1. YAZARLAR

  2. Cenk Mutluyakalı

  3. Yüz gün daha: ARSIZ, YÜZSÜZ
Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

Yüz gün daha: ARSIZ, YÜZSÜZ

A+A-

Yılın yüz günü de bitti.
Onca telaşı kötü bir yönetime maruz kalarak geçirdik, yolsuzlukla yüzsüzlük arasında bağırdık, hayat kalitemiz ve umudumuz azaldı, kahrımız arttı.

Kandırıldık yüz gün daha…
Kandık!
Kötülüğün sıradanlığını ve istikrarını yaşadık, sayısı bilinmez bir kalabalık, sayısı bilinir ayrıcalıklı bir topluluk ve onca sessiz, yoksul, yalnız…

 

Yüz günden geriye “kelepçeli” insanlar kaldı, anlı şanlı…
Sahtelik soluduk adım adım…
Yudum yudum hile içtik...
Trafikte, iş kazalarında, genç ölümlerde, kalpte, kanserde acıyla yüzleştik.
Eksildik yüz gün daha…

***
Kamuda “uzatılmış” bayram tatili başladı ya…
Avrupa’dan paylaşımlar görüyorum, ne mutlu…

Tuna nehrinin kıyısından Akropolis’ten Dam Meydanı’ndan Pisa Kulesi’nin önünden Eyfel’den Gaudi’nin müzesinden poz poz gülümsüyor dostlar…

Kimileri de barikatta sıra bekliyor.
Yeşil Hat için hem “sınır” hem “zulüm” muamelesi yapıyorlar ne acı…
Geçip, gitmek istiyoruz.
Kimilerimiz “kaçıp, gitmek” hatta, ardına bakmadan…

***
Başka hayatlar da var, yüzleştiğimiz…
Ya da körleştiğimiz…

Fırında çalışan boyundan posundan yorgun 19 yaşındaki kız, “günaydın” diyor çöreği uzatırken, “abi be sen gazetecisin, bana devlette iş var mı?”
“Devlet var mı” diyorum, öylece bakıyor.

***
Hem de nasıl var, kimileri için “devlet.”
Hem de nasıl var!
Kendi kendini ilan etse de var.
Kendi kendini inkar etse de…

Uluslararası toplumda ve hukukta yeri olmasa bile mevcut kurulu düzenin sarıp sarmaladığı, koruyup kolladığı, besleyip büyüttüğü on binler var.

Çoğu insan statükonun kendilerine bahşettiklerinden memnun.
Siz bağrışmalara değil, ne bedel ödemiş, bu düzenin neresine ilişmiş, asıl ona bakınız.

“Böyle iyiyiz” diyor hatırı sayılır bir çoğunluk, paslı ve hileli…
“Kir” göstermiyor, bu “leş” manzara…

***
Unutmadan…
Şimdi dünyayı geziyorsak, ayrı bir devlete sahip olduğumuz için değil Kıbrıs Cumhuriyeti yurttaşlığı sayesindedir.

Birleşmiş Milletler’e “ayrı devlet isteriz” diyenler bu halka sordu mu sahi…
“Avrupa Birliği yurttaşlığını yitirmek istiyor mu?”

Ne olacak canım…
Toprağı, pasaportu, kimliği, garanti anlaşmasını falan Kıbrıs Cumhuriyeti’nden devşirip, statükoyu da “ayrı devlet”ten eşeleriz.
Kıyısını satar, köşesini yeriz!

Yalan, dolan, itaat, talan yüz günler geçer, arsız yüzsüz…

 

Bu yazı toplam 2362 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar