Fehime ALASYA

Doktorlar dün hizmet vermedi, hastaneye gelen bazı hastalar, yine öfke küpüne döndü.

Devletin bir an önce bu duruma el atması gerektiğini dile getiren vatandaşlar, hiçbir durumda vatandaş ve doktorların karşı karşıya getirtilmemesi gerektiğinin altını çizdi. 

Hastanede düşük maaşa çalışan ve şartlarının kötü olmasından dolayı mutsuz doktorlar ve hemşireler olduğuna dikkat çeken hastalar, tüm sıkıntıların faturasının dolaylı yollarla vatandaşa kesildiğini düşünüyor.

Eğitim, sağlık, ekonomi gibi birçok alanda sorunlar olduğunu ifade eden vatandaşlar ise “Deve sormuşlar boynun niye eğri, deve de demiş nerem doğru ki?” atasözü ile bu durumu açıkladı.

Görevinden izin alıp hastaneye geldiğini dile getiren bazı hastalar, son dönemde yaşana düzensizlikten oldukça şikâyetçi. 

Hastanedeki randevu sistemi ve tahlil bölümündeki düzenden memnuniyet dile getirenler, poliklinikte doktorların zamanında görevine başlamadığından yakınarak, “Saatinde başlayıp saatinde bitirme ve ona göre maaşını alma olması gerekiyor…” dedi. ,

Hastanedeki vatandaş ne dedi?

Emre Taz:
“Burası devletin, devlet hastalara sahip çıkmalı”

“Randevum olduğu halde doktor yok, grev varmış, acilin dışında bakmayacaklar. Kaç gündür gidip geliyorum aynı... Olan vatandaşa oluyor. Her şeye rağmen bu aşamaya gelinmemeli. Göğsü ağrıdığı için adama bakmazlarsa o kişi kalp krizi de geçirebilir. Bunların önüne hükümetin geçmesi gerek. Burası devletin, devlet hastalara sahip çıkmalı”

Ahmet Yakın:
“İki bin TL kazanan bir doktora sen klinikte çalışma diyebilir misin?”

“Deve sormuşlar boynun niye eğri, deve de demiş nerem doğru ki? Eğitim, sağlık, her alanda sorunlar var bu adada. Ama en önemlisi eğitim ve sağlık... Ekonomi desek o da dipte... Sağlık konusunda ise bugüne dek demokrasi olmadığını düşünüyorum. Burada ne sınırlı ne de sınırsız demokrasi olmamıştır. Sistemin pisliği çok fazla... Öncelikle radikal kararlar alınmalı ve bu kararları her alanda uygulanmalı. İnsanlar on yıl okuyup doktor oluyor, sonra da gelip ili bin TL’ye düz bir işçi gibi çalışıyor. Bu olur şey değil... Bunun önüne geçilmeli. İki bin TL kazanan bir doktora sen klinikte çalışma diyebilir misin? Dışarıda kendi özel işini yapan doktorlar ayda 20 bin TL kazanırken sen hastane doktoruna 2-3 bin TL verip, başka iş yapmamasını da bekleyebilir misin? Bunu da artık devlet çözmeli…”

Suat Güdük:
“Geri çeviriyorlar, kime de gidip şikâyet edebileceğimizi bilmiyoruz”

İkinci, üçünü kezdir gelip gidiyoruz. Görevliyiz ve her zaman da çıkamıyoruz. Geliyoruz geri çeviriyorlar, kime de gidip şikâyet edebileceğimizi bilmiyoruz. Ayaklarımızdaki varisler patlayacak, ağrıdan duramıyoruz, hastaneye gelip gidiyorum hiç doktor yok, rahatsız olduğum halde görevimi yerine getiriyorum. Bu olur şey değil, olan hastalara oluyor.

Savaş Sağlam:
“Bıçak kemiğe dayanmadan sorunları çözseler oluyor mu?”

Ben de iki kezdir gidip geliyorum fakat derdimi anlatacak kimse yok. Bize bir tel no verdiler bizi arayın dediler. Sadece eylem var denip bizi gönderiyorlar. Böyle bir şey olamaz. Bıçak kemiğe dayanmadan sorunları çözseler oluyor mu? Kalp damar cerrahisi en önemli bölümlerden biri ve orada bile muayene olmuyor. Böyle bir saçmalık görülmedi. Devlet bir an önce bu duruma el atıp sorun her neyse gidermeli, hastalar mağdur edilmemelidir.  

Kamuran Kavaz:
“Bu nasıl bir adalet sistemi?”

“Mağusa’dan geliyorum, her gün git gel mi yapacağız? Buradan çıkıp Sağlık Bakanlığı’na gideceğim, bakan nerede? Nasıl bir sistem var bu ülkede? Sağlık bakanı çıkıp açıklama yapsın, yapamıyorsa da çıkıp istifa etsin. Bu kadar yaşlılar var engelliler var, bir haftada dördüncü gelişim, benim gibi birçok kişi var. Bu nasıl bir adalet sistemi? Bakan nerde başhekim nerde?”

Leman Erkin:
“Çok iyi doktorlar da var ama sistem bir şekilde yanlış işliyor”

“Girne’den geliyorum, momografi sonucunu almaya geldim, beni oradan oraya gönderdiler, bir sonucu alana kadar sıcaklarda perişan oldum. Hastane çok büyük bir yer değil, herkes bir birinden haberdar değil. Çok iyi doktorlar da var ama sistem bir şekilde yanlış işliyor. Cahili var, yaşlısı var, bu insanlara, hastane içindeki bilirkişilerin, her kesime yardımcı olabilmesi gerekiyor. Herkes zaten rahatsız, bari her şeyi bilen kişiler buraya otursun, insanları oradan oraya yollamasınlar. İşleyen insanlar bunu nasıl yapsın? Hastanede birçok alanda sıkıntı var, bunların birçoğu olsun giderilmeli”

Leman Aydan:
“Ne isterse olsun doktorlar ve hastalar böyle karşı karşıya gelmemeli”

“Bana göre doktorların yaptığı yanlış. Ne isterse olsun doktorlar ve hastalar böyle karşı karşıya gelmemeli. Benim gördüğüm doktorlar gelip günlerini doldurup gider. Özel hastanelerdeki doktorlar niye daha özverili? Niye devlet doktorları çok umursuz? Doktorların bazısı umursuz ve ters, bazısı ise çok iyi ve özverili… Hastanedeki çalışanlar, doktorlar herkes mutsuz, niye? Devlet bu insanları tatmin etmeli ki hastalara iyi davransınlar. Herkesin bir emeği var ve devlet onların da şartlarını iyileştirmeli.”

Mehmet Ali Göçer:
"Özlük hakları sağlanması gerekir"

“Doktorlarımız eylem yapmakta haklıdır. Maaşları azdır. Eğer tam mesai çalışacaksalar bu maaşlar az gelir. Ona göre tatminkâr bir maaş verilmesi gerekir. Özlük hakları sağlanması gerekir. Doktorlar eğer kamuda çalışıyorsa 8 saatini orada geçirmek zorundadırlar. Başka bir yerde çalışamazlar. 8 saat çalıştıklarında ona göre maaşları verilecek. Acil vakası çıktığında bir yere gitmek zorunda kalırsa, gidecek tabi o insani bir görevdir. Ama 8 saat boyunca devlet hastanesinde hizmetini verecek. Öğleden sonra da doktorlar hastalara gelsin baksın, o zaman izdiham da olmaz. Ben randevulu sistemle tahlilimi geldim aldım. Bu sistem doğru ve güzel bir sistemdir. Ama poliklinikte doktorlar saatinde gelmez. Saatinde başlayıp saatinde bitirme ve ona göre maaşını alma olması gerekiyor…”