1. HABERLER

  2. EĞİTİM

  3. Yücesoy: “25 Kasım bir yas günü değildir bir mücadele günüdür”
Yücesoy: “25 Kasım bir yas günü değildir bir mücadele günüdür”

Yücesoy: “25 Kasım bir yas günü değildir bir mücadele günüdür”

LAÜ Hukuk Fakültesi Öğretim Görevlisi Dr. Uluğ İlve Yücesoy, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü nedeniyle açıklamalarda bulundu.

A+A-

Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Hukuk Fakültesi Öğretim Görevlisi Dr. Uluğ İlve Yücesoy, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü nedeniyle açıklamalarda bulundu.

 “25 Kasım, Dominik Cumhuriyeti’nde demokrasi ve özgürlük mücadelesi veren Clandestina Hareketi’nin öncüleri olan Mirabel Kardeşler olarak bilinen üç kadın Patria, Minerva ve Maria’nın öldürülmesinin yıldönümüdür. Uzun yıllar uluslararası kadın dayanışma hareketinde 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve Uluslararası Dayanışma Günü olarak Kabul edilmiştir” diyerek sözlerine başlayan Yücesoy, Birleşmiş Milletler’in ise 1999 yılında 25 Kasım’ı demokrasi ve özgürlük için mücadele veren tüm kadınların anısına  Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücedele Günü olarak ilan etttiğini belirtti. Yücesoy, “Bugün bütün dünyada 25 Kasım Mirabel Kardeşler’in anısına kadına yönelik şiddetle uluslararası mücedele günü olarak kabul edilmektedir”diyerek açıklamasının devamında şunları kaydetti;

 “Haklar ve özgürlükler için mücadele tarihinde her zaman kadın dayanışması ve kadın önderlerin yeri ayrı ve anlamlıdır. Sufrajet Hareketi dünyada birçok ilerici harekete kadın hakları konusunda ilham olmuştur. İnsan hakları, sosyal hakların eksiksik sağlanması ancak kadın-erkek eşitliği ile mümkündür. Ulusal anlamda da insan haklarının etkin bir şekilde yerleşmesi kadın-erkek eşitliği temelinde eşit yurttaşlıkla mümkündür. 

Günümüzde dünyanın birçok yerinde kadın ve kız çocuklarına yönelik her tür ayrımcılık ve şiddet devam etmektedir. Kadın ve kız çocuklarına yönelik şiddet ve ayrımcılığın önlenmesi ve mücadele için uluslararası belgeler, anlaşmalar konusunda ne yazık ki ülkeler hala çekingen ve isteksiz davranmaktadır.  Ülkemizde Cumhuriyet Devrimi ile kazandığımız haklarımızı daha yüksek sesle  dile getirmek gerektiği gibi kadın ve kız çocuklarına yönelik ayrımcılık ve şiddetle etkin ve kalıcı bir mücadele için Anayasa, diğer ulusal kanunların ataerkil bir çekince olmadan uygulanması gerekmektedir.”

Bu haber toplam 2007 defa okunmuştur
Etiketler :