Sami Özuslu

Sami Özuslu

Zübük

A+A-

 

Çarşamba gecesi Mağusa Belesiyesi ‘Zübük’ oyununu izleyicinin ayağına getiriyor.
Çok hoş...
Türkçe’nin mizah ustası Aziz Nesin’in 50 küsur sene önce yazdığı ‘Zübük’ tam da bizdeki benzerlerinin daha iyi anlaşılması bakımından çok isabetli bir seçim olmuş.
Mağusa Belediyesi’ni alenen tebrik ederim.
Hatta ‘Zübük’ oyununu izlemeleri için bizdeki ‘Zübük’leri de özel davetiyeyle salona çağırsınlar.
Belki kendilerinin sahnedeki hallerine güldükçe salondakiler, azacık yüzleri kızarır!

**

Hem filme, hem de tiyatro oyununa da uyarlanan romanda Zübükzade İbraam’,n halkı kandırarak siyasette yükselişi konu edilir.
Sürekli vaat veren, herkese nabza göre şerbet damlatan, yağ yakma konusunda üstün bir meziyete sahiptir Zübük ve bu üstün özelliklerini siyasal ranta çevirmek suretiyle önce belediye başkanı, ardından da milletvekili seçilmeyi başarır.
İnsanları enayi yerine koymak, kendinden üstlerine her türlü yalakalığı yapmakla nam salmıştır ve işin püf noktası şudur ki, dışarıya verdiği bu ‘zübüklük’ görüntüsü İbraam’ı asla ve kat’a rahatsız etmez.
Aksine ‘zübük’ gibi görünmekten, ‘zübüklük’ yaptığının algılanmasından memnun ve mesuttur.
Herkes onun arkasından alay ediyormuş, rezil durumlara düşüyormuş, kendisi için ‘arsız’, ‘yüzsüz’, ‘çıkarcı’, ‘her devrin adamı’ yakıştırmaları yapılıyormuş, ne umurunda!..

**

Oyunun adaya gelmesi çok yerindedir.
Zira etrafımız ‘Zübük’ doludur.
Kimler mi?
Onlar kendilerini gayet iyi bilirler.
Kuşkusuz halk da onları çok iyi bilir, tanır.
Lakin bu kadar ‘Zübük’ olması tesadüf falan değil.
Ahali istemeseydi onlar olmazdı!
Bir başka deyişle ‘Zübük’leri yaratan ve yaşatan bizleriz.
Nasıl mı?
Onları ‘Zübük’ yapan özellikleri talep eden siz, biz, hepimiz değil miyiz?
Hade talep eden olmadık diyelim.
Göz yummuyor muyuz ‘Zübük’lüklerine?
Tepki vermeyerek, sessiz destek vermiyor muyuz yeniden ve yeniden başımıza geçmelerine?
‘Arka kapı’dan ‘çocuğa iş’, ‘dünüre arazi’, ‘yeğene torpil’ isteye isteye yaratmadık mı ‘Zübük’leri...
Sahnede bakıp güldüğümüz, kahkaha attığımız bu işte...

Bu yazı toplam 2118 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar