Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

YÜZ SURAT(!)

A+A-

 

‘Gazetecilik’ten...
Ve ‘gazetecilerin özerk yönetim’ anlayışından bir rahatsızlık daha!..
Öyle ya...
ALIŞMIŞLAR!..
‘Parti Bülteni” kılıklı yayınlar olacak.
Okur ‘rağbet’ etmeyecek!..
Gazetenin ve gazetecinin etkinliğini kimseler hissetmeyecek...
“Siyasi propaganda” deyip, geçecekler böylece...
Her türlü pisliği örtecekler ‘siyasi karşıtlık’ ya da ‘etiket’ üzerinden...
Ya ‘partili’ diyecekler...
Ya bayrak açacaklar kocaman...
Olmadı ‘marş’ okuyacaklar, “dağ başını duman almış, yürüyelim arkadaşlar...”
Hacca gidecekler!..
‘Beş vakit namaz’la arınacaklar...

***

‘Geç bunları bir kalemde’ der şair!..
İÇERİĞE bak!..
Uyutma bizi...
Sen bir BAKAN olarak devletin resmi evrakına, resmi mühürle ve ıslak imzanla ‘partililerinin’ istihdamı için yazışma yaptın mı, yapmadın mı?
Bu SUÇ değil mi?
Bu AYIP değil mi?
Bu ‘hak yemek’ değil mi?
EKONOMİ BAKANLIĞI’nın ‘görev tanımı’nın neresinde var ‘partililerin istihdam’ konusu?

***

‘BELGE sahte’ diyemiyor!..
Ne diyor?
- “Nereden buldunuz?”
- “Nasıl elinize geçti?”
- “Arşive nasıl girdiniz?”
- “Hükümetle ilişkiniz ne?”

Size ne?
Biz değil siz hesap vereceksiniz!
Çünkü siz ‘ayrımsız’ herkese ‘hizmet’ adına o makamda oturdunuz ve bizim ödediğimiz vergiyle...

‘Eziyet’ sayıyorlar nedense, ‘yanlış yaptım’ demeyi, ‘özür’ dilemeyi...
Nasrettin Hoca ayağa kalsa, avazının çıktığı kadar bağıracak:
“Hırsızın hiç mi suçu yok acaba?”

***

Ezber bozmak zordur...
Ya “sendenim” diye, uyutacaklar...
Ya “öteki” diye adres şaşırtacaklar...
Yağma yok!..
Partizanlık bu ülkenin kanını emdi...
Ne “bizim partili” diye göz yummak var artık, ne “falan partili” diye söyleneni unutturmak...
İçeriğe bakacağız...
İçeriğe...
İ-ÇE-Rİ-ĞE!..
Ve öğreneceğiz, UTANMASINI DA!

Bu yazı toplam 2181 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar