Yeniden Doğuş Partisi (YDP) Genel Sekreteri Bertan Zaroğlu, 11 Nisan’da yapılacak kurultayda genel başkanlığa aday olacağını açıkladı.

Zaroğlu, “YDP’nin önemli ve büyük bir kitlenin davasını üstlendiğini, tek bir kişinin varlığı ile var olmayacağını, yokluğu ile de yok olmayacağını” söyledi.

Yeniden Doğuş Partisi’nin 11 Nisan’da yapılacak kurultayında adaylığını açıklayan Zaroğlu, pandemi önlemleri nedeniyle adaylık gerekçelerini video ile partililere ve kamuoyuna duyurdu.

Zaroğlu tarafından yapılan yazılı açıklamada, videonun içeriğine yer verildi.

Yayınlanan videoda, “yozlaşan değerler ve kirlenen mevcut siyaset anlayışının, görmezden geldiği, yok saydığı insanların sesi olmak için yola çıktıklarını” söyleyen Zaroğlu, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin daha doğru bir şekilde yönetilmesi için bu yola başladıklarını belirtti.

Zaroğlu yola çıkış nedenleri şöyle sıraladı:

 “Biz, bu ülkenin, çiftçisinin, işçisinin, hayvancısının, emekçisinin, emeklisinin sesi olmak için yola çıktık. Biz bu ülkenin, memurunun, esnafının, iş insanının, sanayicisinin sesi olmak için yola çıktık. Biz bu ülkenin kadını, çocuğu, genci ve engellisinin sesi olmak için yola çıktık.  Biz bu ülkenin ezilenlerinin, itilenlerinin, emekleri sömürülenlerin sesi olmak için yola çıktık. Biz bu ülkede ayırımcılık yapmak için değil, ayırımcılığın, kayırımcılığın ortadan kaldırılması için yola çıktık. Biz bu ülkede, yaşayan, dini, dili, ırkı, kökeni ne olursa olsun, tüm insanların eşit hak ve özgürlüklere sahip olması için yola çıktık. Biz, bölmek için değil, birleştirmek için, biz parçalamak için değil bütünleştirmek için, biz bozmak için değil, bozulanı yeniden inşa etmek için yola çıktık.”

Yeni dönemde, bunu hep birlikte başaracaklarından “kimsenin kuşkusu olmaması gerektiğini” söyleyen Zaroğlu, tüm bu hedeflere ulaşabilmek için, daha çok çalışmak, üretmek, daha dinamik, daha enerjik bir yapıya kavuşmak gerektiğini savundu.

“Parti içi demokrasiyi ayağa kaldırmak gerek”

Düne değil, yarına bakarak, partiyi korku ile değil umutla yönetmek gerektiğini söyleyen Zaroğlu, ülkeye daha fazla demokrasiyi getirmek için önce parti içi demokrasiyi ayağa kaldırmak gerektiğini ileri sürdü.

Zaroğlu şöyle devam etti:

‘’Ben bilirim, ben yaparım’ zihniyetinden kurtulup,  birlikte ne yapabiliriz anlayışını ortaya koymamız gerek. Ben varsam bu parti vardır ben yoksam bu parti yok olur demek yerine, parti varsa ben de varım anlayışını benimsemek gerek. Gençlerin önünü kesmek yerine, gençlerin önünü açmak gerek.”

“Parti içi yarış, partiyi bölmez, motivasyon yaratır”

Bu anlayışı yeniden partiye kazandırmak için aday olduğuna değinen Zaroğlu, siyasi partilerin seçim için kurulduğunu anımsatarak şu ifadeleri kullandı:

“Siyasi partiler için seçimler, kaçılması gereken unsurlar değildir, korkulması gereken unsurlar hiç değildir. Kıbrıs Türk siyasi tarihi, kurultaylarını tek adayla yapmayı bir marifet sayan, ama siyaset çöplüğündeki yerini alan partilerle doludur. Parti içi demokrasi ve parti içi yarışlar, partileri bölen, parçalayan değil, partilere heyecan veren, motivasyon artıran ve onlara güç katan unsurlardır. Kendi partisinde antidemokratik olanların, bu ülkeye verecekleri yüksek demokrasi olamaz. Parti içi yarışlardan korkarken, millete ‘genel seçimlerden korkmuyoruz’ demek inandırıcı olamaz. ‘Ben kazanmazsam giderim’ demek, doğru bir anlayış değildir. ‘Makam varsa varım, makam yoksa çeker giderim’ demek doğru değildir. Bu dürtülerle son çare olarak yakışıksız tehditlere başvurulması, bir devrin sonunun geldiğinin zaten açık göstergesidir.”

“Genel başkanın yıprandığını tüm ülke görüyor”

Seçilmesi halinde kimsenin gitmek zorunda kalmayacağını hatta partiye gelemeyen kişilerin de önünün açılacağı inancını ifade eden Zaroğlu, “Onlar da bu davayı bizimle birlikte omuzlayacaklar.” dedi.

Zaroğlu, “Genel Başkanın yıprandığını tüm ülkenin gördüğünü, süreçleri yönetmek adına ortaya koyduğu tavırlarla, tüm kesimleri kırmaya, tüm kesimleri incitmeye başladığını, toplumun her kesimi ve partide kendisinden farklı düşünenlerle girdiği kavgaların YDP’ye artık kan kaybettirdiğini” savundu.

Zaroğlu şöyle devam etti:

“Genel Başkanın bu yorgunluk hali, YDP’ye katkı sağlamamaktadır. Şimdi tüm kesimleri kucaklayabilecek, yeni bir anlayışa ihtiyaç vardır. Geldiğimiz bu aşamada bir bayrak değişimine ihtiyaç duyduğumuz gün gibi açıktır. Mevcut Genel Başkanımız partiyi kendi getirebileceği yere kadar getirmiştir. Kendisinin artık başka görevlerde partiye hizmet etmesi gerekmektedir. Partimizi bundan öteye götürmek artık bizim işimizdir.”

YDP’nin  bir “dava partisi” olduğunu ifade eden Zaroğlu, YDP’nin önemli ve büyük bir kitlenin davasını üstlendiğini, tek bir kişinin varlığı ile var olmayacağını, yokluğu ile de yok olmayacağını dile getirdi.

Zaroğlu, “Bertan Zaroğlu olarak açıkça ortaya koyuyorum ki, çok daha büyük, çok daha güçlü, kardeşlik hukuku içerisinde ilerleyen bir YDP’yi birlikte yaratacağız. Daha sonra Anavatan Türkiye ile olan sarsılmaz ilişkilerimiz sayesinde daha müreffeh, daha yaşanabilir bir Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyet için hep birlikte çalışacağız. Gazamız mübarek olsun. Yolumuz açık olsun, Allah yar ve yardımız olsun. Hepinizi muhabbet ve sevgiyle kucaklıyorum” ifadelerini kullandı.