1. YAZARLAR

  2. Sami Özuslu

  3. YURTTAŞLIKLAR İÇİN REFERANDUM
Sami Özuslu

Sami Özuslu

YURTTAŞLIKLAR İÇİN REFERANDUM

A+A-

Çok değer verdiğim hukukçu bir ağabeyim telefonda şu cümleyi kurdu:

“Anormalin normalleştiği, normalin anormalleştiği bir toplum haline geldik...”

Ben de şu eklemeyi yaptım:

“Üstelik bunu kabullendik, kanıksadık, ses çıkarmaz hale geldik...”

Konu ‘yurttaşlıklar’dı.

Cumartesi sabahı program öncesi göz attığım Resmi Gazete’de yine bolca ‘istisnai yurttaş’ kararı vardı.

11 kişilik azınlık kabinesi her buluşmalarında olduğu gibi son toplantıda da ‘vatana ve millete hayırlı kararlar’ almaya devam etmiş, 16 kişiyi daha ‘vatandaş’ yapmıştı.

Aralarında doğumundan bu yana KKTC’de yaşayanlar ya da ana-babası yurttaş olmasına rağmen kendisi bu hakkı alamamış olanlar vardı. ‘İnsani’ açıdan çok da itiraz edilemeyecek bazı yurttaşlıklar da söz konusuydu.

Ama bazıları ‘hukukun zorlanması’ ile yurttaş yapılmıştı. Zaten ‘Yurttaşlık Yasası’ oldukça sorunlu ve behemehal değişmesi gerekiyor.

Bu ülkenin ve toplumun ‘daha fazla yurttaş’ı kaldıramayacağı aşikardır.

Ancak mevcut yasa dahi zorlanıyor.

‘Doğal’ yoldan elde edilen yurttaşlıklar, ‘çalışma izni’ maharetiyle verilen yurttaşlıklar zaten gereğinden, haddinden fazladır ve mevcut İçişleri Bakanı bu konuda vukuatlıdır.

İlk fırsatta, Kutlu Evren döneminde verilmiş bütün yurttaşlıklar incelenmelidir.

Hele Bakanlar Kurulu’nun verdiği ‘istisnai yurttaşlıklar’ın en azından bazılarının mahkemelik olacağı ortadadır.

**

8 Ekim 2021 tarihli Resmi Gazete’de çıkan ‘yeni yurttaşlık’ kararlarından biri ‘saç baş yoldurtan’ cinstendi.

Daha önce böyle bir ‘gerekçe’ ile yurttaşlık verilmiş miydi, bilmiyorum.

‘Son 5 yıldır KKTC’yi sık sık ziyaret ettiği’ için bir kişi ‘yurttaş’ yapılmıştı!

Pardon!..

Yurttaş yapılan şahsın iki ‘önemli kriteri’ daha varmış: ‘KKTC’de şirket kurmak ve bir de ev satın almak...’

‘İstisnai yurttaşlık’ böylesi ‘sudan bahaneler’le verilemez.

Buna ne hukuk cevaz verir, ne adalet duygusu, ne de insani ahlak...

Hem ayıptır, hem günahtır, hem de yasadışıdır.

Bakanlar Kurulu belli ki kendisini ‘padişah yetkileri ile donatılmış’ hissediyor.

Hele İçişleri Bakanı ‘yurttaşlık’ meselesinde hiçbir engel tanımıyor, görmüyor.

Artık birilerinin çıkıp ‘dur’ deme vaktidir.

Bu son örnek başta olmak üzere ‘hukuk dışı’ olduğu aşikar bütün ‘yurttaşlık’ kararları yargıya taşınmalıdır.

Hatta ‘yurttaşlık’ konusu derhal, bugünden itibaren askıya alınmalı, gerekçesi ne olursa olsun bugünden itibaren bir tek ‘KKTC yurttaşlığı’ verilmemelidir.

Muhalefet ve sivil toplum ayağa kalkmalı, yurttaşlık işlemi yapan bütün birimlerde süresiz grev ilan edilmelidir.

‘Gollifa yurttaşlık’ sorunu aleni bir ‘irade gasbı’dır, süzme bir ‘toplum mühendisliği’dir, çok açık bir ‘Kıbrıslı Türkleri eritme’ girişimidir ve buna göz yumulmamalıdır.

İmkan varken ses çıkarmayanlar, ‘anormale normal muamelesi’ yapanlar da tarih önünde suçlu pozisyonda olacaktır.

Yurttaşlık dağıtımı durdurulmalı, yasaklanmalıdır.

Gerekirse süratle bir referanduma gidilmeli ve halka sorulmalıdır:

‘Yurttaş yapmaya devam mı, tamam mı?’

İrade daha da fazla kaybolmadan...

Bu yazı toplam 1456 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar