Yeni yeni makamlar yaratıldı, devletin kaynakları ile UBP içi kurultay hesapları ödendi… Müsteşarlar, daire müdürleri, basın danışmanlıkları özel kalem müdürleri yetmedi, “danışmanlık” diye yeni makamlar yaratıldı, yüksek maaşla sözleşmeler yapıldı.

UBP ile DP bağımsızların desteğiyle hükümet kurduğunda hemen hemen herkesin yaptığı bir yorum vardı; giderayak devletin imkanlarını tepe tepe kullanacaklar!

Sağ olsun hükümet bu yorumu boşa çıkarmayan, haklı çıkaran “icraatlarına” devam ediyor.
Göreve geldikleri günden bu yana iki yasa geçirdi bu koca hükümet.
Biri Koordinasyon Ofisi Anlaşması Yasası…

Diğeri de Sayıştay Başkanı ve üyelerine ek mali kazanç getirecek yasa…
Başka ne yaptı, ya da yapacak diye dört gözle beklerken görüyoruz ki makam yaratma konusunda yetenekli çıktı bizim hükümet.
Çiçeği burnunda Başbakan’ımız Hüseyin Özgürgün ailesine makam yaratma konusunda hızlı çıkmıştı, hatırlayınız!..
Bunları geçen ay yazdık ama yeniden hatırlatmakta fayda var; Özgürgün, Başbakanlık Denetleme Kurulu Başkanlığı’na Canan Cankaya’yı atadı.
Canan Cankaya, Hüseyin Özgürgün’ün kızının nişanlısının annesi…
Yani müstakbel dünürü, damadı olacak kişin annesi…
DAÜ Mütevelli Heyeti Başkanlığı Danışmanlığı’na ise Aydın Karakuzu atanmış.
Aydın Karakuzu ise, Hüseyim Özgürgün’ün karısının kardeşi, kayın biraderi…
Daha bitmedi, devam!..
Elektrik Kurumu Yönetim Kurulu Başkanlığı’na ise yine birinci dereceden akrabası Hasan Çetin Erçen’i atamış.
Hasan Çetin Erçen de Özgürgün’ün kuzeni…
Anlayacağınız Hüseyin Özgürgün devleti ‘aile şirketine’ çevirmiş!..
Daha ilk günden!..
Daha yolun başındayken!..
Dedim ya bunlar geçen aydan…
Geçen ay yazdık bunları.

 ***

Bir de ‘yenileri’ var tabii…
Taze bilgi “yenilerinde”…
Bu kez Başbakanlık’a 4 DANIŞMAN ATANDIĞI bilgisi var.
Evet evet yanlış okumadınız, 4 danışman atamış Özgürgün Başbakanlık’a…
Müsteşarlıklar, daire müdürlükleri, falan filan yetmemiş anlayacağınız.
Yeni makamlar yaratılmış!
Üstelik bu 4 danışmanın ortak özellikleri de var.
Tümü de ya UBP üst kademe yöneticisi, ya UBP-Parti Meclisi üyesi, ya da onların birinci derecede yakını…
Yani kurultay hesaplarının faturasını devlete ödetmiş, kamu kaynakları ile parti içi hesaplar kesilmiş.
Peki kim bu danışmanlar?
Yazalım…
 Tuğşad Tülbentçi.
 Çağın Zort.
 Duygu Üstündağ.
 Bügem Kırgın.

***
Aslında “atama” dememize bakmayın, bunlar birer istihdam aslında…
Bakanlar Kurulu kararıyla…
Sözleşmeli istihdam.
İlgili Bakanlar Kurulu kararları da elimizde.
Kararlarda ilginç detaylar var!..
Mesela bu istihdamlar “Göç Yasası” denen maaşları düşüren yasadan değil, eski yasadan yapılmış!
7/1979 sayılı Kamu Görevlileri Yasası’ndan yani…
Nasıl olur da istihdamlar için kendine göre “yasa” seçer Başbakanlık, bu da çok ilginç!..
Burada bir beceri olduğu kesin.
İlgili yasanın ilgili maddesi şöyle diyor: “Sözleşmeli personelin sınıf cetvelleri ile karşılığı olan maaşları Maliye işleriyle ilgili bakanlığın önerisi ile Bakanlar Kurulu'nda belirlenir”
Yani Türkçesi; maaşlarını Bakanlar Kurulu belirleyecek!..
Bol keseden!..
Yani yüksek maaşla!..
Bu kadar kolay işte…
Bu kadar basit…
Devletin imkanlarını partisel çıkarlar için kullanmak bu kadar basit.