Hukuk eğitimi almadım ancak en iyi yasa ve tüzüklerin herkes tarafından aynı yorumlandığı yalın ve sade olması gibi genel bir kanaat vardır. Yeni yasama döneminde Meclis Başkanlığı seçiminde yaşananlar ortadadır.

Konuya hakim hukuk eğitimi almış çok değerli saygın kişilerin açıklamaları yanında, objektif değerlendirmeler yapan entelektüel bilgi birikimi üst düzeyde olanlar, tabiri caizse işkembeden sallayanlardan tutun da 25 rettin 23 evet karşısında bir önemi yoktur 1 evet bile çıksaydı seçimin kazanılmasına yeter diyen bir sürü kişi var.

Madem ki aslolalan yasalardır ahlak, etik gibi değerler öncelikli değildir. O zaman bu yazının esas konusu olan 33/2019 sayılı YASA NİYE UYGULANMIYOR? KTAMS tarafından mahkemeye götürülen bu konuda niye gereği yapılmıyor? Evrensel hukuk ilkelerinden bir olan Yasama-Yürütme-Yargı bağımsızlığı çerçevesinde YARGI kendine intikal edilen bu davayı niye sonuçlandıramıyor? Gecikmiş adalet, adalet değildir söyleminin KKTC'de bir hükmü yok mu?

KKTC Anayasasına göre herkes devlete gücü oranında vergi verir maddesi uygulanıyor mu? Cevap hem de nasıl dört dörtlük uygulanıyor değil mi? VERGİ LİSTELERİ DE BUNUN KANITI ZATEN!

Devlet baba vergide adaleti sağlama adına neredeyse senede 2-3 kere çıkardığı vergi aflarıyla bunu pekiştirmeye devam etmekten imtina da etmiyor!

Yetmedi yasa gereği (KKTC'de yasalar katıksız uygulanıyor) binlerce kişinin devletten alacaklı olduğu kredi kartı harcamalarının iadeleri de gecikmeksizin ödeniyor! Vergi toplamama ve vergi afları da gırla tabi.

 Devlet gerçek/tüzel kişilerden yasa gereği alması gerektiği alacaklarını zamanında tahsil edemediği ve/veya vergi/harç gibi ödemeler mükellef tarafından yasal süre içerisinde ödenmediği takdirde GECİKME ZAMMI İLAVE EDİLEREK ÖDER...

Ancak son yıllarda sık, sık yapılan VERGİ AFLARIYLA devlet eliyle Kayıt Dışı Ekonomiyle ilgili gereken adımlar atılmayarak yaratılan gelir dağılımı adaletsizliğine ilaveten bu aflarla da vergi mükellefleri arasında vergilerini zamanında ödeyenlerin ALEYHİNE bir durum yaratılıyor.

Son yapılan vergi affında ise devlete kendi beyanına göre kesinleşmiş vergi borcuna mahsuben ÇEK KESEN ve kestiği çek karşılıksız çıkan gerçek/tüzel kişilere bile yeniden taksitlendirme ve ana parayı ödemesi halinde %80'lere varan gecikme faizi ve ceza affı getirildi.

Vergi mükelleflerinin vergileriyle oluşan merkezi bütçenin gelirlerini sırf günü kurtarma adına vergi aflarıyla ki yukarıda belirttiğimiz karşılıksız ÇEK KESENLERİ bile af kapsamına alırsanız hiç kusura bakmayın ama tabiri caizse buna,

CEVİZCİNİN ÇUVALINDAN OYNAMA DERLER...

Diğer taraftan Haziran 2019 tarihinde geçen esas yasa 33/2019 sayılı yasayı uygulamayıp her ay yapılması gereken 2020, 2021 ve 2022 iadelerini zamanında yapmayıp 3,5 yıla varan gecikmelerle 2023 yılının ilk çeyreğinde yaparsanız yukarıda yazdığım CEVİZCİNİN HİKAYESİ kusura bakmayın yumuşak kalır. Çünkü yüksek enflasyonist ortamda insanların hak edişleri tabiri caizse TOPRAK EDİLİRKEN, diğer taraftan karşılıksız çek verenlerde dahil arka arkaya çıkarılan aflarla yaratılan adaletsizliği ifade edecek söz bulmakta zorlanıyorum.

2020, 2021, 2022 ve geçtiğimiz 2023 yılının ilk yarısındaki iadelerin yapılmasından sonra hükümet ilgili yasa 33/2019 sayılı yasayı aşağıda belirttiğimiz değişiklik yasasıyla her ay yapılması gereken iadelerin bu yasanın yürürlüğe girmesinden sonra 3 aylık periyotlar şeklinde yapacak şekilde düzenleme yapmıştır. Görüldüğü üzere gerekçe olarak topu bankalara atarak,

''Bankaların konuya ilişkin yaşamış oldukları teknik sorunların giderilmesi amacıyla değişiklik yapılması ihtiyacı doğmuştur'' dendi.

2024 yılının 3'er aylık periyotları yani ilk 3 çeyrek geride kaldı. Ne yazık ki 2024 yılı yasa gereği hak edişlerine yönelik

HİÇ BİR İADE YAPILMADI. Yasayı uygulamakla görevli olan Maliye Bakanlığı eğer ki hayır biz iadeleri yaptık iddiasındaysa nasıl ki süt paralarını ödedik, teşvikleri yatırdık gibi açıklamaları gibi kamuoyuna yazılı olarak hangi bankaların hangi dönem iadelerinin yapıldığını kamuoyuna açıklamalıdır.

Konuyla ilgili Maliye Bakanlığının hiçbir RESMİ AÇIKLAMASI YOKTUR. Sadece yaklaşık 2 ay önce bizzat canlı izlediğim bir web sitesinin yayınında yasanın uygulanmasından sorumlu Maliye Bakanı dinleyiciden gelen soru üzerine ''sisteme yüklemede sorunlar yaşıyoruz'' gibi bir açıklamada bulunmuştu.

Dünyada yapay zekanın her geçen gün yaygınlaştığı, bankaların hesap dönemi bittikten sonra binlerce müşterisinin dönem borcu ve Extrelerini hazırladığı bir ortamda yasa gereği yapılması gereken bu iadelerin yapılmama gerekçesi olarak bankaların gösterilmesi şahsen bana inandırıcı gelmiyor...

Velev ki gerçekten bankalardan kaynaklanan bir sıkıntı vardır. Devlet denilen yapı kapı gibi yasa ve dolayısıyla ödeme zorunluluğu ortada iken niye bu duruma çözüm üretmez?

Sonsöz: Esas yasa 33/2019 sayılı yasanın çıkarılma gerekçesi ise KREDİ KARTLARIYLA HARCAMALARIN TEŞVİK EDİLEREK (%1 İADE YAPILARAK) KAYIT DIŞI EKONOMİN KAYIT ALTINA ALINMASI GÖSTERİLMİŞTİ.

Acaba derim ülkemizde kayıt dışı ekonomi sıfırlandı! bundan dolayı hükümet bu yasası önemsemiyor! Yoksa kayıt dışı ekonominin kayıt altına alınmasını mı istemiyor! Ya da çok parası var bu nedenle mi aflar ardı sıra geliyor alması gereken vergileri zamanında almıyor!