyor.
“Siz de arayınız” diye göz kırpıyor.
Ne de olsa epeyce “kaz” var ada yarısında.
Birileri keşfetmiş bunu, ha bire yoluyor!
* * *
Sosyal medyadaki halleri görünce anlıyorum ki, ismi ortada gezinsin diye “yolunmaya” aday epeyce “kaz” daha sırada bekliyor!